SUUDİ ARABİSTAN'IN RAKKA İLGİSİ

 Suudi Arabistan'ın Körfez İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Samir es-Sebhan'ın ABD'li üst düzey yetkililer ile Suriye'nin Rakka kentine gerçekleştirdiği ziyaret, dikkatleri Riyad yönetiminin bu bölgeye ilgisine çevirdi.

Suudi Arabistan Devlet Bakanı Sebhan, geçen hafta ABD destekli operasyonla terör örgütü PKK/PYD tarafından ele geçirilen Rakka kentinin Ayn İsa bölgesi ve bazı köylerini gezerek burada yerel yetkililerle toplantılar gerçekleştirdi.

Sebhan'ın, ABD'nin DEAŞ'la Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk ile birlikte gerçekleştirdiği bu ziyaret Riyad yönetiminin yeni Suriye siyasetinin de ipuçlarını veriyor.

Rakka'nın imarı

Suudi Arabistan'ın Okaz gazetesi, özel kaynaklarına dayandırarak yayımladığı haberde, ziyarette DEAŞ sonrasında büyük bölümü yıkılmış olan kentin tekrar yaşanabilir kılınması için Suudi Arabistan'ın sunacağı katkıların, özellikle de imar konusunun görüşüldüğünü belirtti.

İmar konusunun salt inşa faliyetlerini içermediğini, kapsamlı olarak Rakka bölgesinde hayatın tekrar başlaması için gerekli tüm hazırlıkları kapsadığını aktaran gazete, bu konuda Riyad yönetiminin ABD ile anlaştığını ve çalışmaların büyük bölümünü Suudi Arabistan'ın gerçekleştireceğini iddia etti.

Okaz gazetesi, Sebhan'ın Rakka'da imar ve kalkınma konusunda kent konseyiyle de toplantılar gerçekleştirdiği bilgisini verdi. Suudi bakanın ayrıca, ABD tarafından ilerleyen günlerde düzenlenecek "Rakka'nın Kurtuluşu" etkinliklerine katılmak için tekrar bölgeye gideceği kaydedildi.

Suudi Arabistan'ın yeni Suriye siyaseti

En-Nehar gazetesi köşe yazarı Ali el-Hac ise Sebhan'ın Rakka ziyaretinin bir diğer önemli amacının bölgede bulunan Sünni kabile ve aşiretlerin liderleriyle yakınlık sağlamak olduğunu ifade etti. Hac, bu bağlamda Sebhan'ın ziyareti sırasında Ayn Şems civarındaki Sünni bölgeleri ziyaret ederek buradaki aşiret liderleriyle görüştüğünü belirtti.

Bölgede bulunan Sünni aşiretlerin Suudi Arabistan tarafına çekilmesi ile İran'ın bölgedeki etkisinin azaltılması, Riyad yönetiminin bölge için kurguladığı yeni siyasetin de ilk adımları olarak nitelendirilebilir.

Suudi Arabistan'ın bu girişimleri, yıllardır savaş koşullarında yaşayan başta Sünni aşiretler olmak üzere diğerlerinin de rahat bir nefes almasını sağlayabilir. Bu açıdan söz konusu aşiretler Suudi Arabistan'ın bu adımlarını çok olumlu karşılayacaktır. Ancak ABD'nin beraber çalıştığı PKK/PYD terör örgütü ile ilişkilerin nasıl olacağı, bu ilişkilerin Suudi Arabistan ile diğer müttefik bölge ülke ilişkilerini nasıl etkileyeceği merak konusu.

Riyad yönetimi, yeni Suriye politikasına rağmen, krizin başından bu yana olduğu gibi "Esed'siz çözüm" konusunda pozisyonunu koruyor. Bu bağlamda, başta Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr olmak üzere Suudi Arabistanlı yetkililer "Suriye'de Esed'li çözüm söz konusu olamaz" şeklindeki açıklamalarını sürdürüyor.

ABD Başkanı Donald Trump'ın ilk yurt dışı gezisini Suudi Arabistan'a gerçekleştirmesi nedeniyle Arap liderlerini Riyad'da toplayarak zirve gerçekleştiren Suudi Arabistan yönetimi, elde ettiği güç ile Körfez'de Katar'ı abluka altına alırken, Suriye sahasında ise ABD politikasına uygun hareket ediyor.