Dolgulu Sütyenler Ğöğüs Yapısına Zarar Veriyor
Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ayşegül Sivri, göğüs güzelliğine verilen önem yüzyıllar öncesine dayandığını belirtti. Op. Dr. Sivri, “Milattan önceki yıllarda kadınlar bel bölgelerini bağları olan kıyafetler ile olduğunca sıkarak göğüslerini belirginleştirmişlerdir.
Victorya döneminde ise kombinezonlar bu görevi üstlenmiştir. 20. yüzyılda ise bu tarz kıyafetler önemini yitirerek 1930’lu yıllarda sütyen kullanılmaya başlanmıştır. Günümüzde ise sütyenler kadınlar için bir iç çamaşırı olmanın yanında göğüslerini güzel göstermek gibi ayrı bir öneme sahiptir. Ünlü markaların yeni tasarımlarında her bayanın özenerek baktığı saten ve dantellerin yanında maalesef göğüs büyütücü ya da küçültücü özellikli modellerden bahsedilir oldu. Bu ihtiyacın artması gösteriyor ki kadınların çoğu göğüs şekillerinden maalesef memnun olmamaktadır. Küçük göğüslü kadınlar bu grupta oldukça geniş yer almaktadır. Göğüs büyütme amacı ile bana başvuran kadınların çoğunluğunun ilk ve en büyük isteği dolgulu olan ve büyük gösteren sütyenlerden kurtulmak ve dantelli, çok daha şık olan sütyenleri kullanmak istedikleri yönünde olmaktadır” dedi.
Göğüsleri büyük göstermek için kullanılan içi dolgulu sütyenler hem doğal gözükmemekte hem de mevcut göğüs yapısına zarar verebildiğini dile getiren Op. Dr. Ayşegül Sivri, “Bunları kullanmak yerine kalıcı çözümlere yönelmek daha akıllıca olmaktadır. Bu sebeple sağlıksız seçimler yapmak yerine göğüs büyütme operasyonu ile istenilen göğüs boyutuna kavuşabilirsiniz.
Ülkemizde ve dünyada göğüs büyütme ameliyatı en sık yapılan operasyonlardandır ve her geçen gün meme büyütme ameliyatı isteyen hasta sayısı giderek artmaktadır diye belirten Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ayşegül Sivri, görüşlerini aktarmaya şu sözlerle devam ediyor; Meme büyütmek için günümüzde halen en geçerli yöntem silikon protez ile yapılan meme büyütme ameliyatıdır. Kullanılan protezler Amerikan sağlık bakanlığı onaylı, ömür boyu garantili, değiştirilmesi gerekmeyen özelliğe sahiptir. Göğüs protezi taktırmış kişiler hamile kalabilir, süt verebilir ayrıca sağlığa zararlı hiçbir yan etkisi de saptanmamıştır. En büyük avantajı istenilen boyut ve formda memeler büyütülebilir, elde edilen sonuç ise kalıcıdır” diye konuştu.
Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ayşegül Sivri göğüs büyütme ameliyatının ortalama 1-2 saat süren, çoğu zaman hastanede kalış gerektirmeyen bir operasyon olduğunu ifade ederek şunları kaydetti: “Ameliyattan sonra kişiler ortalama 3. günde sosyal hayatlarına dönebilmektedirler. İzi yok denecek kadar az olan bir operasyon olan göğüs büyütme ameliyatı çoğu zaman tekniğe bağlı olarak ağrısız ve acısızdır da. Yıllar önce bu ameliyatlar ancak sosyokültürel ve ekonomik düzeyi yüzsek zengin kesim diye adlandırılan kişilerce talep görürken günümüzde hemen her kesimden ve her yaştan kadınlar meme estetiği operasyonlarına başvurmaktadır. Bu durumu toplumdaki estetik bilincin yaygınlaşması ile izah etmek mümkündür. Bedensel şekil bozukluklarının ruh sağlığı ve kişilik üzerine olumsuz etkiler göstermektedir. Yapılacak başarılı bir göğüs operasyonu ile normal şekilli, doğal görünümlü, hacimli ve diri göğüsler oluşturulduğunda kişinin buna bağlı psikolojik ve sosyal problemleri de ortadan kalmış oluyor dedi. Kadınlar ameliyat sonrasında özgüven kazanıyorlar, girişkenlikleri artıyor, kendisiyle barışık hale geliyor ve sonuçta hayat başarısı da olumlu yönde etkileniyor. Göğüsteki deformasyona ve şekil bozukluğuna bağlı olarak kendisinden ve karşı cinsten kaynaklan cinsellik ile ilgili problemleri de çözülmüş oluyor. Özellikle silikon protez ile yapılan göğüs büyütme sonrasında erkeklerde, temas sonrası yapaylık algılama endişesi olabilmektedir. Ancak bu endişe tamamıyla yersiz olup ameliyat sonrasında çoğu hastamda karşılaştığım duygu bunun tam tersi yani oldukça doğal olduğu yönündedir”.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.