Çakıroğlu’ndan Altan’a Sert Tepki

Çakıroğlu; Milliyet Gazetesi Yazarı Hasan Cemal ve köşesine konuk ettiği Mehmet Altan’a sert tepki gösterdi

KASEM Başkanı Murat Çakıroğlu; Milliyet Gazetesi Yazarı Hasan Cemal ve köşesine konuk ettiği Mehmet Altan’a sert tepki gösterdi

Kahramanmaraş Asılsız Ermeni İddiaları İle Mücadele Derneği (KASEM) Başkanı Murat Çakıroğlu, “Yüce Türk Milleti gerek içerde gerekse dışarıda birliğine bütünlüğüne ve devletinin bekasına karşı yürütülen yıkıcı faaliyetlerin farkındadır ve bu faaliyetleri bertaraf edecek sarsılmaz bir iradeye olgunluğa ve güce sahiptir. Türk milleti ve onun devleti ezelden beri vardır ve ilelebet yaşayacaktır. Artık hiç kimse milletin kucağında oturup sakalını yolamayacaktır” dedi.

Milliyet Gazetesi Yazarı Hasan Cemal’in dünkü (19 Ocak 2011) yayınlanan “Denktaşlaşmak” başlıklı yazısı Star Gazetesi’nde yayınlanmayan ve işine son verilen Mehmet Altan’ı konuk ettiği köşesindeki “(Yeni Türkiye) derken kastedilen bu muydu?” başlıklı yazısına Murat Çakıroğlu’ndan sert tepki geldi. Çakıroğlu, “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Başkenti Ankara’dır ve devleti yönetenler orada oturur. Görevleri ise milletin ve devletin menfaatlerini korumak ve kollamak, milleti ve devletini hayatın her alanında daha üst seviyelere taşıyabilme adına en iyi politikaları ve stratejileri oluşturabilmek için gayret göstermektir. Yetki ve güç milletimiz tarafından onlara verilen bir emanettir ve hamdolsun ki emanet ehil ellerdedir. Başka yerlere hizmet değil, millete ve devletine hizmete odaklanmışlardır. Bunun adına Ankaralılaşmak ya da Denktaşlaşmak diyorsanız, evet tüm millet Ankaralıdır ve Denktaş’ın davasının yanındadır” dedi. KASEM Başkanı Murat Çakıroğlu, yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:

“Sayın Hasan Cemal, Mehmet Altan ve onun gibiler… Artık hiç kimse yüce milletimizin kucağında oturup sakalını yolamayacaktır.

Sayın Hasan Cemal, Mehmet Altan ve onlar gibi düşünenler… Türkiye Cumhuriyeti Devletinin başkenti Ankara’dır ve devleti yönetenler orada oturur. Görevleri ise milletin ve devletin menfaatlerini korumak ve kollamak, milleti ve devletini hayatın her alanında daha üst seviyelere taşıyabilme adına en iyi politikaları ve stratejileri oluşturabilmek için gayret göstermektir. Yetki ve güç milletimiz tarafından onlara verilen bir emanettir ve hamdolsun ki emanet ehil ellerdedir. Başka yerlere hizmet değil, millete ve devletine hizmete odaklanmışlardır. Bunun adına Ankaralılaşmak ya da Denktaşlaşmak diyorsanız evet tüm millet Ankaralıdır ve Denktaş’ın davasının yanındadır.

Sayın Hasan cemal, Mehmet Altan ve onlar gibi düşünenler… Sayın Denktaş’ın cenazesine gösterilen saygı ve sahiplenme sizleri neden bu kadar rahatsız etmiştir? Diyorsunuz ki (İnsani bir uğurlama, siyaseten hala Türkiye’yi ve KKTC’yi çok zor duruma sokan bir siyaset anlayışını yüceleştiren bir seremoniye dönünce, insan doğrusu zaman içinde gelinen noktayı sorguluyor). Siz önce kendi durduğunuz noktayı, tarafınızı söylemelisiniz. Çünkü ortaya koyduğunuz bu bakış açısı Rumların ve Kıbrıs davasında Türkiye’nin karşısında olan güçlerin ortaya koyduğu bakış açısıdır.

Nerede duruyorsunuz; Sayın Hasan Cemal, Mehmet Altan ve onun gibi düşünenler… Açıklayınız; Türkiye’nin ve Kıbrıs Türkünün yanında mı yoksa karşısında mı?

Sayın Hasan Cemal büyük bir gururla köşenizi Mehmet Altanın yazısına ayırırken diyorsunuz ki (Gazeteci milleti gerçekten zor bir dönemden geçiyor eleştirel seslere ve farklılıklara tahammül gitgide azalıyor) Hayır Hasan Cemal. Cumhuriyet tarihi incelendiğinde farklılıklara ve eleştirel seslere tahammülün en yüksek seviyede olduğu bir dönemin içerisindeyiz. Ancak yıkıcı eleştirilere ve ayrıştırıcı farklılıklara karşı tahammülün gittikçe azaldığı doğrudur. Çünkü yıkıcı eleştirilerin ve ayrıştırıcı farklılıkların adı ihanettir. İhanete ise bu milletin asla tahammülü yoktur.

Sayın Hasan Cemal, Mehmet Altan (Kökleri devletin içlerine giden bu Ermeni düşmanlığıyla, bu Kürt düşmanlığıyla, bu alevi düşmanlığıyla, bu birey düşmanlığıyla ve devletin bir bütün olarak bu hoyratlığıyla Türkiye’ye ne doğru dürüst demokrasi gelir ne de hukukun üstünlüğü) diyorsunuz. Kin ve Nefret kokan bu tespitiniz ve olayları çarpıtma kabiliyetiniz karşısında dehşete düşmemek mümkün değil. Ermenilerden daha fazla Ermeni, Kürtlerden daha fazla Kürt, Alevilerden daha fazla Alevi olmaya çalışmanızı nasıl değerlendirmek lazım bilemiyoruz? Ancak şunu çok iyi biliyoruz ki; Türk Milleti ve onun devleti ne Ermeni düşmanıdır, ne Kürt düşmanıdır ne de Alevi düşmanıdır! Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları arasına düşmanlık tohumları ekmeye çalışanlar kendi kazdıkları kuyularda boğulacaklardır.

Sayın Hasan Cemal, Mehmet Altan! Sözde Ermeni soykırım iddiaları için uluslararası topluma hitaben (Bu konu sizleri ilgilendirmez bu konuda Ermeniler’in doktoru Türkler, Türkler’in doktoru da Ermenilerdir) diyen, hayatının hiçbir döneminde (Türkiye Cumhuriyeti devleti Ermenilere düşmandır) diye bir yorum ve söylemde bulunmayan Hrant Dink sağ olsaydı; (her halde sizleri şiddetle kınardı) diye düşünüyoruz.

Sayın Hasan Cemal, Mehmet Altan ve onun gibiler! Ermeni terör örgütü ASALA’nın 1970’lerden 1980’lerin başlarına kadar, onlarca ülkede onlarca diplomatımızı katletmelerine rağmen yüce Türk Milleti, Ermenilere düşmanlık etmemiş Ermeni teröristlerle Ermeni halkını birbirinden ayırmasını bilmiştir. 1980’lerin başlarından itibaren Ermeni diasporası, ASALA terör örgütü ve emperyalistlerin destekleri ile ortaya çıkan ve Ermeni terör örgütü ASALA’nın 1980 versiyonu olan PKK terör örgütünün binlerce vatandaşımızı katletmesine rağmen, yüce Türk Milleti yine Kürt kardeşlerine düşmanlık etmemiş, PKK teröristleriyle Kürt kardeşlerini birbirinden ayırmasını bilmiştir. Bilinmelidir ki, bin yıllık kardeşliğimizi bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Kürt kardeşlerimizde bilmeliler ki, PKK terör örgütünün arkasında Ermeni diasporası ve Türkiye Cumhuriyetine düşman emperyalist güçler vardır

Üç paşalar iktidarı olarak ta bilinen, 1913 – 1918 arasında Osmanlı Devletinin iç ve dış siyasetinin belirlenmesinde etkin rol oynayan, Osmanlı devletinin savaştaki yenilgisinin birinci dereceden sorumlularından biri kabul edilen ve  1922 yılında Tiflis’te Karakin Lalayan ve Sergo Vartanyan adlı iki Ermeni terörist tarafından öldürülen Cemal Paşa’nın torunu Sayın Hasan Cemal, ortaya koyduğunuz düşünceler, tavırlar ve yorumlarınız Türk Milletinin ve devletinin menfaatlerine paralel değildir. Bu düşünce ve yorumlarınızı bir yerlere hizmet anlamında bilerek ve planlayarak yapıyorsanız, (yazıklar olsun) demekten başka bir sözümüz kalmaz. Ancak şu çok iyi bilinmelidir ki Yüce Türk Milleti gerek içerde gerekse dışarıda birliğine bütünlüğüne ve devletinin bekasına karşı yürütülen yıkıcı faaliyetlerin farkındadır ve bu faaliyetleri bertaraf edecek sarsılmaz bir iradeye olgunluğa ve güce sahiptir.

Türk milleti ve onun devleti ezelden beri vardır ve ilelebet yaşayacaktır. Artık hiç kimse milletin kucağında oturup sakalını yolamayacaktır.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Eğitim Haberleri