Kahramanmaraş Plâtformu Çalıştayının Bildirisinde de yerini alan Gâvur Gölü ve Ortayol Projesi, bu kez de Eğitimci-Yazar Mustafa Okumuş’un Türk Ocağı’nda yaptığı sunuma konu oldu. Doğa ve çevre dostlarının ve Beyoğlu Belde Başkanı Osman Okumuşla bir grup Beyoğlulunun da izlediği bu sunum, slâyt gösterimiyle nostaljik ilgi alanları oluşturdu. Gölleşen Sağlık Ovası’nın gerçekleri bütün çıplaklığıyla gözler önüne serildi.
Mustafa Okumuş, kurutulmadan önce yaşadığı Gâvur Gölü’nün, dünya ekosisteminin işlerliğine, çevre ekolojisine, ekonomisine, beslenme kültürüne ve turizmine katkılarını nostaljik bir anlatımla sunarken, gelinen noktadaki çevresel kayıplara vurgu yaptı. Bu bağlamda ilgiyle izlenen sunum, ilginç anısal öykülerle daha da renklendi.
Gâvur Gölü 1950-1960 aralığında kurtulduktan sonra, yerinde oluşan bugünkü Sağlık Ovası’nın sorunlarına değinen konuşmacı, bilinçsiz kullanım sonunda Sağlık Ovası’nın kod kaybı nedeniyle seksenli yıllardan başlayarak, son zamanlarda eski Gâvur Gölü’nü aratmayacak şekilde aşırı yağışlarla su tutarak gölleştiğine ve tarıma geçit vermediğine vurgu yaptı.
Ortayol Projesi’nden de söz eden Mustafa Okumuş, burada kırdığımız ekosistemin ayağını yeniden onarmak, bozduğumuz çevre ekolojisine, ekonomisine, turizmine yeniden işlerlik kazandırmak, doğadan özür dilemek istiyorsak vakit kaybetmeden devlete ait iki parselde on bin dekarlık bir sahada sulak alan oluşturmanın zorunluluğuna dikkat çekti. Kaldı ki bu konuda 2005’de önemli bir mesafe alındığını, söz konusu sulak alanla ilgili rehabilitasyon plânlarının tamamladığı belirtti. Böylece dünya kuş göç yolu üzerinde büyük bir kuş popülâsyonuna barınak, beslenme, dinlenme ve üreme istasyonu kazandırmış olmanın sevabına nail olacağımızı, ayrıca bunun geleceğimize sunabileceğimiz uzun vadeli bir hizmet ve görev olduğuna değindi
Konuşmacı sözlerini: “Bu doğa ve çevre sorunumuza çözüm üretmede tüm kurum ve kuruluşlarımızın duyarlılığını, ilgi ve desteğini bekliyoruz,” diyerek bitirdi. Ayrıca, Mustafa Okumuş’un “Gâvur Gölü Havzası” adlı yeni yayınlanan (araştırma türü 400 sayfa, büyük boy, renkli, kuşe kağıt baskı) eseri katılımcılara dağıtıldı.