ANTALYA’DA KAÇAK ANTİK TİYATRO KAZISI İDDİASI
Antalya'nın tarihi Kaleiçi semtinde özel mülkiyet alanında antik tiyatro bulguları ortaya çıktı. 6 yıl önce ortaya çıkan bulgularla ilgili kaçak kazı yapıldığı iddia edilirken, mülk sahipleri kurum veya kendileri tarafından herhangi bir kazının gerçekleşmediğini, alanın koruma altında olduğunu öne sürdü.
2011 yılında mülk sahipleri tarafından bina yapımı için başlatılan temel kazıları sırasında antik tiyatronun basamaklarının ilk bulgularına rastlandı. Devamının Milli Eğitim Bakanlığının Kız Teknik Öğretim Olgunlaşma Enstitüsü'nün altında yer aldığı düşünülen antik tiyatronun kazıları iddialara göre yaklaşık 1 yıl boyunca sürdü ve koruma altına alınarak 2012 yılından bu yana herhangi bir kazı işlemi gerçekleştirilmedi. Koruma altına alınma kararı ise özel mülkiyet sahipleriyle paylaşılarak, herhangi bir yapının yapılmasına müsaade edilmedi. Bunun üzerine mülk sahipleri alanı saç bariyerle kapattı.
Geçtiğimiz günlerde basında çıkan alanda kaçak olarak kazı yapıldığı iddiaları üzerine mülk sahipleri açıklama yaptı. Mülk sahipleri, tiyatro kalıntılarının yeni bulunmadığını ve 2012 yılından bu yana alanda herhangi bir kazınını gerçekleşmediğini savundu. Mülk sahiplerinden Tolga Dağdelen, 2011 yılında Antalya Müzesi tarafından başlatılan kazılar sonrası mülklerinde kalıntıların bulunduğunun doğru olduğunu ve yapmak istedikleri inşaat yapımının durdurulduğunu söyledi. Kalıntılar çıktıktan sonra kamulaştırma kararının alındığını ifade eden Dağdelen, "Kamulaştırmaya muhatap kurumlar böyle bir planlarının olmadığını söylediler, biz de hepsinden yazı aldık kamulaştırılmayacağına dair ve Ankara'da Anıtlar Yüksek Kurumundan bu kararı bozdurduk" dedi.
"Bu kalıntılar ilk çıktığından beri koruma altında" diyen Dağdelen, "Tabi ki özel mülk olduğu için şu an buranın korunması bize ait. Biz de her yeri saçla ördük, çünkü bizim sorumluluğumuz altında. Buraya gelip birileri taşlara zarar verirse bunun sorumlusu biz oluruz" diye konuştu.
Mülklerinin bulunduğu alanda böyle bir tarihi eser çıkmasının kendileri içinde mutluluk verici bir şey olduğunu ve bu sebeple koruma altına aldıklarını söyleyen Dağdelen, kaçak kazı iddialarına tepki gösterdi. Dağdelen, 2012 yılından bu yana kurumlar tarafından herhangi bir kazı gerçekleştirilmediğini belirterek, "Burası son haline getirildi ve başka da kazı gerçekleştirilmedi. Bizim tarafımızdan da burada bir kazı gerçekleştirilmesi söz konusu olamaz. Çünkü bu bir ağır suçtur. Bunun dışında zaten bu kazı çalışması sona erdikten sonra Antalya Müzesi, Antalya Büyükşehir Belediyesi, Koruma Kurulu, Anıtlar Kurulu ve Muratpaşa Belediyesinde kazı bittikten sonraki son haliyle alakalı bütün belgeler, hava görüntüleri ve fotoğrafları her şeyi mevcut. Bizim burada herhangi bir kazma çakmamız bile o resimlerle karşılaştığı zaman ortaya çıkacaktır. Zaten toprağımızda böyle bir değer varken hangi amaçla kazalım" dedi.
Yapılan haberlerin maksatlı olduğunu söyleyen Dağdelen, kendilerinin zan altında bırakılmaya çalışıldığını ve hukuki başvuruda bulunacaklarını belirtti.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.