'Böbrek hastaları eti tuzsuz tüketmeli'
İSTANBUL (AA) - Türk Böbrek Vakfı Diyaliz Merkezi Başhekimi Uzm. Dr. Bilal Görçin, böbrek hastaları ile böbrek nakli geçiren kişilerin Kurban Bayramı beslenmesinde dikkat etmeleri gerekenlere ilişkin AA muhabirine açıklamada bulundu.
Diyalize giren böbrek hastalarının seans sırasında protein kaybettiklerini anlatan Görçin, hastaların kullandıkları ilaçlar ve vücutlarında idrar birikmemesi nedeniyle vücutlarında biriken zararlı maddelerin iştahsızlık ve bulantıya yol açarak beslenme bozukluğu meydana getirdiğini söyledi.
Görçin, diyaliz hastalarının asıl sorunlarının sıvı yüklenmesi olduğunu belirterek, "Bu nedenle proteinli gıdaları ve özellikle de eti, gut hastalığı gibi bir hastalıkları yoksa rahatlıkla yiyebilirler. Zaten, sağlıklı insanlar gibi çok fazla iştahları olmadığı için onlara herhangi bir kısıtlama getirmiyoruz, herkes kadar yiyebilirler. Ancak eti tuzsuz veya mümkün olduğunca az tuzlu tüketmeleri daha iyi olur. Çünkü tuz, sıvı yükü olarak hastalara zarar verir. Tatlıyı ise şeker hastalıkları yoksa herkes kadar tüketebilirler." değerlendirmesini yaptı.
"İyi olmayan şeker kontrolü organdaki hasarı ilerletiyor"Böbreği az çalışmasına karşın diyalize girmeyen ancak ileride diyalize girme ihtimali bulunan kişileri et, tuz ve tatlı tüketiminde daha dikkatli olmaları konusunda uyaran Görçin, 30 ila 40 yıl önceki gibi yoğun protein kısıtlamasının artık yapılmadığını fakat yine de alınan protein miktarına dikkat edilmesinin hastaların yararına olacağını kaydetti.
Bilal Görçin, bu hasta grubunda da tuz kısıtlaması yapıldığı takdirde eti normal porsiyon büyüklüğünde yemelerinin sakıncası olmadığını belirterek, "Tatlı ise şeker hastalığı olanlar için sakıncalıdır. Böbrek ve diğer organ hasarını bu dönemde ilerleten en önemli sebeplerden biri de iyi olmayan şeker kontrolüdür. Böbrek fonksiyonu azalmış hastalarda şeker kontrolü zordur. Bu nedenle tatlıya dikkat etmeleri hastaların yararınadır." diye konuştu.
Böbrek nakli geçiren ve organının fonksiyonu normal seyreden hastaların ise sağlık açısından normal kabul edildiklerini dile getiren Görçin, "Bu kişilerin özel bir önlem almasına gerek yoktur. Sağlıklı bir kişi beslenmesinde nelere dikkat ediyorsa, ne kadar et yiyorsa bu hastalar da o kadar yiyebilir. Ancak hipertansiyon ve şeker hastalığı varsa tuz ve şeker oranına dikkat etmeleri faydalı olacaktır." ifadelerini kullandı.
Görçin, bu hastaların arasında asıl dikkat etmesi gereken grubun hem gut hastalığı hem de böbrek yetmezliği bulunan kişiler olduğuna işaret ederek, bu hastaların daha duyarlı olması gerektiğinin altını çizdi.
"Fazla tüketim ani problemler yaratabilir"Bayramda rutin beslenmesini bozarak eti ve tatlıyı aşırı tüketen böbrek hastalarının karşılaşabileceği sorunlara dikkati çeken Görçin, şöyle konuştu:
"Fazla tatlı hastaların kan şekerini yükseltir. Hiç idrarı olmayan diyaliz hastalarında veya idrarı normal olan ancak böbrek fonksiyonları azalmış diyabetik hastalarda tabii ki şeker düzeni bozulur. Bu hastaların kullandıkları ilaçlar ve özellikle insülin ayarlaması zaten zordur. Ayrıca fazla tatlı tüketenlerde idrara fazla çıkma ve sıvı kaybı olabilir. Aşırı et tüketiminin normal kişilerde yarattığı sorunlarla bu hastalarda da karşılaşırız. Fazla tüketim bulantı, kusma, ishal, şişkinlik gibi ani problemler yaratabildiği gibi uzun vadede kalp ve damar sorunlarına yol açabilir. Etin kullanımı ve yeme şekli ile içerdiği tuz miktarı bu hastalarda önemlidir."
"Diyaliz döneminde tuz tüketimi vücuttaki sıvı birikimini arttırıyor"Türk Böbrek Vakfı Diyaliz Merkezi Başhekimi Uzm. Dr. Bilal Görçin, böbrek hastalarının eti tuzsuz tüketmeleri gerektiğini belirterek, "Çünkü diyaliz döneminde tuz tüketimi, vücutlarındaki sıvı birikimini arttırır. Dolayısıyla diyalizde fazla sıvı çekmek zorunda kalınır ve buna bağlı kramp, bulantı, tansiyon düşüklüğü gibi sorunlar meydana gelir. Bu nedenle, etkin diyaliz yapılamaz. Böbrek yetmezliği olan ancak diyalize girmeyen hastalarda ise tuz beraberinde suyu tutarak tansiyon yükselmesine ve kalp yetmezliğine yol açar." dedi.
Diyaliz hastalarının haftanın üç günü devamlı bir merkeze bağlı kişiler olduğunu hatırlatan Görçin, "Sosyal hayatları kısıtlıdır. Diyaliz tedavisinden dolayı sıvı tüketimleri ve elektrolit bozukluğu nedeniyle de bazen sebze ve meyve seçenekleri kısıtlanır. Bu nedenle yılda bir gerçekleşen böyle bir bayramda bu hastalarda kısıtlama getirmek çok da doğru değildir. Tuzu dozunda et ile evde yapılan tatlılardan tüketmeleri daha iyidir. Bunları kısıtlamanın oluşturacağı stres, onlara yemelerinden daha fazla zarar verebilir." şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.