Siyasete giren bedeline katlanmalı
Ak Parti İl Başkan yardımcısı Mehmet Eken medyaya malzeme olmak istemiyormuş?
4 Mayıs 2012 tarihinde Başbakan Sayın Tayyip Erdoğan'ın katıldığı İl Kongresinde yönetim kuruluna giren ve İl Başkan yardımcısı ve Teşkilat başkanı olarak görevlendirilen Mehmet Eken, medyatik olmayı, haber konusu olmayı sevmiyormuş?
Siyasete giren hele hele iktidar partisinde siyaset yapan insan, bunun bedelini ödemelidir. Bu fedakarlığı yapamayanların siyasette ne işi var? Siyaseti bir ticaret kapısı olarak gören, kazancı arttıkça da bu işi Allah rızası için yapıyoruz diyenlere bir çağrıda bulunmak istiyoruz.
Bırakın oturduğunuz koltukları birazda başkaları Allah rızası için bu şerefli görevi yapsınlar?
Gazeteci Mehmet Fiskeci'nin maraskimlik.com sitesinde Ak Parti Teşkilat başkanı Mehmet Eken ile ilgili yazdığı köşe yazısı Kahramanmaraş kamuoyunda uzun süre gündem olacağa benziyor. İşte Sayın Fiskeci'nin yazdıkları:
"Haber yapma, medyatik olmayı sevmiyorum! Ee!
İktidar partisinin yürütmedeki en etkili isminin yanına gittik. Bir gazeteci siyasetçinin yanına ne için gider, haber için… Gücü yetiyorsa maddi destek sonra… Abone veya reklam yani…
Gittik.
Yeni Sanayi Sitesinde…
Daldık içeri, selam verdik;
‘Başkanım merhaba!’
‘Merhaba, hoş geldin!’
‘Hayırlı olsun, teşkilat başkanı olmuşsun. Başarılar diliyorum, Allah utandırmaz inşallah!’
‘İnşallah, sağ olun!’
‘Madem buraya kadar geldik, yürütmede en aktif sorumluluğu üstlenmiş kişi, partinin teşkilat başkanı olarak bir açıklama alalım sizden. Göreviniz, Kahramanmaraş ve teşkilat için neler söyleyeceksiniz?’
Mimikleri oynuyor adamın. Umursamaz tavırlar içinde…
İlk tepkisi şu oldu:
‘Aman ede, beni haber yapma!’
Şaşırdık, donduk kaldık!
Devam etti; ‘Medyatik olmayı sevmiyorum! Sonra benim ihtiyacım da yok. Zaten siyasete girdik, özel hayat diye bir şey kalmadı. Evi otel gibi kullanıyoruz. Zamanımızı bu yola harcıyoruz! Allah rızası için!’
(Daha önce de yönetimdeydi, bıraksın biraz da başkaları Allah rızası için yapsın! Neden bu görevi üstlendiyse..?)
Bizim de siyasetçilerden farkımız yok. Evi barkı unutuyor insan. Çünkü topluma borcumuz var, neticede bir kamu görevi ifa ediyoruz. Eeeeeee, eşeği seven yularına katlanacak, ya da gülü sevenin dikenine katlanacağı gibi…
Düşündük…
Tamam da, partide il başkanından sonraki siyasetçisiniz. İkinci adam… Önemli bir konumdasınız, birkaç cümle alalım, bir iki resim falan…
Sanki işyerinin tapusunu istedik, ama panikte Eken! Niyeyese!
‘Yok, yok! Sevmiyorum medyatik olmayı. Boş ver!…”
Boş verdik!
*
Partide, yönetime alınırken nasıl boş vermemişler ona şaşıyorum!
Evet, yaşanan olayın baş kahramanı AK Parti Teşkilat Başkanı Mehmet Eken’dir.
Sevgili başkanım, söyleyecek birkaç sözünüz yoksa, madem Allah rızası için bu işi yapıyorsunuz, acaba listeye alınırken, yürütmeye seçilirken hangi kriterler göz önüne alındı da, teşkilat başkanı yapıldınız, ben onu merak ediyorum!
O vakit bırakın da söyleyecek sözü olanlar girsin listeye, biz de onlara gidelim. Ya da bize bir liste verilsin, “Şu arkadaşımız medyatik olmayı sevmiyor, öteki arkadaşımız basınla olmaktan hoşlanıyor, diğer kardeşimiz X’in ağzı var dili yok, siz ona söyleyeceğinizi bize söyleyin!” denilse, biz de kimin kapısını çalacağımızı bilelim yani…
*
Sayın Eken bize; “Gardaşım hoş geldin! (dedi zaten) bildiğiniz gibi önceki yönetimde de vardım. Arkadaşlarımız, il başkanımız bizi teşkilat başkanlığı görevine layık görmüş, kendisine teşekkür ediyorum. Hemşehrilerimize, partimize ve şehrimize layık olmak için çalışacağız. Kahramanmaraş için ne yapılması gerekiyorsa, milletvekillerimizle, teşkilatımızla bir bütünlük içinde elimizden gelen gayreti göstereceğiz!” dese, iş bitecek.
Onu da demedi, “Aman ede, medyatik olmayı sevmiyorum, beni haber yapma!”
Tamam canım, yapmam!
Biz de rotayı söyleyecek sözü olana gideriz bundan kelli.
Mehmet Fiskeci
Maraskimlik.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.