2. Büyük Lenfoma Yürüyüşü

2. Büyük Lenfoma Yürüyüşü
Lösemi, Lenfoma ve Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği (LLMBİR) Derneği, lenfoma hastalarını, hastalığı yenenleri ve yakınlarını düzenlediği yürüyüşte bir araya getirdi.LLMBİR Derneği tarafı...

Lösemi, Lenfoma ve Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği (LLMBİR) Derneği, lenfoma hastalarını, hastalığı yenenleri ve yakınlarını düzenlediği yürüyüşte bir araya getirdi.

LLMBİR Derneği tarafından 15 Eylül Dünya Lenfoma Günü dolayısıyla düzenlenen 2. Büyük Lenfoma Yürüyüşü, Çansera Parkında gerçekleştirildi. Yürüyüşe lenfoma hastalarının yanı sıra hastalığı yenen ve hasta yakınları katıldı. Kurulan masalarda kayıtları alınan katılımcılara tişört, çanta ve üzerlerinde çeşitli yazıların yazdığı dövizler verildi. Lenfoma hastalarının ve hasta yakınlarının kaynaşması amacıyla düzenlenen yürüyüş, renkli görüntülere sahne oldu. Bando eşliğinde başlanan yürüyüşe 200 kişi katıldı. Park içerisinde kır bahçesi adı verilen noktadan başlanan ve marşlar eşliğinde sürdürülen yürüyüş, yine aynı noktada son buldu. Katılımcılara burada küçük kumanya verildi.

“LENFOMA, LENFATİK SİSTEMİN LENF BEZLERİNİN KANSERİDİR”

LLMBİR Derneği Genel Sekreteri ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji Bilimdalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selami Toprak, lenfoma hastalığı hakkında bilgi vererek, “Lenfoma, lenfatik sistemin lenf bezlerinin kanseridir. Son yıllarda gittikçe artmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri’nde 2014 yılında lenfoma sayısının 80 bin olduğunu biliyoruz. Her yıl bu sayı katlanarak artıyor. Lenfoma özellikle yaşlı insanlarda daha çok ortaya çıkıyor. Bu nedenle Türkiye’de yaşlı nüfusun artacağını düşünürsek, buna paralel olarak lenfoma tanısının da artacağını öngörmekteyiz. Yaşlı nüfus dışında lenfoma bağışıklık sisteminin baskılandığı hastalıklarda daha fazla görülmekte ya da bağışıklık sistemimizi baskılayan ilaçların kullanıldığı durumlarda da daha fazla görülmekte” dedi.

EN ÖNEMLİ SEBEP YAŞLILIK

Lenfoma hastalığının artışının en önemli sebebinin yaşlı nüfusun artması olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Toprak, "Yeni yeni ilaçlar ortaya çıkmakta ve lenfomanın tedavisinde oldukça başarılıyız. Lenfoma hastalığı ve tüm alt tipleri ülkemizde başarıyla tedavi edilmektedir. Lenfomada şifa şansı vardır” diye konuştu.

“TÜRKİYE’DE LENFOMA İSTATİKLERİ NET DEĞİL”

Doç. Dr. Toprak, lenfoma hastalığı konusunda Türkiye’deki istatistiklerin çok net olmadığını belirterek şunları söyledi: “Lenfomada bizim için en önemli konu tanının doğru konulmasıdır. Maalesef ülkemizde lenfoma konusunda yeterli merkezlere hastalar ulaşamamaktadır. Bizim yaptığımız bir çalışmada ülkemizin pek çok deneyimsiz merkezlerinde lenfoma tanısı almış hastaların tanıları büyük patoloji merkezlerinde yeniden değerlendirildiğinde teşhisin yüzde 50 oranında değiştiğini gördük.”

Toprak, yapılan etkinliğin lenfoma hastalarını, hasta yakınlarını kaynaştırmak ve hastaları hastalık hakkında daha fazla bilgilendirmek amacı taşıdığını ifade etti.

Etkinliğin bir diğer amacının hastalık konusunda farkındalık yaratmak olduğunu anlatan Toprak, lenfoma hastalığındaki en büyük tehlikenin insanların bilimsel tedavilerin dışında otçuya ve tıp dışı ilaçlara yönelmek olduğunu kaydetti.

“BENİM ÖNEREBİLECEĞİM ŞEY, DİK DURMAK VE MORALİ YÜKSEK TUTMAK AYNI ZAMANDA DOKTORLARA GÜVENMEK”

LLMBİR Derneği Kurucu üyesi ve eski lenfoma hastası Selma Ulusoy, "Çok uzun bir evre geçirdim. 2-3 ay kadar boynumda şişlik oluştu. Bu işin odak noktası biyopsiyle yapılarak patoloji sonunda lenfoma teşhisi konuldu. Biraz yıpratıcı bir süreçti. Bu hastalıkta benim önerebileceğim şey, dik durmak ve morali yüksek tutmak aynı zamanda doktorlara güvenmek. Benim moralimi bozacak kimselere etrafımda müsaade etmedim. Sonunda başardım. Kök hücre nakli yapıldı. Hastalığım nüksetmesine rağmen bunu başardım. Şu anda bomba gibiyim” dedi.

“DOSTLARIN DUASI, DOKTORLARIN YARDIMIYLA YENDİK”

2010 yılında non-hodkin lenfomaya yakalanan ve lenfoma hastalığını yenen Sami İnan, "İlk başta teşhis koyulmadı. 2010 yılının Haziran ayında teşhis koyuldu. 6 kemoterapi sonucunda hastalığı yendim. Tekrarlamasın diye 3 hafta ışın tedavisi aldım. 3 yıl süreyle 6 ayda bir kontrollere gittim. Şu anda yılda bir defa kontrole gidiyorum. Şükürler olsun, dostların duası, doktorların yardımıyla yendik" diye konuştu.

“SOL BACAĞIM VE SOL GÖĞÜS BÖLGELERİMDE, SIRTIMDA AĞRILAR OLDU, SÜREKLİ KİLO KAYBETTİM”

İnan, hastalığa yakalanma hikayesini şöyle anlattı:

"Başta benim sol bacağım ve sol göğüs bölgelerimde, sırtımda ağrılar oluştu. Sonra sürekli kilo kaybetmeye başladım. Özel bir hastanede check-up yaptırdım ve o esnada çıktı. Bir yıl zorluk çektim. Şu an eskisinden daha iyiyim. Bu hastalığı hatta 4. aşamada olmasına rağmen yendim. Akciğere yapışmıştı. 15 santimetre büyümüştü kitle."

LÖSEMİ, LENFOMA VE MİYELOM HASTALARI VE ARAŞTIRMA EĞİTİM BİRLİĞİ (LLMBİR) DERNEĞİ, LENFOMA HASTALARINI, HASTALIĞI YENENLERİ VE YAKINLARINI DÜZENLEDİĞİ YÜRÜYÜŞTE BİR ARAYA GETİRDİ.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.