Uzmanlardan Bonzai Uyarısı

Uzmanlardan Bonzai Uyarısı
Diyarbakır Veni Vidi Hastanesi Tüp Bebek Merkezi’nde görevli Kadın Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Medikal Akupunkturist Doç. Dr. Hakan Çoksüer, son dönemlerde birçok ölüme neden olan bonzainin cinsellik ve...

Diyarbakır Veni Vidi Hastanesi Tüp Bebek Merkezi’nde görevli Kadın Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Medikal Akupunkturist Doç. Dr. Hakan Çoksüer, son dönemlerde birçok ölüme neden olan bonzainin cinsellik ve üreme fonksiyonlarını da öldürdüğünü söyledi.

Son günlerde birçok ölüme neden olan uyuşturucu maddesi bonzainin cinsellik üzerine çok ciddi riskler oluşturduğu uzmanlar tarafından açıklandı. Veni Vidi Hastanesi Tüp Bebek Merkezi’nde görevli Kadın Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Medikal Akupunkturist Doç. Dr. Hakan Çoksüer, bonzainin çok tehlikeli bir uyuşturucu maddesi olduğuna dikkat çekerek, ölümle yol açtığını aktardı. Çoksüer, aynı zamanda bonzainin cinselliği öldürdüğünü aktardı. Bonzai kullanan erkeklerde özellikle, erkeğin cinsel organının kanlanmasını sağlayan damarlarda hasarlara neden olduğuna dikkat çeken Çoksüer, kadınlarda ise, doğurganlığı öldürmesine yol açtığını söyledi. Çoksüer, “Bonzai, sigara ve uyuşturucu maddeleri cinselliği ve üreme fonksiyonlarını öldürüyor. Bonzai, son yıllarda gündemdedir. Özelliği ise, sentetik bir uyuşturucu madde olmasıdır. Bonzainin içinde karışım olarak bilinmeyen birçok zehrin barındırdığı uyuşturucu maddedir. Bu uyuşturucu maddenin cinsellik üzerine etkisine baktığımızda erkeklerde hem iktidarsızlık hem cinsel isteksizlik, kadınlarda ise, cinsel isteğe azlığa neden olmaktadır. Bonzai kullanan erkeklerde özellikle, erkeğin cinsel organının kanlanmasını sağlayan damarlarda hasarlara neden olup, iktidarsızlığa yol açıyor. Kadınların cinsel fonksiyonların haz alma noktasında kanlanma fonksiyonları bozararak, cinselliği etkilemektedir. Hem sigara hem uyuşturucu maddelere baktığımızda üreme fonksiyonlarını da etkilediğini görmekteyiz. Üreme fonksiyonlarında da yumurtalıkların kanlanmasını azaltmakta ve böylece daha kaliteli, iyi yumurtalıkların oluşumuna engel olabilmektedir. Aynı zamanda rahim duvarlarını besleyen damarların zarar görmesi sonucu burada fonksiyon kaybı olduğunu görmekteyiz. Bütün organlarımıza baktığımızda özellikle kan damarlarının kanlanması sonucu organlar beslenmekte. Bunların kanlanmasında bozulma olduğunda ciddi anlamda hasarlara neden olabilmektedir” dedi.

“ÜREME FONKSİYONLARINDA SİGARA CİDDİ TEHDİT”

Bonzainin yanı sıra sigaranın üreme fonksiyonlarında oluşturduğu riske de değinen Çoksüer, pasif içiciliğin de aynı etkiyi sağladığını aktardı. Çoksüer, “Üreme fonksiyonlarına baktığımızda ise, sigarının da etkilerinin olduğu görülüyor. Bu etkiler arasında, yumurtalıkların hasar görmesine neden olmakta, rahmin zarar görmesi ayrıca çocuk sahibi olmayı olumsuz olarak etkilemektedir. Sigara aynı zamanda gebelik esnasında erken doğum, düşük sonucu ve bebeğin anne karnında ölümü gibi olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Sigaranın, geçmiş yıllarda kapalı alanlarda içilmesi serbestti. Pasif içiciliğin önemi çok gözardı ediliyordu. Fakat son yıllara baktığımızda pasif içiciliğin çok ciddi etkilerinin olduğunu görmekteyiz. Pasif içiciliğin hem cinsel fonksiyonlar yönünde hem de üreme organları üzerinde olumsuz etkilerini görmekteyiz. Son yıllarda gerek Sağlık Bakanlığı gerek sivil toplum kuruluşlarının yaptıkları çalışmalar kapsamında birçok insan pasif içicilikten uzak durmakta. Türkiye bir dönem sigara içen bir büyük topluma sahipti. Bugüne baktığımızda yapılan çalışmalar sonucunda sigara içme oranı büyük bir oranda düşüş yaşadığını görüyoruz” diye konuştu.

“ERKEN TEDAVİDE BAŞARI ŞANSI YÜKSEK”

Doç. Dr. Hakan Çoksüer, bonzai kullanıcıların tedavi edilmesinin mümkün olduğunun bilgisini vererek, erken tedavide başarılı sonuçlar elde edileceğini vurguladı. Ailelerin çocukların üzerinde iyi bir gözlem yapması gerektiğini ifade eden Çoksüer, “Bonzai sentetik bir uyuşturucu madde olup, çok gözardı edilen bir maddedir. Fakat bunun ne kadar erken dönemde tedaviye başlanırsa tedavide iyi sonuçlar elde edilir. Tedavinin edilmesi için ailelerin çocukların çok ciddi anlamda sahip çıkması gerekiyor. Aynı şekilde onlar üzerinde iyi bir gözlem gerekiyor. Bu gözlemler arasında, eğer çocuklarda bir davranış bozukluğu, panik varsa, aynı şekilde kişilik değişikliği yaşanıyorsa mutlaka bir uzmana başvurmak gerekiyor. Ne kadar erken dönemde tedavi edilirse o kadar başarı şansı yüksek olmaktadır” ifadelerini kullandı.

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.