Erdoğan: "Türkiye ekonomisini mahvedeceğiz’ diyerek yola çıkanların değirmenlerine su taşıdılar"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Allah'ın yardımı ve milletimizin desteği ile bu uzun iktidar dönemimizde girdiğimiz her mücadeleyi kazandık, her badireyi atlattık, ülkemizi hedeflerinden asla koparmadık. Tıpkı bugün olduğu gibi ülkemizin yeni tehditlerle yüzleştiği her dönemde birilerinin ellerini ovuşturarak sahte bir kaygı ifadesinin gerisinde gizlemeyi beceremedikleri bir sevinçlerle beklediklerini gördük. Kendileri darbecilerin karşısına cesaretle dikilmek yerine arka kapılardan sıvışıp darbecilerin tanklarını alkışlarken, milletimizin destansı mücadelesini itibarsız hale getirmeye çalıştılar. "Türkiye ekonomisini mahvedeceğiz" diyerek yola çıkanların değirmenlerine su taşıdılar" dedi.
Bütçe çalışmaları sürecinde emeği geçenlere teşekkür eden Erdoğan, "Genel Kurul çalışma ve görüşmelerini de aynı başarıyla tamamlayarak 2022 bütçemizi ülkemize milletimize kazandıracağız. Türkiye'nin son 19 yılına damga vuran demokrasi ve kalkınma hamlesi her adımını yenisi takip eden dinamik bir süreç olarak yaşanmıştır. Şimdi bu dinamik sürecin yeni bir aşamasında bulunuyoruz. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat odaklı büyüme stratejisi ile yolumuza devam edeceğimiz bu yeni politika öyle bir anda ortaya çıkmış değildir. Geçtiğimiz 19 yılda ülkemize kazandırdığımız her eser, milletimize sunduğumuz her eser, yaptığımız her yatırım, makro ekonomide tesis ettiğimiz her denge bu atılıma hazırlık amacı taşıyordu. Eğitimden sağlığa, ulaştırmadan enerjiye tüm alanlarda zayıf altyapıya sahip bir ülkede böylesine köklü ve büyük hedefleri olan bir değişimin hayata geçirilmesi zaten mümkün değildi. Esasen Gazi Mustafa Kemal'in Cumhuriyetimizin ilk yılarındaki gayretlerinden itibaren rahmetli Menderes'ten Özal'a kadar pek çok devlet adamı aynı hedef için harekete geçmiştir. Bu gayretlerin hepsi de tek parti faşizmi ve onun darbe cunta görünümündeki farklı tezahürleri eliyle kesintiye uğramıştır" dedi.
"Hiç şüphesiz bu ihanetlerin gerisinde Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada söz sahibi olmasını istemeyen geçtiğimiz asrın küresel yönetim düzenini kuranlar vardır" diyen Erdoğan, "Ülkemizin IMF ile ilk anlaşmayı yaptığı 1947 yılından itibaren ekonomi politikalarımız ve çoğunlukla onunla bağlantılı olarak siyasi politikalarımız, bu küresel sistemin kontrolü altında yürümüştür. Siyaset ve bürokrasi yanında iş dünyasından medyaya kadar ülkenin tüm dinamikleri bu doğrultuda dizayn edilmiş, edilmeye çalışılmıştır. Menderes'ten Özal'a, rahmetli Erbakan hocamızdan bizim dönemimize kadar bu sistemin dışına çıkarak ülkeyi kendi rotasına döndürmek isteyenler ise hukuk ve ahlak dışı saldırılara maruz kalmışlardır. Buna rağmen milletimiz her darbenin, her krizin, her ara dönemin ardından yeniden kendi değerleri ile, tarihi ile, kültürü ile, gerçek gücü ile buluşturacak kadroların önünü açmıştır" ifadelerini kullandı.
Cahit Zarifoğlu'nun motorlu kuş hikayesini anlatan Erdoğan, "Birileri dışarıdan, birileri içeriden Türkiye'yi işte böyle bir duruma sokmak için çalıştılar, çabaladılar, uğraştılar. Maalesef uzunca bir süre başarılı da oldular. AK Parti iktidara geldiğinde geçmişi neredeyse iki asrı bulan bu uzun ve meşakkatli hikayeye sahip bir ülke devraldı. Bizim uzun iktidar dönemimizde kendi içinde aynı amaç için farklı araçların kullanıldığı zorlu mücadele yıllarıyla geçti. Bir dönem karşımıza vesayeti çıkardılar, bir dönem önümüze PKK'sından DEAŞ'ına kadar sınırlarımızı ve şehirlerimizi taciz eden terör örgütlerini sürdüler. Bir dönem kurumlarımız içine sızdırdıkları darbe üstüne darbe girişiminde bulunan FETÖ'cü hainlerle saldırıya geçtiler. AB üyeliğinden Amerika ile ilişkilerimize, Kıbrıs'tan Akdeniz'e kadar daha nice konuda uluslararası alanda maruz kaldığımız haksızlıkları saymıyorum bile. Allah'ın yardımı ve milletimizin desteği ile bu uzun iktidar dönemimizde girdiğimiz her mücadeleyi kazandık, her badireyi atlattık, ülkemizi hedeflerinden asla koparmadık. Tıpkı bugün olduğu gibi ülkemizin yeni tehditlerle yüzleştiği her dönemde birilerinin ellerini ovuşturarak sahte bir kaygı ifadesinin gerisinde gizlemeyi beceremedikleri bir sevinçlerle beklediklerini gördük" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, "Aslında bunlar her meselede böyle davrandılar, gece yarısı bildirilerinde, partimizi kapatma girişimlerinde, demokrasinin değil cuntacıların safında yer aldılar. Karanlık cinayetlerde terör örgütlerinin saldırılarında dökülen kanları üzerimize sıçratmak için uğraştılar. Ülkemize yapılan aleni haksızlıklarda adaletsizliklerde, uygulanan çifte standartlarda hep karşı tarafın yanında saf tuttular. Kendileri darbecilerin karşısına cesaretle dikilmek yerine arka kapılardan sıvışıp darbecilerin tanklarını alkışlarken milletimizin destansı mücadelesini itibarsız hale getirmeye çalıştılar. "Türkiye ekonomisini mahvedeceğiz" diyerek yola çıkanların değirmenlerine su taşıdılar. Türkiye'de yönetimini değiştireceğiz diyerek ortaya dolaşanlara, onların yoldaşlığına soyundular. "Türkiye artık çok olmaya başladı" diyerek sinsi oyunlar peşinde koşanların figüranlığına talip oldular. Ormanlarımız yanarken bile yaşanan acıları paylaşmak, yapılan işleri desteklemek yerine ateşin üzerine benzin dökecek fitne fesat işleri ile uğraştılar" açıklamasında bulundu.
(Hülya Keklik - Derya Yetim / İHA)
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.