MİLLİ SAVUNMA BAKANI CANİKLİ: MİLLİLİK AÇISINDAN KENDİ SİSTEMİMİZİ GELİŞTİRMELİYİZ

Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, Türkiye'nin devraldığı bir miras olduğunu belirterek, "İstediğimiz kadar kaçmaya çalışalım ama kaçamazsınız. Hiçbir millet mirasından, geçmişinden kaçamaz. Tarihinden kopamaz. Yapılması gereken ne? Devraldığımız o şanlı mirasın gereğini en iyi şekilde yerine getirmek ve yerine getirebilmek için gerekli donanıma sahip olmak." dedi.

Milli Savunma Üniversitesi Hava Harp Okulu (HHO) Ant İçme ve 2017-2018 Eğitim-Öğretim Yılı Açılış Töreni, Yeşilyurt'ta gerçekleştirildi.

Tören alanındaki ant içme töreninin ardından, şehit Hava Pilot Üstteğmen Muzaffer Erdönmez Konferans Salonu'nda Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu "Mustafa Kemal Atatürk ve Ordu, Millet Dayanışması" başlıklı ilk dersi verdi.

Milli Savunma Bakanı Canikli, burada yaptığı konuşmada, millilik ve yerlilik vurgusu yaparak, bunun çok kıymetli bir kavram olduğunu belirtti.

Millilik ve yerlilik kavramlarının, özellikle savunma sanayi alanında gözden uzak tutulmaması gerektiğini ifade eden Canikli, "Uzun yıllar NATO müttefikimiz ABD bize silah sistemleri hibe etti bir proje çerçevesinde. Bu sistemleri ve mühimmatı çok rahatlıkla aldık. Kendi yerli üretimimizi geliştirme noktasında inanılmaz bir rehavet ortaya çıktı. Hibe gibiydi ama daha sonra yedek parçalarının temini maksadıyla ödediğimiz bedel de kendi orijinal fiyatlarının kat kat üstüne çıktı. Kendi sistemlerimizi geliştirmemizin önünde çok büyük bir engel olarak karşımıza geldi." diye konuştu.

"BİZLER VE SİZLER TARAFINDAN GELİŞTİRİLEN SİSTEMLERE SAHİP OLMAMIZ GEREKİYOR"

Bakan Canikli, terörle mücadele ederken bunun Türkiye'ye nasıl bir maliyeti olduğunun bir kez daha görüldüğünü aktardı.

Terörle mücadelede kullanılan akıllı mühimmat, yerli bir ürün olarak geliştirilmeseydi, Türkiye'nin bugün hangi noktalarda olduğunu tahmin bile etmek istemediklerini belirten Canikli, şunları kaydetti:

"İHA'larda kullanılan bir kamera sistemi var. Bunu da dışarıdan alıyoruz. İHA ve SİHA'larımız terörle mücadelede, toprakların savunulmasında çok önemli araçlar. Daha önce arama, tarama vazifesinde insan gücü sevk ediyorduk. Çok zordu, bedeli çok da ağır. Şimdi ne yapıyoruz? O kamerayla tepeden hiç gerek yok, kafalarını kaldıramıyorlar. Kamerayı daha önce başka işler için ABD'den alıyorduk. SİHA'larda kullanmaya başlayınca sevkiyatı durdurdu. Daha ilginç olanı şu, ASELSAN bunu yerli üretmek için bir çalışma başlattı. Geçtiğimiz hafta gece görüşle ilgili bir problem vardı, onu da halletti. Biz bunu başardıktan sonra ABD ambargoyu kaldırdı, fiyatı da yüzde 50 düşürdü."

Bu nedenle yerli ve milliliğin önemli kavramlar olduğunu anlatan Canikli, "Bizler ve sizler tarafından geliştirilen sistemlere sahip olmamız gerekiyor her alanda özellikle hava kuvvetlerinde, havanın ve gökyüzünün savunulması anlamında çok daha teknolojik ürünlere." dedi.

"ŞU ANDA YETİŞEMİYORUZ"

Yurt dışına ziyaret için gittikleri ülkelerin Türkiye'den silahlı İHA satın almak istediğini anlatan Canikli, basit gibi göründüğünü ama bununla gurur duyduklarını belirtti.

Bu araçların ve mühimmatların tamamen yerli üretim olduğunu hatırlatan Canikli, "Şu anda yetiştiremiyoruz. Bu bizi gururlandırıyor, güçlendiriyor ve itibarımızı artırıyor. Özellikle savunma alanında ne kadar ürün geliştirebiliyorsanız, ne kadar yerli imkana sahipseniz o kadar ağırlığınız var, o kadar gücünüz var, o kadar saygınlık söz konusu." diye konuştu.

Bakan Canikli, 15 gün önce Hava Kuvvetleri'nin Kuzey Irak'ta yaptığı operasyonu canlı olarak Ankara'da izlediklerini, yerli İHA ile İsrail'den alınan İHA'nın görüntüsü arasında dağlar kadar fark olduğunu gördüklerini söyledi.

Fırat Kalkanı Operasyonu yapılmasaydı oradan Türkiye'ye yönelik tehdidin ortadan kaldırılamayacağını belirterek, her gün oradan füzelerin atıldığını hatırlatan Canikli, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin güvenliği sınırlarımızda değil çok daha ötesinde başlıyor. El Bab'a girmeden Kilis'in güvenliğini sağlayamıyorsun. Şartlar bunu gerektiriyor. Devraldığımız miras var. İstediğimiz kadar kaçmaya çalışalım ama kaçamazsınız. Hiçbir millet mirasından, geçmişinden kaçamaz. Tarihinden kopamaz. Yapılması gereken ne? Devraldığımız o şanlı mirasın gereğini en iyi şekilde yerine getirmek ve yerine getirebilmek için gerekli donanıma sahip olmak."

Milli Savunma Bakanı Canikli, azalan mühimmat ve geliştirilmek istenen sistemlerle ilgili ilave 17 milyar lira kaynağa ihtiyaç duyduklarını belirterek, devletin bir kalemde bu talebi yerine getirdiğini ve 2018 bütçesine bu bütçenin konulduğunu aktardı.

İnsanlı ve insansız savaş uçakları konusunda çalışmaları başlattıklarını, özellikle insansız savaş uçakları konusunda Türkiye'nin dünya ile başabaş gittiğini anlatan Canikli, "F35'ler çok sofistike bir sistem ama biz bu semayı F35'lerin işleyiş biçimine de teslim edemeyiz. Orada da çok farklı, derin, ince riskler söz konusu. Özellikle millilik açısından. O yüzden kendi sistemlerimizi geliştirmemiz gerekiyor." dedi.

Canikli, NATO ittifakı içinde Türkiye'nin 40-50 yıldan beri hava savunmasını, yakın tehditlere karşı koruyacak mekanizmaları geliştiremediğini, NATO müttefiklerinin bu imkanı sağlayamadığını ifade etti.

"TÜRK MİLLETİ ASKER BİR MİLLETTİR"

Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz, bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti belirtti.

Kendilerinin Türk Hava Kuvvetleri'nin birer neferi olduğuna işaret eden Orgeneral Küçükakyüz, sadakatli arkadaşlığın, göreve adanmışlığın, yaşamlarındaki ilkeselliğin ve çıkar gözetmemenin en temel ilkeleri olduğunu dile getirdi.

Daima uçanı, uçuranı ve destekleyeniyle bir aile olmaktan gurur duyduklarını anlatan Küçükakyüz, şöyle devam etti:

"15 Temmuz 2016 günü aramızda yuvalanmış bir kısım terörist hain, sahibi olduğumuz yüce değerlere ihanet etmiş, bizi derinden yaralamış olmasına rağmen günümüzün birlik ve beraberlik günü olduğunu, onurlu askerlik ve havacılık kimliğine her zamankinden daha fazla sahip çıkmak ve ona güç katmak zorunluluğunda olduğumuzu asla unutmadık ve unutmayacağız. Bu zor günlerin üstesinden gelmek için her zamankinden daha fazla sabırla ve fedekarhane bir gayretle çalışıyoruz ve çalışacağız."

Çağı ile yarışan hava kuvvetleri için gerekli insan gücünün yetiştirilmesinin hayati öneme sahip olduğunu aktaran Küçükakyüz, bu durumun Hava Harp Okulu'na ayrı bir sorumluluk yüklediğini kaydetti. Hava kuvvetlerinin geleceğin teminatı olduğunu belirten Küçükakyüz, şunları kaydetti:

"Türk milleti asker bir millettir. Öyseyle tarihin her döneminde olduğu gibi bugün ve gelecekte de üniformasına ve askerlik yeminine sadık subaylar milletimizin varlığı ve bekası üzerinde etkili olmaya devam edecektir. Bu yüzden hedefe ulaşmak için bu güzide müessesede geçireceğiniz sürecin sonunda elde edeceğiniz rütbelerin omuzlarınıza yükleyeceği sorumluluğun bilincinde olmalısınız. Unutmayın ki geleceğin Hava Kuvvetleri Komutanı, şu anda bu sıralarda oturuyor."

Öğrencilere kendilerini çok iyi geliştirmeleri tavsiyesinde bulunan Küçükakyüz, "Sizler 5. nesil savaş uçakları olan F35 uçaklarıyla hareket icra edeceksiniz. F35 uçakları farklı kaynaklardan aldığı ani bilgilerle tek başına bir komuta kontrol merkezi gibi görev icra edecektir." ifadelerini kullandı.

Dünyada ve içinde bulunan bölgede sürekli bir değişimin yaşandığına dikkati çeken Küçükakyüz, hava ve uzay gücü alanında söz sahibi olmanın ülke güvenliği açısından daha da önemli bir hale geldiğini belirtti.

Bakan Canikli, konuşmaların ardından Hava Harbiyelilere 2016-2017 Eğitim-Öğretim Yımı Başarı ödüllerini verdi. Program, öğrencilerin Hava Harp Okulu Marşı'nı okumasıyla sona erdi.