Lübnan'da telsiz patlamaları sonucu ölenlerin sayısı 20'ye yükseldi!

Lübnan'da telsiz patlamaları sonucu ölenlerin sayısı 20'ye yükseldi!
Lübnan genelindeki telsiz patlamalarında hayatını kaybedenlerin sayısının 20'ye yükseldiği, yaralı sayısının 450'yi aştığı bildirildi.

Telsiz cihazlarının patlatılması sonucu çok sayıda kişinin yaralandığı, bazı ev ve araçlarda da yangın çıktığı ifade edildi.

Lübnan Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, başkent Beyrut ve diğer bölgelerde telsiz patlamalarının yol açtığı can kayıplarıyla ilgili bilgi verildi.

Açıklamada, telsizlerin patlaması sonucu 20 kişinin yaşamını yitirdiği, 450'den fazla kişinin yaralandığı belirtildi.

Yaralanan 95 kişi tedavi için İran'a nakledildi

İran devlet televizyonunun haberine göre, Kızılay Başkanı Pir Hüseyin Kulivend, saldırılarda yaralanan 95 kişinin Lübnan'dan getirilerek tedavi için Tahran'daki hastanelere sevk edileceğini bildirdi.

Kulivend, "Bu terör eyleminde birçok kişi el ve gözlerinden ciddi yaralar aldı ve yaralılar, İran'a varır varmaz belirlenen hastanelerde tedavi ve müşahede altına alınacak." ifadesini kullandı.

Yaralıları taşıyan uçağın kısa süre sonra Tahran'daki Mehrabad Havalimanına inmesi bekleniyor.

Öte yandan İran, Lübnan'a aralarında göz doktorlarının da olduğu sağlık personelleri ile medikal malzemeler gönderdi.

Lübnan Sivil Savunma Müdürlüğü de Beyrut'un güneyi, Bekaa ve Cebel Lübnan bölgelerinde cihazların patlaması sonucu evlerde, araçlarda ve iş yerlerinde çıkan yangınları söndürmeye çalıştıklarını bildirdi.

Beyrut’un güneyindeki Dahiye Mahallesi'nde, dünkü çağrı cihazı patlamasında öldürülen Hizbullah üyelerinin cenaze töreninin yapıldığı alanın üzerinde İsrail’e ait olduğu tahmin edilen bir insansız hava aracının uçtuğu gözlemlendi.

Lübnan askerleri Beyrut'ta hastane otoparkında şüpheli bir cihazı kontrollü bir şekilde patlattı

Başkentteki Beyrut Amerikan Üniversitesi Hastanesi'ne bugün telsizlerin patlaması sonucu yaralanan çok sayıda yaralı getirildi.

Lübnan askerleri, hastanenin otoparkında asfalta açılmış bir çukurda patlayıcı düzenekle tuzaklandığından şüphelendikleri bir cihazı kontrollü biçimde patlattı.

İsrail'in Lübnan'ın güneyine hava saldırısında bir kadın öldü

Lübnan resmi ajansı NNA'nın haberine göre, İsrail Sur kentinin kırsalında bir eve hava saldırısı düzenledi.

Saldırı sonucu bir kadın hayatını kaybederken İsrail'e ait hava araçlarının bölgede yoğun uçuş yaptığı aktarıldı.

Lübnan’da patlayan telsizlerin İsrail istihbaratı tarafından önceden tuzaklandığı iddia edildi

ABD'nin "Axios" haber platformunun konuya ilişkin bilgi sahibi iki kaynağa dayandırdığı haberinde, telsizlerin İsrail istihbarat servisleri tarafından önceden tuzaklanarak Hizbullah'a teslim edildiği iddia edildi.

Kaynaklara göre telsizlerin, Hizbullah’ın İsrail ile olası bir savaşta kullanması beklenen acil iletişim sisteminin bir parçası olduğu öne sürüldü.

Haberde bir başka kaynağın, yalnızca İsrail ile savaş sırasında kullanılması amaçlandığı için çok sayıda telsizin Hizbullah depolarında tutulduğu yorumuna yer verildi.

Öte yandan haberde yer alan iki kaynağa dayandırılarak, “Hizbullah’ın çağrı cihazı patlamalarına ilişkin soruşturmasının telsizlerdeki güvenlik açığını ortaya çıkaracağı değerlendirmesiyle ikinci saldırı kararının alındığı” öne sürüldü.

Kaynaklara göre telsiz saldırısıyla, “İsrail ile çatışmaya ilişkin Hizbullah’a politika değiştirmeye yönelik baskı ve Hamas’tan uzaklaşıp İsrail ile ayrı bir anlaşma yapmaya ikna etmenin amaçlandığı” savunuldu.

"Dünkü veya bugünkü olaylarla ilgili öyle ya da böyle bir ilgimiz yok"

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby, günlük basın brifinginde Lübnan'daki patlamalarla ilgili son durumu değerlendirdi. Kirby, dünden sonra bugün de devam eden ve Lübnan'da iletişim cihazlarının patlatıldığı saldırılara ilişkin ABD yönetiminin "yorum yapmama" yaklaşımını sürdürdü.

Kirby, "Tek söyleyebileceğim şu: Dünkü veya bugünkü olaylarla ilgili öyle ya da böyle bir ilgimiz yok. Bunun dışında paylaşabileceğim başka bir şey yok." dedi.

"Bunların arkasında İsrail'in olduğunu teyit eder misiniz?" şeklindeki soruya karşılık Kirby, "Paylaşabileceğim başka bir şey yok." diye konuştu.

Kirby, İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın olaya ilişkin "Bu, savaşın yeni bir dönemi" şeklindeki yorumunun hatırlatılması üzerine de herhangi bir değerlendirme yapmayacağını yineledi.

Bu tür saldırıların bölgede tansiyonu daha da artırıp artırmadığı yönündeki soruları yanıtlayan Kirby, genel anlamda bölgede gerilimin artmasını istemediklerini ancak spesifik olarak bu olaylarla ilgili somut bir çıkarımda bulunmayacağını kaydetti.

Kirby, "Lübnan sınırından ikinci bir cephenin açılmasını önlemeye çalışmak için halen yoğun bir diplomasi içerisindeyiz. Bu krizde bulunduğumuz noktada sürecin çözümü, ilave askeri operasyonlar değildir." şeklinde konuştu.

Air France, Lübnan ve İsrail'e uçuşlarını askıya aldı

Ulusal basındaki haberlere göre, Air France, bölgedeki güvenlik durumunu gerekçe göstererek Paris'ten Beyrut ve Tel Aviv'e yapılacak tüm uçuşların yarına kadar iptal edildiğini duyurdu.

Air France, uçuşların yeniden başlamasının sahadaki durumun günlük olarak değerlendirilmesine bağlı olacağını kaydetti.

Şirket, uçuşları iptal edilen müşterilere bilgi verileceğini, biletlerin geri ödeneceğini veya ileri bir tarihe ertelenebileceğini bildirdi.

Guterres, Lübnan ve Suriye'deki olaylardan sonra itidal çağrısında bulundu

Gelişmelere ilişkin yazılı açıklamasında Lübnan ve Suriye'de çok sayıda telsiz patlamaları meydana geldiğine ilişkin haberler sonrasında alarma geçtiklerini belirten Guterres, "Tüm taraflara gerginliğin daha fazla yayılmasını engellemek için itidal çağrısında bulunuyorum." ifadesini kullandı.

Guterres, tarafların BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararına saygı duymalarını talep ederek, istikrarın sağlanması için çatışmalara son verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

BM Genel Sekreteri, BM'nin bölgede şiddeti sonlandırmayı amaçlayan her türlü diplomatik ve siyasi çabayı destekleyeceğini kaydetti.

Guterres, New York'ta düzenlediği basın toplantısında ise sivil objelerin "silahlandırılmamasının" büyük önem taşıdığını belirterek, bunun tüm dünyadaki hükümetler için bir kural olması gerektiğini dile getirdi.

"Avrupa Birliği elinden geleni yapmaya devam edecek"

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, yaptığı yazılı açıklamada, "Bugün Lübnan genelinde elektronik cihazların patlamasıyla gerçekleştirilen ve çok sayıda can kaybı ile yaralanmaya neden olan yeni saldırıyı kesin şekilde kınıyorum." ifadesini kullandı.

Sivil ayrımı gözetmeyen yöntemlerin kabul edilemeyeceğine işaret eden Borrell, "Bu saldırıların arkasında kim varsa Lübnan'da terör yaymayı amaçlıyor." değerlendirmesini yaptı.

Borrell, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk'ün olayla ilgili değerlendirmesine ve bağımsız soruşturma çağrısına katıldığını belirterek, bölgedeki gerilimin tırmanmasının acil çözüm gerektirdiğini, AB'nin "elinden geleni yapmaya devam edeceğini" vurguladı.

"Toprağa, millete ve egemenliğe karşı apaçık bir saldırı"

Hamas'ın Siyasi Büro Üyesi İzzet er-Rişk, yaptığı yazılı açıklamada, Lübnan'da yaşanan patlamalardan İsrail hükümetini sorumlu tuttu.

Lübnan'daki patlamaların can kaybı ve yaralanmalara yol açtığını hatırlatan Rişk, "Kardeş Lübnan halkına yönelik Siyonist saldırıların tekrarlanmasını ve sürmesini şiddetle kınıyoruz." ifadesini kullandı.

Rişk, Lübnan'daki telsiz patlamalarına ilişkin, "Bu Siyonist terör saldırısı, Lübnan toprağına, kardeş Lübnan halkına ve Lübnan'ın egemenliğine yönelik apaçık bir saldırıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Hamas yöneticisi, söz konusu saldırının "tüm uluslararası sözleşmeleri ihlal eden İsrail hakkındaki gerçeği ortaya çıkardığını" ifade etti.

Rişk, "bölgenin güvenliği ve istikrarını tehdit eden Siyonist teröre son verilmesi hususunda uluslararası toplumun hukuki bir sorumlulukla karşı karşıya olduğuna" vurgu yaptı.

İsviçre, Orta Doğu'da gerginliğin artmasına karşı taraflara itidal çağrısı yaptı

İsviçre Dışişleri Bakanlığı, Orta Doğu'da artan gerginliğe dair X hesabından açıklama yaptı.

"Dün Lübnan'da meydana gelen (çağrı cihazı) patlamalardan derin endişe duyuyoruz." ifadesinin yer aldığı açıklamada, bu yaşananların ülkenin ve bölgenin istikrarı ile güvenliğini daha da zayıflatma riski taşıdığı belirtildi.

Açıklamada, "Tüm tarafları büyük bir bölgesel tırmanıştan kaçınmak için azami itidal göstermeye çağırıyoruz. Uluslararası hukuka saygı gösterilmeli ve siviller her zaman korunmalı." değerlendirmesine yer verildi.

İran, İsrail'in Lübnan'da telsizleri patlatarak düzenlediği saldırıyı kınadı

İran Hükümet Sözcüsü Muhacerani, X sosyal medya hesabından paylaştığı mesajında, "Dün çağrı cihazlarının patlatılması, bugün ise Lübnan Hizbullah üyelerinin telsiz cihazlarının patlatılmasında işlenen ve yüzlerce Lübnan vatandaşının ölümüne ve yaralanmasına yol açan suç kınanmaktadır." ifadelerini kullandı.

Muhacerani, İsrail'in eylemlerinin "nefret ve tiksintiye" neden olduğunu belirtti.

Irak'ta Şii lider Sadr, Gazze'ye dayanışma gösterisini Lübnan'da yaşananlardan dolayı iptal etti

Şii lider Sadr, 20 Eylül Cuma günü için Gazze'ye dayanışma gösterisi yapılması çağrısı yapmıştı.

Sadr'ın destekçileri söz konusu gösteriye hazırlanırken, liderleri sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, gösteriyi iptal ettiğini duyurdu.

Sadr, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Filistin ve Lübnan'daki büyük şer Amerika'nın açık desteğiyle Siyonist pervasızlık ve terörizmi, uluslararası kararlara ve insani çağrılara yanıt vermeyerek ve sistematik Siyonist-Amerikan terörüne karşı ayaklanan halkların sesini görmezden gelerek tüm bölgeyi bir imha savaşına sürüklemek istiyor. Bundan dolayı beklenen milyonluk gösteriyi iptal etme gerekliliği duyuyorum. Bunlar (gösteriler), İsrail'in halklara karşı bunca saldırılarından sonra işe yaramıyor."

Şii dini ve siyasi lider Sadr, lideri olduğu Sadr Hareketi'nin adını bir süre önce "Ulusal Şii Akımı" olarak değiştirmişti.

Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi, Lübnan'daki saldırıları kınaması için Biden'a çağrı yaptı

CAIR tarafından yapılan açıklamada, Lübnan’da iki gündür yaşanan saldırılara değinildi.

Açıklamada, “CAIR, Biden yönetimini, masum insanların hayatını hiçe sayarak çağrı cihazlarına yerleştirildiği bildirilen bombaları patlatan, Lübnan'da çocukları öldüren ve çok sayıda sivili sakat bırakan İsrail hükümetini kınamaya çağırıyor.” ifadesine yer verildi.

İsrail’in Lübnan’da sivillerin hayatını hiçe sayarak cihazları patlatması “küstah ve pervasız bir devlet terörü eylemi” olarak nitelendirilen açıklamada, "Başkan Biden'ın İsrail hükümetini Gazze soykırımı ve Amerikan vatandaşlarını öldürmek de dahil olmak üzere suçlarından sorumlu tutmayı reddetmesi, ABD'yi tam kapsamlı bir savaşa sürükleme tehdidinde bulunan Netanyahu'yu daha fazla suç işlemeye cesaretlendiriyor." değerlendirmesi yer aldı.

Açıklamada, daha fazla masum insan ölmeden Biden’ın ve danışmanlarının Orta Doğu politikalarının başarısız olduğunu ve Gazze soykırımına son vererek bu konuda radikal bir şekilde yön değiştirmesi gerektiğini fark etmesi istendi.

Beyrut sokakları sessiz

Lübnan'da iki gün üst üste çağrı cihazı ve telsizlerin eş zamanlı patlatılması, ülkede rutin hayatı olumsuz etkiledi.

Başkent Beyrut sokaklarında saldırıların yarattığı hüzün ve endişe hakim.

Saldırılar nedeniyle okullarda eğitime ara verilirken birçok resmi kurum da kapalı bulunuyor.

Beyrutlular, dışarıya çıkmayı tercih etmezken, sokaklardaki az sayıdaki kişinin yüzünde ise olayın şoku ve şaşkınlığı hakim.

"İsrail taş ile insan arasında ayrım yapmıyor"

AA'ya konuşan adını ve soyadını vermek istemeyen 50 yaşlarındaki Lübnanlı, durumu "üzüntü verici" olarak tanımlarken, "siyasi görüşleri ne olursa olsun saldırılara maruz kalan Hizbullah konusunda, Lübnanlıların dayanışma içinde olması ve ulusal birlik göstermesi gerektiğini" söyledi.

Genç bir Lübnanlı ise "İsrail'in suçunu ve saldırılardaki sorumluluğunu göz ardı etmiyoruz, zira İsrail taş ile insan arasında ayrım yapmıyor." dedi.

"Hizbullah'ın cevabının olacağını" söyleyen genç Lübnanlı, Arap ülkelerini "İsrail'in acımasız saldırılarına karşı Lübnan'la dayanışma içinde olmaya" çağırdı.

Genç Lübnanlı Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın 19 Eylül Perşembe günü yapacağı, saldırıların Hizbullah üyeleri ile İsrail ordusu arasındaki sınır çatışmalarına yansımaları hakkındaki konuşmayı beklediğini dile getirdi.

Bir başka Lübnanlı, telsiz cihazlarının patlatılmasının büyük bir şok oluşturduğuna dikkati çekerek, patlatmaları "Beyrut limanındaki patlamanın şokundan daha büyük ve benzeri görülmemiş bir saldırı" olarak değerlendirdi.

İsrail'e verilecek olası cevaba güvendiğini belirten Lübnanlı, "Biz olanları kabul ettik onlar da (İsrail) başlarına gelecekleri kabul etmeli." ifadelerini kullandı.

Lübnan'da çağrı cihazları ve telsizlerin patlatılması

Lübnan'da 17 Eylül Salı günü Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşandı.

Sağlık Bakanlığı, ülke genelinde Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarının patlatılması sonucu ikisi çocuk 12 kişinin hayatını kaybettiğini, 300 kadarı ağır yaklaşık 2 bin 800 kişinin yaralandığını açıkladı.

Lübnanlı yetkililer olaydan İsrail’i sorumlu tutarken İsrail’den konuyla ilgili henüz açıklama gelmedi.

İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim 2023'ten bu yana süren çatışmalarda son günlerde gerilimin arttığı gözlemleniyor.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.