18 Yaş Bombası

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, seçilme yaşının 18'e indirilmesini önerdi. Erdoğan ayrıca seçim döneminde askerlik yapan er ve erbaşların da oy kullanmasını istedi.

Başbakan Erdoğan, Davutpaşa Kampüsü'nde düzenlenen Yıldız Teknik Üniversitesi'nin eğitim-öğretim yılı açılışı töreninde konuştu.

REKTÖRE HAK VERDİ

Kendisine ''fahri doktor'' unvanını takdim eden Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek'in konuşmasında, ''Akademisyenlerimizi bin 500 dolar vererek yurt dışına gönderiyoruz ancak burada bin dolar bile maaş veremiyoruz'' şeklindeki sözlerine katıldığını ifade eden Erdoğan, şöyle dedi:

''Tabii doğru bir tespitti. Ancak şunu da bir kenara koymamak gerekiyor. Yurt dışında sadece o okullara ödenen paralar, ciddi rakamlar. Bugün 15 bin dolardan alın, 50 bin dolara kadar tırmanan okullar var. Oralardaki geçim, koşullar farklı. İngiltere'de gençlerimizin kaldığı evlere ödedikleri kiralarını düşünün, biz burada modern villalar kiralarız bu paralara.

Şimdi tabii güzel adımlar attık. Harçları kaldırmamız inkılabi bir adımdı. Bunu gerçekleştirdik. Fakat tüm bunlara rağmen dediklerinizi kabul ediyorum. Bu bizim sürekli masamızın üzerinde olan bir adımdır. Çünkü ekonomik sıkıntısı olan akademisyenlerimizin, yavrularımıza da rahat bir zeminde bu eğitimi vereceklerine inanmıyoruz, inanmıyorum ama bunları da aşıyoruz, aşacağız. Ülkemizin hangi köşesinde olursa olsun, okumak, eğitim görmek isteyip de, buna imkan bulamayan bir tek çocuk bırakmamak için büyük gayretler gösteriyoruz.''

GENÇLERE İDEOLOJİNİN DELİ GÖMLEĞİ GİYDİRİLMEMELİ

Üniversite için en büyük tehlikenin dogmatizmin ve tek tipleşmenin olduğunu söyleyen Erdoğan, nasıl bir üniversite olmasını gerektiğini anlattı:

"Üniversite için en büyük tehlike, dogmatizmdir, tek tipleşmedir, değişime ve gelişime kapalı olmaktır. Nitekim Türkiye'de bazı dönemlerde üniversiteler, tasfiye ile tek tipleştirmeyle anılmıştır. Üniversiteyi bir ideolojik aygıt olarak gören ve kullanan anlayış, uzun süre, farklılıkları zenginlik olarak kabul eden, hür düşünceyi esas alan gerçek üniversite ortamının oluşmasına mani olmuştur. Oysa üniversite, fikirlerin etiketlendiği, zararlı-yararlı diye ayrıma tabi tutulduğu bir yer olmamalıdır. Gençlerimize ideolojinin deli gömleği giydirilmemelidir."

ANNE KARNINDA EĞİTİM

İlkokula başlama yaşının 66 aya çekilmesini eleştiren çevrelere yüklenen Erdoğan, savunduğu görüşünü ilginç bir örnekle verdi:

"Çok garip şeyler oluyor bu ara ülkemizde. Örneğin işte 5,5 yaşında bir çocuk eğitim görebilir mi gibi ifadeler kullanılıyor. Halbuki ben biraz ileri gideceğim, ben biliyorum ki her canlı anne karnında eğitim almaya başlıyor. Beslenme eğitimini orada almaya başlıyor canlı. O beslenme kabiliyetini alan canlı, kusura bakmayın ama işin öğretim seviyesini aşmış kendi kendine besleniyor.  Onun için de çocuklarımıza gençlerimize lütfen inanalım. "

İSTANBUL'A AŞIĞIM

İstanbul sevgisiyle bilinen Erdoğan, bu şehre olan sevgisini dile getirmeden geçemedi: "

"Ben bu şehre aşığım, sevdalıyım. Burada doğdum, büyüdüm. Aslen Rize’liyim. Dünyanın neresine gidersem gideyim bu şehri çok seviyorum. Diyorum ki biz bu şehri tarihteki yerine tekrar taşıyalım. Dışarıdan kongre için İstanbul'a gelenler "Eğer İstabul'u görmeden ölürsen senin için eksiklik" diyorlar."

BATININ YIKILIŞI BURADAN GELECEKTİR

Toplum değerlere ve aile içi ilişkilere değinen Erdoğan, Batı dünyasının karşı karşıya olduğu tehlikeye dikkat çekerek kamuoyunu uyardı:

"Annenize babanıza öf bile dedirtmeyin. Ağabey-kardeş hukukunuzu çok iyi tutun. Birbirinizden asla kopmayın. Batının yıkılışı buradan gelecektir, ama bu milletin yükselişi de buradan olmalıdır. Çünkü onlar 18 yaşından itibaren iki kardeş aynı evin içerisinde oturmuyor. Evlenip evlenmemesi de önemli değil. Ama bizde böyle olmamalı. Önümüzde kendini genel olarak iyi yetiştirmiş, belli bir alanda uzmanlaşmış kişiler, diğerlerinden bir adım öne geçiyorlar."

MÜŞERREF TEYZE BENİ YIKARDI

Toplumdaki dayanışmanın köreldiğini üzülerek söyleyen Erdoğan, kendi çocukluk anısını anlattı:

"Ben örneği çocukluğumda annem herhangi bir yere gitmişse karşı komşumuz Müşerref teyzenin beni hemen kendi çocuklarıyla birlikte alıp yıkadığı günleri hatırlıyorum. Aynı şekilde benim annem de onun çocuklarını alır benimle beraber yıkardı. Biz böyle yetiştik. Şimdi böyle bir şey var mı? Yok. Bunu yeniden yakalamak. Bu ayrı bir güç katıyor. Çünkü bu milletin dinamik unsurları arasında bu ilişki var. Ve hayattaki en değerli en kıymetli varlığımız aile. O küçük bir millettir."

2071 HEDEFİ

AK Parti Kongresi'nde 2071 hedefini gösterdiği için kendisini eleştirenlere Erdoğan böyle seslendi:

"Torunum için de söylüyorum. Onları da inşallah Sultan Alparslan’dan başlayan bir süreç olarak 2071’e hazırlıyoruz. Birileri çıkıp, bu başbakan ne diyor? Nereden görecek 2071’i diyebilir?Aslolan benim görmem değil onu görebilecek nesli hazırlamamızdır. Benim torunum görebilir. Şu an üç yaşında. Hazırlığını bugünden yapmamız lazım."

18'E SEÇİLME İMKANI VERELİM

Erdoğan seçim ve seçilme yaşıyla ilgili devrim gibi bir öneride bulundu. Erdoğan'ın çağrısı sadece bununla sınırlı kalmadı. "Biz 30 yaşından 25 yaşına seçim yaşını indirmede bize ne hendekler attırdılar" diyen Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:

"Bu biz size güvenmiyoruz demektir. İlk defa buradan seslendiriyorum. 18 yaşına seçme yaşını veren, bu yetkiyi veren anlayışa diyorum ki “Madem 18’e sen bu yetkiyi verdin, gelin 18’e seçilme imkanını da verelim.

ER-ERBAŞ OY KULLANSIN

Hayatta zor olan seçilmek değil, zor olan seçmektir. İyi ve kötüyü ayırma kabiliyeti. Şu anda TSK’nın içinde muvazzaf kadro onlar oy kullanma hakkına sahip, er-erbaş değil. Bizim onun da önünü açmak zorundayız. Onlar da oyunu kullanabilmeli, 18 yaşa veriyorsun, eğer askerdeyse oy kullanamıyor."