Bloomberg HT’de ‘Tecrübe Konuşuyor’
SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, herkesin doğduğu ve yaşadığı kente katkı sağlaması gerektiğini belirterek, “Dünyada Türkiye, Türkiye’de Gaziantep diye slogan haline gelen sözümün özü budur” dedi.
Bloomberg HT’de, Dünya Gazetesi Başyazarı Osman Arolat’ın sunduğu ve canlı yayınlanan “Tecrübe Konuşuyor” isimli programın ilk konuğu olan Konukoğlu, yatırımları planlarken önceliklerinin her zaman Gaziantep olduğunu ve öyle olmaya da devam edeceğini söyledi.
“Bir yatırım yapacaksak, önceliğimiz doğduğumuz, büyüdüğümüz ve yaşadığımız Gaziantep olacaktır” diyen Konukoğlu, şöyle devam etti:
“O yatırım Gaziantep’te yapılamıyorsa komşu kentlere yöneliriz. Komşu kentlerde de benzer durum var ise en uygun kentte yatırım yaparız. Yani Türkiye’ye yatırım yaparız. Adıyamanlısı da, Ispartalısı da aynı şekilde düşünmeli ve ‘Dünyada Türkiye, Türkiye’de Isparta’ diyebilmeli.”
TEKSTİL SEVDAMIZ
Tekstile ilgilerinin ailelerinin kökeninden kaynaklandığını anlatan Konukoğlu, şöyle konuştu:
“Ailemizin geçmişini 1904yılına kadar tarihledik. Daha öncesi de var ama 1904 yılı somut bir tarihleme. O tarihten beri tekstil sektörünün içindeyiz. Tekstil sevdamız. Tekstile ayrı bir sevgimiz var. Tekstilinsanı kendine çeker. Bu sektöre bulaşan bırakamaz. Bu sektörde her zaman krizler olur. Eskiden bir rüzgar eserdi, derlerdi ki ‘tekstil sallanıyor’. Ben doğdum tekstil sektörü sallanıyor, bu yaşıma geldim sektör sallanıyor. Tekstil sektörü hep krizler içindedir. Ama bu sektör 1-2 yıl krizde olsa bile 6 ayda kendini toparlar.”
İŞLETME SEVGİSİ
İşletmeyi çok sevdiğini ve ortaokuldan ayrılıp çalışmaya başladığını anımsatan Konukoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Babama işletmede çalışmak istediğimi söyledim. Babam beni işletmeye götürdü ve ‘Eti senin kemiği benim. Bundan sonra benim oğlum değil, senin çırağın’ diye ustama teslim etti. İşe başladım. İlk zamanlar zor geçti. İlk 6 ay yer süpürdüm, tezgahsildim. Zaman zaman azarlandım, enseme tokat da yedim, ikaz da edildim. Hiç tepki göstermedim. 14 yıl fiilen işletmenin içerisinde çalıştım, zaman içerisinde yükseldim. Başarımda, işinin ehli olan ustalarımın büyük payı oldu.”
İŞİN HİLESİ DÜRÜSTLÜK
Konukoğlu, babası merhum Sani Konukoğlu’nun, ‘işin Hilesi Dürüstlük’ sözünün ne anlama geldiği yönündeki soruya, şu yanıtı verdi:
“Babam hep şunu derdi; ‘Çok para kazanmanın yolu, dürüst çalışmaktan geçer. İşin Hilesi Dürüstlüktür, dürüst olan her zaman kazanır. Para kazanmak için hile yapan bir gün mutlaka çöker. Dürüst olan kaybetmez. Kazanmak için hileye gerek yoktur.’ İşin hilesi dürüstlüktür sözü bu anlayıştan geliyor.İşinde dürüst olan, her zaman kazanır.”
ŞAKADAN GERÇEĞE : RÜZGAR BANK
Dedesi Zekeriye Konukoğlu ile ilgili bir anısını anlatan Konukoğlu, şunları söyledi:
“1970’li yıllarda yatırımlarımız ve buna bağlı ödememiz vardı. Dedem parasının bir bölümünü hep altına alarak değerlendirirdi. Ödememizin olduğu bir gün, biraz da şaka olsun diye, ‘Dede, şu altınlarını ver de ödememizi yapalım, sonra sana veririz’ dedim. Dedem de ‘size rüzgar bankasından bir çek yazayım da gidip oradan alın’ demişti. Bizler de gülüp, geçmiştik. Dedemin söylediğini 2000’li yıllarda sanki yaşamış olduk. Çatalca’da rüzgar enerjisi santralini kurduk. Yani rüzgar bankası gerçek olmuştu. Rüzgar esiyor, biz para kazanıyoruz.”
AİLE SAYGISININ ÖNEMİ
Babası Sani Konukoğlu’nun vefatı sonrasında ailenin kaynaşmasının sırrının ne olduğuna yönelik soruya, “Anadolu’da bir aile saygısı vardır. Bu saygıyı ailemizde samimi olarak yaşıyoruz” diye yanıtlayan Konukoğlu, şunları kaydetti:
“Ailenin büyüğü herkesin durumunu, konumunu belirleyip, adil bir şekilde hareket ederse, kaynaşma ve kucaklaşma olur. Eğer bunu yapmazsanız aile içinde çatlaklar oluşur. Bu noktada görev babalara, abilere düşer. Babamın vefatı sonrasında bizim dağılmamızı bekleyenler, kaynaşmamıza tanık oldu. İşin sırrı sevgi ve samimiyettir.”
YATIRIMLARI PLANLARKEN
Çok fazla sektöre girmeyi doğru bulmadığını ve seçici olmak gerektiğini ifade eden Konukoğlu, “Sektörleri iyi seçmek gerekir. Yeni sektörlere girdikçe değerlendirme yapmak ve bazılarını elemeye tabi tutmak yerinde olur. Yeni bir sektöre girerken piyasa araştırmasını, genel yatırım hesapları gibi şeyleri yapıp karar veriyoruz” dedi.
Verimliliğin çok önemli olduğunu vurgulayan Konukoğlu, büyüme stratejisini uçağın havalanması ile örnekleyerek, şöyle devam etti:
“Nasıl ki bir uçağın yükselebilmesi için bazı ağırlıklarından kurtulmak gerekirse, şirketler de büyürken bazı yüklerinden kurtulmalı. Şirketler büyüklüklerine göre küçük işlerden çıkmalı. Yeri geldiğinde yeni sektöre girmesini de bileceksiniz, o sektörden çıkmasını da. Şirketin küçüğü büyüğü olmaz, hepsine mutlaka aynı ölçüde değilse de mesai harcıyorsunuz. Bundan dolayı şirketler büyüklüklerine göre küçük sektörlerden çekilmeli.
İklimlendirme sektöründeki şirketimiz Airfel’in satışı bu anlamda olmadı. Daikin dünya ölçeğinde yatırım atağına başladı. Bu anlayışla Türkiye veya Romanya’da yatırım yapmaya karar vermişlerdi. Ayrıca, diğer ülkelerdeki tedarikçilerimizi de satın almışlardı. Hem teklif güzeldi, hem de Daikin’in Romanya’ya yatırımına bu satışla engel olduğumuzu düşünüyorum.”
AİLELER KÜÇÜLDÜKÇE ÇİMENTO SEKTÖRÜ BÜYÜYOR
Çimento sektörünün özellikle gelişmekte olan ülkeler için çok önemli olduğuna dikkati çeken Konukoğlu, bunun gerekçelerini şöyle açıkladı:
“Çünkü gelişen ülkeler yatırım yapmak zorunda. Ayrıca, geniş aile yapısından küçük aile yapısına geçildikçe de çimento sektörünün önemi ortaya çıkıyor. Eskiden bir evde çocuklar, gelinler, damatlar, torunlar hepsi bir arada yaşardı. Bugün öyle değil. Bakıyorsunuz gençler evlendiğinde ayrı eve çıkıyor. Hatta bekar olduğu halde ayrı evde yaşamak istiyor. Ben evlendikten sonra 8 yıl babamla aynı evde oturdum. Şimdi durum öyle değil. Bu nedenle özellikle konut konusunda çok büyük yatırımlar olduğu için çimento sektörü büyük önem arz ediyor.”
OTOMOTİV SEKTÖRÜ
Otomotiv sektörü ile ilgilenmekle beraber, sektöre tek başına girmelerinin mümkün olmadığına işaret eden Konukoğlu, “Otomotiv sektörü için, yüzde 50’si 3-5 şirket, yüzde 50’si devletin ortaklığı ile şirket kurulur ve yönetimi özel sektörde olursa o şirkette yer almaya sıcak bakarız. Tek başına bir firmanın bu yatırıma yönelmesi mümkün değil” yorumunu yaptı.
Sivil toplum kuruluşlarına görev almanın tamamen paylaşma duygusuna ve gönüllülük esasına dayandığını anımsatan Konukoğlu, “Bilgi paylaşıldıkça çoğalır ve yararlı hale gelir. Bildiğiniz her şeyi kendinize saklamak doğru bir yaklaşım olmaz. Bundan dolayı sivil toplum kuruluşlarında görev alıyorum” dedi.
KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK
SANKO ve Konukoğlu ailesi olarak paylaşmaktan mutluluk duyduklarını belirten Konukoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şimdiye kadar 2’si fakülte binası olmak üzere 17 okul yaptırıp devletimize sunduk. Her yıl 1.500’ün üzerinde üniversite öğrencisine burs veriyoruz. Milli Eğitim Müdürlüğü ile koordineli olarak her yıl 10 bin öğrenciye kıyafet, 10 bin öğrenciye kırtasiye yardımı yapıyoruz. Valilikle işbirliği içerisinde 60.000-65.000 aileye gıda yardımı gerçekleştiriyoruz.”
OKUYAMAMANIN ÜZÜNTÜSÜ
Kolay pes etmeyen bir yapıda olduğunu ve başarıya ulaşılması için zorlulara karşı mücadele edilmesi gerektiğine inandığını kaydeden Konukoğlu, bu anlayışını “Rüzgar Durmuşsa Küreklere Asılın” sözüyle özetledi.
Hayatındaki en büyük pişmanlığın okuyamamak olduğunun altını çizen Konukoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Hep ‘keşke okusaydım’ diyorum. Bunun eksikliğini zaman zaman hissediyorum. Gaziantep Üniversitesi’nden fahri doktora unvanı aldım. Üniversitede okumadan doktora unvanı almak, o cüppeyi giymek herkese nasip olacak bir şey değildi. Bugün insanlar eski zenginlerin çoğunun üniversite mezunu olmayışına bakıp kendilerine pay çıkarabilirler ama bu tabu artık yıkıldı. Eskiden okuyan sayısı azdı. Ama şimdi üniversiteler öğrencilerle dolu. Bugün üniversite mezunu birinin zengin olmasıyla, o eğitimi almamış birisinin zengin olması arasında dağlar kadar fark var.Üniversite bitirilmekle kalınmamalı. Ne yapılırsa yapılsın, mutlaka 1-2 yabancı dil öğrenilsin. Üniversite insanın ufkunu açar. Bilinen her yabancı dil artı bir adam demektir.”
EMEKLİLİK PLANI
Konukoğlu, 15 yıl önce 65 yaşında emekli olacağını söylediğini ve bu planı gereğince 2 yıl sonra görevi bırakacağını bildirdi.
“Önümüzdeki 2013 yılından itibaren Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini kardeşim Zeki Konukoğlu yürütecek” diyen Konukoğlu, kendisinin ise daha çok sosyal işlerle ilgileneceğini, ancak kardeşlerine her konuda destek olacağını ve “ağabeylik yapmaya” devam edeceğini kaydetti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.