DEDEDEN TORUNUNA EL YAPIMI OFF-ROAD ARACI

 Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde yaşayan işçi emeklisi Ahmet Cıvak, off-road tutkunu torunu için ürettiği el yapımı "Pıtırcık" adlı arazi aracının yarışlarda dereceye girmesinin mutluluğunu yaşıyor.

Ereğli Demir ve Çelik Fabrikalarından (ERDEMİR) emekli olan 72 yaşındaki Cıvak, askerdeyken görev yaptığı hurdalıkta gördüğü parçalardan yola çıkarak kurduğu araç yapma hayalini, 1994'te denemesine rağmen maddi imkansızlık nedeniyle gerçekleştiremedi.

Uzun yıllar sonra off-road tutkunu torunu Barkın'ın ısrarı üzerine toplama arazi aracı yapmaya karar veren Cıvak, Kışla Mahallesi'ndeki evinin girişinde yer alan atölyesinde çalışmalara başladı.

Toplam 5 bin lira harcayarak hurdacılardan aldığı parçaları, 26 günlük çalışmayla arazi aracına dönüştüren dede Cıvak, off-road yarışlarına giren torununun, "Pıtırcık" ismini verdiği arabayla dereceler elde etmesinin sevincini yaşıyor.

Şase profilden, motor hurdadan, kaporta alüminyumdan

Ahmet Cıvak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, aracın yapımına geçen yıl nisan ayında başladıklarını belirterek, "21 Mayıs 2016'daki yarışlara yetiştirmek üzere geceli gündüzlü yoğun bir çalışma içerisine girdik. Uykularım kaçtı. Uykularımda plan proje yaptım, gündüzleri de bunları uyguladım." dedi.

Torunu Barkın'ın da yardımcı olduğunu anlatan Cıvak, "Marka arabası değil, tamamen el yapımı. Şasesini profilden yaptım, defransiyel eski cip malzemesi, motoru hurdadan aldık, kaportayı alüminyumdan yaptık. Sanayiye gidip, 'Yarış arabası yapıyorum' dediğimde tamirci arkadaşlar yardımcı oldu. Torunlarımın merakı ile ben de bu işe meraklandım. Aracımın adını da 'Pıtırcık' koydum." diye konuştu.

"Pıtırcık dede, bize de böyle bir araba yap diyorlar"

Cıvak, aracın, katıldıkları ilk yarışta 70 santimetre derinliğindeki suyun içerisinden geçtiğini gördüğünde mutluluk duyduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"O kadar mutlu oldum ki tarif edemem. Nasıl bağırıyorum, bütün millet bana bakıyordu. Ondan sonra 15 aylık sürede katıldığımız yarışlarda 1, 2 ve 3'üncülük kazandık. Çevremdeki herkes bana, 'Pıtırcık dede, bize de böyle bir araba yap. Sana artık rakip olamıyoruz, yaptığın araç bizi geçiyor' demeye başladı. 'Pıtırcık dede' diyerek elimi öpenler oluyor. Marka arabalarla yarışıyoruz. Markalı arabaları, benim el yapımı arabam ile geçiyoruz. Kimisi, 'Sen geldiğinden beri kupa alamıyoruz', kimisi 'Aracı sat' diyor. Bu aracı satmayı düşünmüyorum çünkü araç nam saldı."

Çeşitli etkinliklere davet edildiklerini söyleyen Cıvak, bu aracın daha büyüğünü yapmayı hedeflediğini belirtti. Cıvak, Türkiye'de yerli otomobil yapımı için başlatılan çalışmaların da çok güzel bir gelişme olduğunu ifade etti.

"Biz de beklemiyorduk, derece aldık"

112 Acil Servis görevlisi torun Barkın Cıvak da off-road tutkunu olduğunu, yarışlara katılabilmek için dedesinden arazi aracı yapmasını talep ettiğini söyledi.

Dedesine yardım ederek 26 günde aracı hazır hale getirdiklerini anlatan Cıvak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Araçta sıfır malzeme kullanılmadı. Lastiklerimiz traktör lastiği, koltuklarımız playstation koltukları. Motor yerli motor, hurdalıktan alıp tamir ettik. Araç şnorkelini plastik borudan yaptık. Girdiğimiz ilk yarışta, biz de beklemiyorduk, derece aldık. Toplam 10 yarışta ödül kazandık. Dedemin sayesinde çok şey başardık. Hafta sonlarımızı bu tür şenliklerde değerlendiriyoruz. Yarışlarda herkes aracın görüntüsüne şaşırıyor. Çoğu, diğer arabalarda olmayan malzeme. Kimse bu performansı beklemiyordu. Yarıştan önceki izlenimler ile sonrakiler farklı oluyor. Her yarış sonrası hayranlarımız artıyor."