Dördüzleri İçin Başbakan Erdoğan’a Seslendi
Adana’da asgari ücretle çalışan güvenlik görevlisi Özgür Mete’nin eşi Fatma Mete, evlendikten 7 yıl sonra dördüz erkek bebek dünyaya getirdi. Evleri küçük olduğu için sıkıntı yaşayan aile, Başbakan Erdoğan’dan yardım istedi.
Çiftin küvezde gözetim altında tutulan bebeklerinden biri, kardeşlerinden 23 gün sonra taburcu edilerek ailesine kavuştu. Baba Özgür Mete, evlerinin küçük olmasından dolayı bebekleri kayınvalidesinin evinde büyütmeye çalıştıklarını belirterek, "Sayın Başbakanımız, en az 3 çocuk getirin dedi biz 4 tane yaptık, zor durumdayız. Yardım bekliyoruz" dedi.
7 yıllık evli Fatma (29) ve Özgür (34) Mete çiftinin ilk bebekleri, prematüre dördüz olarak 1 Haziran Pazar günü Özel Adana Metro Hastanesi’nde dünyaya geldi. Mutlulukla karışık, geçim derdinde olan aile, çocuklarına Özgür Deniz, Mehmet Arda, Rüzgar Doruk ve Kemal Çağan isimlerini verdi.
Kardeşlerin içinde bedeni en zayıf olan Kemal Çağan bebek, bin 350 kilogram ağırlığındaydı. İlk 10 gün boyunca gözetim altında tutulan dördüzlerden üçü taburcu edilirken minik Kemal Çağan, bin 600 kilogram ağırlığına ulaşıncaya kadar 23 gün boyunca baba evindeki kardeşlerinden ayrı, hastanedeki kuvözde gözetim altında tutuldu.
Anne Fatma Mete’nin hamileliğinden, dördüzlerin tedavi sürecine kadar Mete ailesinin her sorunuyla ilgilenen Özel Adana Metro Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi Sorumlusu Prof. Dr. Nejat Narlı, maddi durumu zorda olan aileye külfet olacak bebek maması ihtiyacı için de düğmeye basarak dünyaca ünlü üretici Bebelac’tan 1 yıl boyunca aileye sponsorluk imkanı sağladı. Bunun yanı sıra, Özel Adana Metro Hastanesi yönetimi, bebeklerin gelişiminden, olgunluğa erişinceye kadar tüm sağlık hizmetlerini ücretsiz üstleneceklerini belirterek maddi imkansızlıklar içindeki aileye umut ışığı oldu.
Dördüzlerin sezaryen ameliyatını gerçekleştiren Dr. Mehmet Yıldırım, bebeklerin su keselerinin erken sürede patlaması ihtimalinin doğumun erken olmasını gerektirdiğini belirterek, duruma en büyük direnişi gösteren Kemal Çağan’ın gecikmeli hikayesini şöyle anlattı:
“Bebeklerimizi sezaryenle dünyaya getirdik. Bu miniğimiz 1 kilo 300 gramla doğdu ama esasında en dirençlisiydi gerçek anlamda. Ötekiler biraz hımbıldı ama bu biraz daha yamandı. Küçük olduğu için tabi ki gözlem süresini biraz uzun tutmakta fayda vardı. Allah’a çok şükür problemsiz doğdular.”
Diğer yavrularından ayrı, özlemle geçirdiği 23 günün ardından kucağına aldığı minik Kemal Çağan’ı, ana ocağında bir odada kardeşleriyle ilk kez buluşturan anne Fatma Mete ise “4 kardeşin bir arada olmasının mutluluğunu yaşıyorum. O, hastanedeyken epey tedirgin oluyordum. Ama şuanda hepsi bir arada. Hepsini kucağıma aldım, çok mutluyum” ifadelerini kullandı.
Özel bir fabrikada asgari ücretle çalışan güvenlik görevlisi baba Özgür Mete de “Hazırlıksız yakalandık aslında” diye konuştu. Bütün planlarını tek bebeğe göre yaptıklarını belirten Mete, dört bebeğinin özellikle mama, bez ve şampuan gibi masraflar oluşturduğunu söyledi. Bebek mamaları üreten Bebelac firmasının 1 yıl boyunca kendilerine sponsor olmalarının sürpriz etkisi meydana getirdiğini ifade eden Mete, sevinçli olduklarını dile getirdi. Babasının Yüreğir ilçesine bağlı Misis’te 60 yıl önce inşa ettiği evde oturduğunu ve bölgenin daha sonra SİT alanına çevrilmesiyle yapıya bir tek çivi çakamadığını vurgulayan Mete, sahip oldukları 2 odalı evin, kalabalıklaşan ailelerine yeterli gelmediğinin altını çizerek Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Vali Mustafa Büyük’ten yardım istedi. Mete, “Her şeyimizi bir bebeğe göre planlamıştık. Ev olsun, mama olsun hiçbir sıkıntı çekmeyecektik bunu biliyorduk ama 4 tane olunca ne yapacağımızı şaşırdık. Şuanda bebekler anneannesinde kalıyor. Kalabalık bir aile olmalarına rağmen bir oda tahsis ettiler sağ olsunlar. Bizim evin koşulları bebekler için uygun olmadığından buraya geldik. Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan en az 3 çocuk getirin dedi, biz 4 tane yaptık. Zor durumdayız ve yardım bekliyoruz ancak nasıl bir yardım edecek bunu bilmiyoruz. Evimizde 2 odamız var, ek bir odaya ihtiyacımız var ancak sit alanı olduğundan yapamıyoruz. Maddi gücümüz de yok, artık evimize geçmek istiyoruz. Devletimiz de bize yardımcı olursa, en azından bize bir yer verebilir ya da evimizi bir şekilde tamir etmemize izin verip destek olursa çok seviniriz”.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.