Danimarka’da 21 Kasım’da yapılacak yerel seçimler öncesi, farklı belediyelerde meclis üyeliği yapan iki Türk siyasetçi, sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle gördükleri siyasi baskı nedeniyle partilerinden istifa etmek zorunda kaldı.
"Zetland" isimli haber sitesinin bir süre önce ülkedeki yerel siyasette aktif rol alan ve aynı zamanda Türkiye ile güçlü bağları bulunan bazı siyasetçilerin, geçmiş dönemlerde sosyal paylaşım sitelerinde yaptıkları yaptıkları beğenileri gündeme getirmişti. Bunun üzerine, Sosyal Demokrat Parti'nin Furesö Belediye Meclisi Üyesi Neslihan Diksan ile Silkeborg Belediye Meclisi Üyesi Mustafa Kellegöz, maruz kaldıkları siyasi baskı nedeniyle partilerinden istifa etti.
Diksan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 12 yıldır Sosyal Demokrat Parti çatısı altında siyaset yaptığını belirterek, karalama kampanyasıyla karşı karşıya olduklarını dile getirdi.
Diksan, "Hakkımda, Zetland'da bazı haberler çıkması üzerine partimden istifa ettim. Bu haberler beni karalama bilinciyle yapıldı. Facebook’ta beğenilerimi takip etmişler. Beğeniler ve Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) Danimarka yönetiminde bulunduğumu yazan bir haber. Partim, UETD yönetiminde olmamı kesinlikle kabul etmedi ve bana UETD yönetiminden çıkmamı şart koştu." dedi.
Partisince, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sempati duymasının, ilkeleriyle kesinlikle uyuşmadığı ve bunun kabul edilemeyecek bir durum olduğunun söylendiğini dile getiren Diksan, "Basın veya Facebook aracılığıyla Danca ve Türkçe olarak 'UETD yönetiminden çıktığımı, Cumhurbaşkanımıza sempati duymadığımı, AK Parti’ye sempati duymadığımı' söylememi istediler. Ben de isteklerini yerine getiremeyeceğim için UETD yönetiminde kalarak partiden istifa etmeye karar verdim.” diye konuştu.
Zetland'da haklarında yayınlanan makalenin ardından büyük baskı hissettiğini dile getiren Diksan, "Tarafıma çok yoğun bir şekilde baskı uygulandı. Nasıl bir açıklama yapmam gerektiğini yazılı olarak aldım. 'Şunu söylersen ortadan problem kalkacak, seçim öncesi kendine de partiye de zarar verme, 12 yıldır emeğin var, bu emeğini yazık etme' dediler. Bugün dünyada neredeyse her gün Türkiye hakkında karalama varken, bu şartları yerine getirerek, bu karalamalara dahil olmaktansa, şartları yerine getirmeyip partiden istifamı vermeyi daha uygun buldum." değerlendirmesinde bulundu.
Facebook’ta AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında yaptığı beğenilerin ardından yaşadıklarını cadı avı olarak değerlendiren Diksan, "Benim antidemokrat olarak gösterilmem cadı avından başka hiçbir şey değildir." diye konuştu.
Türkiye bağı güçlü olan siyasetçiler gündeme geliyor
Aynı partide 2005 yılından bu yana Silkeborg Belediye Meclisi üyeliği yapa Kellegöz de Zetland’da haberin ardından hedefe konulan diğer bir isim.
Kellegöz, 1,5 yıl önce Facebook'ta izlemeden beğendiği "Türk askerlerinin Lice’de bir operasyondan dönerken bozkurt işareti yaptığı" videonun söz konusu gazetede yeraldığını belirterek, "Videoyu izlemeden beğenmiştim. Hesabımdaki arkadaşlarımın beğendiği videonun Facebook sayfasında çıkması üzerine ben de beğendim." dedi.
Kellegöz, yaşananlar sonrasında partisi tarafından ihraç istemiyle disipline sevk edilmesinin ardından partisinden istifa etti. Zetland’in haberinde sadece Türkiye ile bağları güçlü olan yerel siyasetçilerin gündeme gelmesinin dikkati çeken bir unsur olduğunu dile getiren Kellegöz, aktif siyasete devam etmek istediğini söyledi.
Danimarka’da 2013 yılında yapılan yerel seçimlerde 10’u kadın olmak üzere 38 Türkiye kökenli politikacı, farklı belediyelerden meclis üyesi seçilmişti.