AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın racon açıklamasıyla ilgili "Cumhurbaşkanımız herkesle anladığı dilden konuşur. Birileri racon kesiyorsa, Cumhurbaşkanımız o racon kesenlere kendi dillerinden konuşmuştur" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, Habertürk TV'de soruları yanıtladı. Ünal'ın açıklamalarından satır başları;
Seçilmiş Cumhurbaşkanı ile siyaset yeni bir biçim kazandı. Siyaset kurumu aracılığı ile seçilen bir Cumhurbaşkanı'nın bir siyasi parti ile ilişkisi olması kadar doğal bir şey olamaz.
AK PARTİ'DEKİ "METAL YORGUNLUĞU"
Değişim siyasetin fıtratında var. Doğal olarak siyaseten yol yürürken bir bayrak değişimi her zaman yaşanır bu normal. Bu süreçte Cumhurbaşkanımızın kullandığı kavramlardan bir tanesi metal yorgunluğu. Metal yorgunluğu ile bu değişimleri aynı yorumlamamak gerekir. O yüzden değiştirildi şeklinde bir yorumu biz parti olarak kabul etmiyoruz. Biz 15 yıldan beri bunu yapıyoruz. Zaman zaman il, ilçe teşkilatını değiştiririz. Bu, bu değişimin bir bayrak yarışı olmadığı anlamına gelmez. Bakanlıklarda da değişiklikler oluyor.
Cumhurbaşkanımızın metal yorgunluğundan kast ettiği, bizim içimizde, AK Parti'nin temel değerlerinden uzaklaşmış ve bunu artık içselleştirmeyen birileri varsa, bunlara dönük bir uyarıydı. Bu ilkesel bir uyarı. Siz temel değerlerinizi hatırlatmazsanız istikamet üzeri kalamasınız. Sanki bunu yapanlar var da bunlara dönük bir uyarı. Hayır.
ABDULLAH GÜL'ÜN "KURUCU DEĞERLER" AÇIKLAMASI
15 yıldan beri iktidardaysanız. Son 4 yıl boyunca büyük krizler yaşamış 4 terör örgütü ile mücadele eden, kendisine operasyon çeken küresel güçlere karşı da bir duruş sergiliyorsanız, sizin hatırlamanız gereken en temel şey değerleriniz ve ilkelerinizdir. 11. Cumhurbaşkanımız sayın Abdullah Gül'ün de altını çizdiği husus, Cumhurbaşkanımızın da altını çizdiği husustur. Bunların hatırlatılmasından birilerinin rahatsız olması da ayrı bir konu.
AK PARTİ'DE İL BAŞKANLARININ İSTİFALARI
Bana nerede görev verilirse ben orada o görevi yerine getirmekle sorumluyum. Ben bu görevi beğenmiyorum dersem o zaman egomu işin içine katmış olurum. Oysa AK Parti kendinden geçmiş, kendinden vazgeçmiş insanların yürüttüğü kutlu bir yürüyüştür.
Bayrak değişiminin karşılıklı olarak gerçekleşiyor (İl başkanlarının istifaları). Dolayısıyla bunları bir dışlama olarak değerlendirmemek lazım.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN "RACON" AÇIKLAMASI
AK Parti adına kim varsa onlara söyledi. AK Parti bir siyasi disiplini olan partidir. Bizim genel başkanımız belli,genel başkan yardımcılarımız belli, parti sözcümüz belli. Tarımla ilgili bir konu varsa, Tarım Bakanımız konuşur. Sosyal medyalarda, gazetelerde, televizyonlarda, öyle televizyon yorumcuları, öyle sosyal medya fenomenleri ortaya çıktı ki, AK Parti sözcüsü gibi konuşuyor. Bir gazetecinin AK Parti ile ilgili konuşması başka, AK Parti adına konuşması başka bir şeydir. "Talimat vermek" ifadesinden tutun da "Siz gününüzü göreceksiniz" diyorsanız, Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti buna izin vermez. Bu konuşmayı sayın Cumhurbaşkanımız 2. kez yapıyor. Sert bir şekilde yaptı, net bir şekilde. Cumhurbaşkanımız herkesle anladığı dilden konuşur. Birileri racon kesiyorsa, Cumhurbaşkanımız o racon kesenlere kendi dillerinden konuşmuştur. Racon kelimesinden CHP'nin rahatsız olmasını da anlamıyorum. Her şeyin bir raconu vardır denir mesela. Siz halkın kendi liderine nasıl sesleneceğine siz mi karar vereceksiniz. "Reis" denmesinden niye rahatsız oluyorsunuz.
KILIÇDAROĞLU HAKKINDA "TUTUKLAMA" TARTIŞMASI
CHP kendisini bir yere hapseder, kapının anahtarını da pencereden dışarı atar. Yemin krizi çıkarmışlardı, sonra da içinden çıkamamışlar ve ciddi bir sorun yaşamıştık. Hepimiz o zaman bunları tartıştık. Şimdi durup dururken Kılıçdaroğlu bir tutuklanma işi çıkardı. Hukuki bir mesele neden Cumhurbaşkanımızın gündemi olsun. Yargının bir gündemidir.