'AY YILDIZLI BAYRAĞI GÖRMELERİNE RAĞMEN ATEŞ ETTİLER'

'AY YILDIZLI BAYRAĞI GÖRMELERİNE RAĞMEN ATEŞ ETTİLER'
FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin 4. Kolordu ve 28. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı davası müştekilerinden Arslan, "Elimizdeki ay yıldızlı bayrağı görmelerine rağmen bize ateş ettiler." dedi

 Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında 4. Kolordu ve 28. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı'ndaki eylemlere ilişkin davada 268 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, sanıklar ile müştekiler hazır bulundu.

Duruşmada, müşteki olarak beyanına başvurulan Mehmet Halim Arslan, darbe girişiminin yaşandığı gün evde sosyal medyadan haberleri takip ettiği sırada, uçak seslerini duymaya başladığını bunun üzerine olağanüstü bir durum olduğunu anladığını söyledi.

İlerleyen saatlerde Başbakan Binali Yıldırım'ın açıklamasını izlediğini ve babasına anlattığını ifade eden Arslan, bu açıklamadan sonra vatanını milletini ve devletini seven bir vatandaş olarak, bu şartlar altında evde oturamayacağına karar verdiğini ve ailesiyle dışarı çıktığını anlattı.

"Bayrağı görmelerine rağmen ateş ettiler"

Arslan, sözlerine şöyle devam etti:

"Babam, kardeşim ve amcamla Genelkurmay Başkanlığı'na gitmeye karar verdik. Yoldayken yanımıza darbeye direnen vatandaşların bulunduğu bir araç yanaştı. Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün bombalandığını söylediler. Biz de Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün oraya gittik. Oradaki köprüde ZPT vardı. ZPT'nin önünde askerler atış pozisyonunda hazır bekliyorlardı. Arkalarında bekleyen komutanın emriyle askerlerin hedef gözetmeksizin vatandaşlara ateş ettiklerine şahit oldum. Biz de vatandaşlarla kol kola girerek ellerimizde sadece bayrakla darbeci askerlere karşı yürümeye devam ettik. Askerler elimizdeki ay yıldızlı bayrağı görmelerine rağmen bize ateş ettiler."

Darbeci askerler tarafından açılan yoğun ateş dolayısıyla vatandaşlarla geri çekilmek zorunda kaldıklarını ifade eden Arslan, "O esnada yaralandığımı hissetmedim. Birkaç dakika sonra başım dönmeye başladı. Orada bulunan tanımadığım birinin aracıyla hastaneye götürüldüm." diye konuştu.

Müşteki Turgay Yıldırım da olay tarihinde Genelkurmay Başkanlığı'na yakın bir kafeteryada garson olarak çalıştığını, saat 23.00 sıralarında arkadaşının yaralı olarak iş yerine gelmesiyle durumun ciddiyetini anladıklarını ifade etti.

Yıldırım, arkadaşını hastaneye götürdükten sonra yanındakilerle birlikte Genelkurmay'a doğru gittikleri esnada Kızılay istikametinden Sıhhiye'ye doğru giden bir tankı durdurmaya çalıştıklarını anlattı.

Tankın üzerine çıktığını belirten Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tankı Ankara Adliyesi'nin önünde durdurduk. O sırada askerin birisi teslim olmaya çalıştı ama komutanları izin vermedi. Daha sonra tankın üzerindeyken askerin biri bana dipçikle vurdu ve tanktan düştüm. Ayağımdan yaralandım. Bir hafta hastanede kaldım. Şikayetçiyim davaya katılmak istiyorum."

Duruşma, tanık beyanlarıyla devam ediyor.

 

Kaynak:

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.