30 Yıldır Aynı Riski Taşıyorlar
Mehmet Taş (özel)
Kahramanmaraş’ın bir çok köyünde heyelan riski yaşanıyor. Zaman zaman aşırı yağan yağmurlar sonrasında oluşan kaymaları, göçükleri yazıp çizeriz.
Kahramanmaraş’ın bu gerçeğini iyi idrak eden Bayındırlık İskan Müdürü Mehmet Çiçek bu yönde ciddi çabalar ortaya koyarak, birkaç köyü bu şekilde heyelan riskinden kurtardı. Hala bu konuda da çaba gösteriyor.
Bir avukat dostum anlattı; “Pazarcık ilçesinin en gariban köyü. 120 hane var, yaklaşık 650 nüfus barındırıyor. Şu köye bir gün gidelim” dedi.
5 Mart günü gittim. Köy muhtarı Hüseyin Geze ile Pazarcık ilçesinde buluşarak köye gittik.
Köy Aksu ırmağı yatağına yakın birkaç küçük tepe üzerine kurulmuş şirin ve yaşanılabilecek bir yerleşim birimi.
İsterseniz bu köyü ziyaret amacımızı ve vatandaşların 30 yıldır yaşadıklarına gelelim.
KÖYLÜ RİSK ALTINDA YAŞIYOR
Köyde yaşayan Mustafa amca anlatıyor: “ 1973 yılında köyümüzün bulunduğu tepenin yakında göçme (heyelan) oldu. Korktuk ve devlete müracat ettik. O gündür bu gündür ne yapacağımızı bilmiyoruz. Bir yandan su sıkıntısı var, bir yandan da az yağmur yağsın diye Allah’a yalvarıyoruz” diye yaşadıklarını anlattı.
24 Temmuz 1973 yılında tutulan raporu okuyalım isterseniz.
JEOLOJİK ETÜD RAPORU
Amaç: Kahramanmaraş ili, pazarcık ilçesine bağlı Tetirlik Köyü Beyler uşağı (yeni adı Şahin Tepesi) obasında meydana gelen heyelanın etüdü.
Tanım ve yol Durumu: Tetirlik Köyü Pazarcık’ın takriben kuzeyine düşer. Pazarcık’a 13 km.lik bir yol ile bağlanır. Her mevsimde her türlü vasıta gider.
Heyelan durumu: Heyelan mahallenin alt kısmında meydana gelmiştir. Haldeki (mevcut) durumuyla aktivitesini kaybeden heyelan Mehmet Gökçek, Halil Kerte ve Güley Yaşkıran’ın konutlarına takriben 25 metre mesafededir. Kalın kil toprak tabakası ve topografik eğime uygun olarak kayma yapmıştır. Ancak bu durum ile genel hayatı etkileyecek nitelik görülmemiştir. ( Şükrü Ekici, Jeolog)
Ve o günden bu yana yaklaşık 33 yıldır bu köyde yaşayan vatandaşlar her gece aynı korku ile yataklarına girmektedirler.
Elimde fotoğraf makinem etrafı görüntülemeye çalışırken, yaşlı kadınlar, erkekler, çocuklar etrafıma toplanarak, “bizi bu korkudan kurtar!” diyerek seslendiler.
Gerek köy muhtarı Hüseyin Geze ve gerekse avukat dostum konuyla ilgili ellerindeki bu belgeleri bana verirken, şu konuya özellikle dikkat çektiler.
“Köyümüzün yakınlarında iskana uygun yerler var. Mevcut yerleşim yerimizde biz heyelan korkusu içinde günlerimizi geçiriyoruz. Köyümüze yakın yerlerde sağlam bir zeminde bize devletimiz konut yaptırsın” diyerek taleplerini dile getirdiler.
1978 yılında yine buna benzer bir sorun yaşanır ve yine vatandaşlar devlete başvurur.
01.06.1978 yılında Jeolog-Jeofizikci Meral Bingöl’ün hazırladığı Jeolojik raporda da bölgede heyelan olduğu ve ilerleyen yıllarda köy yerleşim alanı için tehdit olacağı yönünde bilgiler içermektedir.
BÖLGE KİL YATAĞI ADETA KAYA YOK
Şahintepe Köyü ve civarında neredeyse hiç kayalık alan yok gibi. Bölgede çimento üretiminde kullanılan malzemeler bulunmaktadır. Bu sebeple bir maden şirketi söz konusu bölgeden malzeme almak için başvuru yapar.
Bu konuyla ilgili Köy muhtarı Hüseyin Geze Kahramanmaraş Valiliğine başvuru yapar.
Bu başvuru sonucu belki de; maden ruhsatı alan firma burada her hangi bir faaliyet içine girmez.
Köylü vatandaşlar söz konusu maden izninin iptali için başvuru da yapmışlar. Sonucu bekliyorlar.
KÖYÜN MER’ASI ORMAN OLARAK KAYDEDİLMİŞ
Şahintepe köyünde yaşayan vatandaşların en büyük geçim kaynağı olarak hayvancılık büyük yer teşkil ediyor.
Büyük baş hayvan neredeyse her evde birer ikişer mevcut. Köylü vatandaşlar asırlardır mera olarak kullanılan yerlerin ormanlık diye kaydedildiğini öne sürüyorlar.
Neredeyse köy ile iç içe geçen ve ormanlık alan diye tapuya kaydı yapılan yerler içinde maden izni verilmiş.
Köylü vatandaşlar sürekli heyelan korkusu içinde yaşaya dursun ellerinde kullandıkları mera alanı da gidince iyice moral bozukluğu içine girmişler.
SAYIN VALİMİZE BİR ÇAĞRIM VAR
Pazarcık ilçesinin belki de en fakir köyü olarak nitelendirebileceğimiz Şahin Tepe köyünde yaşayan vatandaşlarımızda bir umutsuzluk söz konusu.
Köy Muhtarı Hüseyin Geze ve köy sakinleri ile yaptığım görüşmelerde vatandaşların taleplerinde haklı olduğu düşüncesi bende hakim oldu.
Köyde heyelan sorunu var. Köylü evlerinde mevcut haliyle oturmayı yeğliyor.
Özellikle dar gelirli, gariban ve işe muhtaç, perişan vatandaşlarımızın dertleriyle ilgilendiğinizi ve çözdüğünüzü biliyoruz.
Bu köylü vatandaşlarımızın haklı talepleri söz konusudur. Neredeyse 40 yıldır bu vatandaşlarımız korku içinde hayatlarını devam ettiriyorlar.
Tarlaları, takımları, arazileri var.
Mera olarak kullanılan ama daha sonra ormanlık alan olarak kaydı yapılan bölge bile iskan açısından şimdiki yerlerinden daha güvenli gözüküyor.
Köye yakın yerlerde iskan için uygun alanlarda mevcuttur. Bu vatandaşlarımızı daha fazla korku içinde yaşamalarını önlemek için bir adım atılması gerektiğini düşünüyorum.
Milletin babası olarak, o köylü vatandaşlar adına, sizden bu konuda ilgi ve alaka bekliyoruz.
Lütfen bu köylülerin feryadına kulak verelim!....
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.