Lenfoma Kanseri En Çok Tarım İşçilerini Vuruyor
Hematoloji Uzmanı Prof. Dr.İhsan Karadoğan, lenfoma kanserine yakalanan hasta popülasyonu içerisinde yüzde 90’lık kısmın tarım işçisi olduğunu söyledi.
Medstar Antalya Hastanesi Hematoloji Uzmanı Prof. Dr.İhsan Karadoğan, 15 Eylül Dünya Lenfoma Günü’nde lenfoma hastalığına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Lenfoma’nın kan ve kemik iliği kaynaklı en sık görülen hastalık olduğunu belirten Dr. Karadoğan, kanserler içerisinde kan kanserlerinin genel kanserlerin yüzde 10’ununu lenfomanın da kan kanserlerinin yarısını oluşturduğunu söyledi. Erkek ve kadınların bu hastalığa yakalanma risklerinde bir farklılığın olmadığını da kaydeden Dr. Karadoğan, “Kanserler içerisinde kan kanserleri genel kanserlerin yüzde 10’unu oluşturoyor. Lenfomalar ise kan kanserlerinin yarısını oluşturmaktadır. İlerleyen yaşla birlikte toplumda görülme sıklığı artıyor. Erkek kadın arasında pek bir fark yok bu hastalıkta genelde eşit olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
LENFOMA BELİRTİLERİNE DİKKAT
Lenfomanın kendisini bir çok şekilde belli ettiğini bunlar arasında en sık rastlananları sıralayan Dr. Karadoğan, “En çok koltuk, boyun bölgesi, göğüs ve kafeste lenf bezlerinin büyümesiyle kendini gösterebiliyor. Dışarıda bir yerdeyse hasta bu kitleyi kendisi tespit edip bize gelebiliyor. İç kısımlarda ise organlara yaptığı bası ağrısıyla bize gelebiliyor. Hastalığın genel belirtileri arasında kansızlık, gece terlemeleri, ateş, kilo kaybı gibi gösterilebilir” diye konuştu.
LENFOMA HASTALARININ YÜZDE 90’I TARIM İŞÇİSİ
Lenfomaların neden oluştuğunun tam olarak bilinemediğini ancak bazı risk faktörlerinin olduğunu da ifade eden Dr. Karadoğan özellikle tarım işçilerinin tarım ilaçlarına deri ve solunum yoluyla yoğun bir şekilde maruz kalması nedeniyle yüksek risk altında olduğunu söyledi. Lenfoma hastalarının büyük bir kısmının tarım işçisini olduğunu belirten Dr. Karadoğan şöyle konuştu:
“Kimyasal maddelere maruz kalınması da bu hastalığa yakalanma riskini arttırıyor. Antalya bölgesinde özellikle seracılık ve tarım çok yapılıyor. Ne yazıkki insanlar kendilerini çok korumadan ve önlem almadan kapalı ortamlarda yoğun tarım ilaçlamaları yapıyorlar. Hasta popülasyonuna baktığımız zaman neredeyse yüzde 80-90’ının bir şekilde tarımda çalışan insanların oluşturduğunu görüyoruz. Boya sektörü ve diğer kimyasal ürünlerde çalışanlar da da sık görüyoruz. Tarımda çalışanların ilaçlama yapacakları zaman özellikle maske ve ilaçlamaya uygun kıyafetler giymelidir. Çünkü bu hastalık deri yoluyla alınan ilaçların etkisiylede oluşabiliyor. Günlük kıyafetlerle ilaçlama yapıldığı zaman çok yüksek dozda ilaçla karşılaşabiliyorsunuz. Hatta o ilaçlamadan sonra orada çalışanlar bile yoğun şekilde etkilenebiliyor. İnsanlar o ilaçları evlerinde saklıyorlar bu bile başlıbına bir risktir. Genelde “Ben yıllardır bu işi yapıyorum ama bir şey olmadı” deniliyor. Bu hastalığın etkileri yıllar sonra ortaya çıkabiliyor. Kemoterapi ilaçları bile yıllar sonra lenfomaya neden olabiliyor”
Risk faktörlerine karşın yüz güldüren tedavi sonuçlarının da olduğunu ifade eden Dr. Karadoğan “Bu kanserin tedavisi oldukça yüz güldürücüdür. Genelde başarı oranları yüzde 80’leri aşmış durumda. Tedaviye cevap vermeyen bazı durumlarda var, ancak elimizde çok iyi silahlarımız var. Akıllı ilaçlar var bunlar gidip kanserli hücreleri yok edebiliyor. Kök hücre tedavisinide son yıllarda çokça kullanıyoruz” dedi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.