Siyasette varım, olmaya da devam edeceğim!

Siyasette varım, olmaya da devam edeceğim!
Kaynak, Kimlik Gazetesi’ne yaptığı nezaket ziyaretinde, gazete sahibi Mehmet Fiskeci’nin sorularını cevaplandırdı.

Ali Sezal’ın belediye başkanlığı döneminde başkan yardımcısı, AK Partinin Türk siyasi hayatında yerini almasıyla AK Parti’den il başkanı, derken milletvekili seçilen Av.Veysi Kaynak,  Kimlik Gazetesi’ne yaptığı nezaket ziyaretinde, gazete sahibi Mehmet Fiskeci’nin sorularını cevaplandırdı.

Yazın bitmek üzere olduğu, sonbaharın yüzünü göstermeye başladığı şu günlerde, ramazandı, bayramdı derken, siyaset yeniden renklenmeye başladı. Siyasete gönül verenler, beklenti içinde olanlar, hizmet ehli olduğunu söyleyenler, bugünlerde medya mensuplarının da konuğu olmaya devam ederken, beraberinde, siyaset ve iş dünyasının önemli ismi Haluk Şerbetçi ve siyasete yön veren kimliği ile tanınan işadamı Mehmet Beşen olduğu halde, Kimlik Gazetesini ziyaret eden 23. dönem AK Parti milletvekili Veysi Kaynak, partisinin emrinde olduğunu, hangi görev tevdi edilirse edilsin, kaçmak gibi bir çaba içinde olmadığını, her görevi seve seve kabul edeceğini söyledi.

İlkin 12 Haziran genel seçimlerinde, ilk sekiz aday içerisinde ismi olduğunu bildiğimiz, ancak son birkaç gün içinde listeden çıkarıldığı söylentisi ve seçilemeyişi karşısındaki duygularını almak istedik. Çünkü biliyorduk ki Kaynak, başbakan Erdoğan’ın gözdesiydi. Ne olmuştu da listeden çıkarılmış, yeniden aday gösterilmemişti. Seçilemeyince küsmüş, siyasetten kopmuş muydu?

Cevabını kendi verdi; “Nasip kısmetten ziyadesi olmuyor. Biz öyle değerlendiriyoruz. Ha, siyasetten kopmak mümkün mü, hayır! Bir insan için en ulvi gaye, memleketi ve ülkesi için çalışmaktır. Siyasette çeşitli mevkiiler var; ve siyaset de memleket için çalışmaksa, ki öyle, kopmak mümkün değil! Siyasette varız, var olmaya da devam edeceğiz!”

Hatırlarsınız, aynı dönemde meclisteki arkadaşı Cafer Tatlıbal da seçilememiş, meclise gidememişti. Basına verdiği açıklamada, siyasetin dervişi olacağını söylemişti. Kaynak da siyasetin dervişi olmak  gibi bir heyecan, arayış içinde miydi? “Siyasetin dervişinden neyi imaya çalıştı, anlayamadım” dedi ve meseleye açıklık getirdi;  “Kast edilen ne, bilmiyorum. Karşılık beklemeden derviş olunacaksa, bu ulvi ve takdir edilecek bir gayedir, saygı duyarım. Eğer başka bir mana taşıyorsa, bilemem. Zaten siyaset, başkasının hali ile hallenmek demek değildir. Siyasetin dervişi olmak, farklı bir şey olsa  gerek!” diye konuştu.

1.20110915150203.jpg

EK BİNA MI,  BÖLGE HASTANESİ Mİ?

Bu konu yerel medyada çok tartışıldı, konuşuldu. Seçim gününe kadar Karacasu’ya yapılan ek bina idi,  Yenişehir Devlet Hastanesi olacaktı. Başhekim Nedim Şerefoğlu da böyle açıklamıştı. Sonra, ne olduysa, bir hafta içinde, seçim yatırımı için olsa gerek, levhası değiştirildi, adı Bölge Hastanesi’ne çıktı. Ve arkasından bir müjde geldi, 1.000 veya 1.100 yataklı olacağı haberi yayıldı. Oysa, Kaynak, 2 yıl önce gazetemizi ziyaret ettiğinde, aynı yere 1.200 yataklı devasa bir sağlık merkezi müjdesini vermişti vekilliği döneminde. Gelişen ve hayata geçen öyküyü bir de onun ağzından dinleyelim; “Bir binanın adının ne olduğunun önemi yok! Mevcut yatak sayısı kadar da bir kapasite getiriyordu temeli atıldığında. Önemli olan, Karacasu’da Türkiye’nin en büyük sağlık yatırımlarından birinin yükselmesi. Sanıyorum yıl sonuna kadar hazır hale gelecek. Bizim o zaman size verdiğimiz demeçte söylediğimiz şuydu, Bölge Hastanesi yerine, Bölge Sağlık Merkezi… İl Başkanı olduğum dönemde, sağlık bakanımız ile yaptığımız çalışma bu yöndeydi. Böyle önemli bir yatırımda payımın da bulunması beni mutlu eder.”

A.ŞİRİKÇİ - M.POYRAZ TERCİHİ VE İL BAŞKANLIĞI ile ADAYLIK MESELESİ

Kamuoyundaki beklentiler bu yönde. Gazetelere verdiği demeçlere bakıyorum, öyle bir hava var. Hatta, açıklamalarında 2009 seçimlerinde Ali Sezal ve Atıf Şirikçi ile arasında geçen diyalog bile gündeme gelmişti. Gazetelerde haberleri çıkmaya başlayınca, ‘İl başkanlığını ikinci kez düşünüyor’ tartışmaları da beraberinde gelince, biz de sormadan duramadık, muhtemelen 2012 Mayıs aylarında yapılacak olan il başkanlığı için aday mıydı? Sözlerinden anladığımız şuydu; 2009 il kongresinde,  aynı çatı altında siyaset yaptığı yol arkadaşlarının, yönetim dışında kalan isimlerin, yeniden listeye alınması… Atıf Şirikçi ile neden arası yoktu, Sezal ile neden küsecek kadar işi ileri boyuta taşımışlardı? Usta siyasetçi bakın bu sorulara hangi cevabı verdi; “Ali Sezal bizim abimiz, büyüğümüz. Fikir ayrılıklarımız olabilir, bu doğal. Ama Sezal abimin fikirlerine her zaman önem verdim, veririm.  Ancak herkesin de benim fikirlerime, görüşlerime saygı duymasını beklerim, bu da benim en doğal hakkım” dedi ve söz dönüp dolaşıp Atıf Şirikçi ile arasının neden bozuk olduğu noktasına gelince; “Malum, 2009 mahalli seçimleri yaşandı. Meseleyi fazla büyütmenin, uzatmanın manası yok, ki hepsi de arkadaşlarımız, bu şehrin gerçekleri, belediye başkanlığı için o vakit 9 aday içerisinde en çok istenen kişi Mustafa Poyraz’dı. Halkın eğilimine göre davranmak bir siyasetçi için görevdir. O sebeple, Atif Şirikçi yerine Poyraz’a destek verdim. Mesele bundan ibaret!”

Son olarak, AK Parti il başkanlığı meselesi için de, partililerinin teveccühüne mazhar olacak hangi görev ve misyon üstlenirse,  bundan kaçamayacağını, bir nefer olarak her görevi seve seve kabul edebileceğini söyledi ve kısaca verdiği mesajda, açık açık söylemese de, “İl Başkanlığı meselesinde varım, bu memlekete, hemşehrilerime hizmet etmek benim boynumun borcudur!” diyerek ekibi ile birlikte 2012’de il başkanının kendisi olacağı mesajını verdi.

Gün ola harman ola. Daha çok vakit var, o vakte kadar köprünün altından hangi sular akar, başka kim aday olarak çıkar, beklemek en iyisi… Biz, sayın Kaynak’a başarılar diliyoruz.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.