Bir can , bir canana bağlanır ya !
İp çürük olursa , kopar gider bir gün !
Sevda dediğin dost nedir ki ya !
Kara toprak alınca, yok olur bir gün !
Benim kaleme aldığım şiirlerimden biri ile bugünkü köşe yazıma başlamak istiyordum ama içim doldu, canım çok sıtkın..
Aşık Kul Ahmet, Şehrimizin yetiştirdiği bir değer..
Şairimiz – yazarımız, ozanımız çok fazla..
İşte onlardan biri de namı değer Aşık Kul Ahmet..
Kul Ahmet
1932 yılında Bozlar kasabası bugün Pazarcık ilçemizin mahallesi olan yerde dünyaya geldi..
5 yaşında , Küçük yaşta babasını kaybetti iki kız kardeşi ile birlikte yetim kaldı..
15 yaşında bağlama ile tanıştı, Türk halk müziğinde binlerce eseri çalıp söyledi, bir çok türküsü ünlü sanatçılar tarafından halen okunmaktadır..
Ankara da Ali Tatlıbel beyin kızı Fatma ile evlendi. Evlilik hayatı sekiz sene sürdü. Mehmet ve Kenan isminde iki oğlu oldu. Çok sevdiği eşi Fatma hanım bir kalp hastalığına tutuldu. 14 Haziran 1971 tarihinde Ankara Yüksek İhtisas Hastanesinde ameliyat masasında öldü, iki çocuğu öksüz kaldı. Çocuklarını Ankara Atatürk Çocuk yuvasına verdi.
Hem ozanlık yapıp hem de çocuklarına bakma imkanı yoktu..
Kendi gibi çocukları da öksüzdü..
Babanın kaderi, sanki iki yavruya verilmişti..
Aşık Kul Ahmet yeniden yollara düşerek bu defa merhum eşine ve çocuklarına türküler yakmaya başladı..
Neyleyim Dünyanın saltanatını
Gönlümü eyleyen yar olmayınca
Diyerek sevdiğine ve çocuklarına yüzlerce eser yazdı, besteledi çalıp söyledi.. o eserler bugün ünlü sanatçılar tarafından söylenmekte ama Kul Ahmet i kimse hatırlamıyor.
Eşi Fatma’ya yazdığı şu türküsü çok manidardır..
Allah ona düştü, Kul bana düştü..
Sevdiğim'le malımızı bölüştük.
Halı ona düştü, çul bana düştü,
Şu senin, bu benim derken anlaştık
Kervan ona düştü, yol bana düştü
Tenim çıplak oldu, güneşte yandı,
Kendisi de al yeşile boyandı
Sıra geldi büyük mala dayandı
Dağlar ona düştü, çöl bana düştü.
Beni üryan etti, saldı çöllere,
Kendisi benzedi gonca güllere
Karayı bitirdik, döndük sulara,
Derya ona düştü, sel bana düştü.
Kul Ahmed'im güzel didara baktık
Ay ile Güneşi ona bıraktık,
Gayri yer yeryüzünden göklere çıktık,
ALLAH ona düştü, KUL bana düştü,
Çok sevdiği Hacı Bayramı Veli Camiinde 17 Temmuz 1996 günü kılınan cenaze namazından sonra Ankara Karşı Yaka Mezarlığında toprağa verilen Kahramanmaraşlı Aşık Kul Ahmet
Sadece göçüp giden Aşık Kul Ahmet mi ?
Elbette değil, benim annem, babam, dedelerim , emmilerim, dayılarım dostlar , hısım akraba sevdiklerim hepsi uçup gitti..
Yarın kim gidecek ?
SEÇİM SÜRECİNE GİRİYORUZ !
2017 yılını bitirmeye şunun şurasında , sayılı günler kaldı ve 2018 yılının ocak- şubat, Mart ve Nisan aylarında meslek odalarının seçimleri var..
Esnaf odaları başkan adayları bir iki çıkmaya başladı..
Oda Başkanları seçimlerinden sonra birlik başkanlığı seçimi var..
KMTSO ve KTB seçimleri var..
Belediye Başkanlığı ve Meclis üyesi seçimleri peşinden geliyor ki , ön önemli seçimlerden biri de muhtarlık seçimleridir..
Hatta bir dostumuz: Milletvekili olacağına muhtar ol ondan iyi diyor..
Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde Muhtarlarla toplantı var, ama milletvekilleri ile yok..
Sivil toplum kuruluşu başkanları ile var, milletvekilleri ile yok.. Bu sebeple sizde kararınızı ona göre verin, muhtar adayımı olacaksınız , yoksa vekil adayımı..?
2018 yılı seçim yılı
Esnaf ve Sanatkar Odaları Başkan adayları
Meslek odaları başkan adayları
Sivil toplum kuruluşları başkan adayları
Belediye Başkan adayları
Belediye Meclis üyesi adayları
Milletvekili adayları
Tabi ki Muhtar adayları : her mahalleye bir muhtar gerek buyurun meydan sizizin..
2017 yılı öyle veya böyle geçip gitti
2018 yılında ise gazetemizin sayfalarını, internet haber sitemizi, köşe yazımız gündemini öyle sanıyorum, başkan adayları süsleyecektir..
2018 den 2019 giderken, Cumhurbaşkanlığı seçimleri, Milletvekili seçimleri gündeme damgasını vuracak ve 2018-19 seneleri seçim senesi olarak karşımıza çıkıyor..
Daha dün gibi 2014 belediye seçimleri
Projeler söylemler, deliler , akıllılar seçim oldu bitti peki yapılan ne var ?..
Kahramanmaraş’ta gözle görülen elle tutulan yapılan kaç tane hizmet var ?
Tabi herkesin bir projesi olacak: Yiğitler çıkacak , projeleri ortaya çıkacak.. sonuçta kim ne kadar hizmet alacak..?
Kahramanmaraş’ın öyle nazik ilçeleri var ki : Bana göre buralara özel adaylar çıkarılması gerekiyor..
Aday olan değil, aday olmayanı oraya getirip aday yapmamız gerekiyor.. sonra belediye başkanı seçilmesi ile o beldenin kaderinin değişmesi gerekiyor..
Bazı işler para ile yapılır ! yani Ankara dan gelen para ile hizmet yaparlar..
Bazıları ise : Ankara dan gelen parayı çar – çur eder hizmette dönüştüremez..
Bazıları ise Ankara dan gelen 6 milyonu 12 milyon yaparak ilçesine hizmet yapar..
Mesele burada : Ankara dan gelen paranın üzerine para koyan adayları seçmek gerekiyor..
Milletvekili, Belediye Başkanı, Meclis üyesi, Muhtar, Oda başkanı veya sivil toplum kuruluşu başkanı yada mahalle muhtarı seçerken işinde başarılı olan, başarıya imza atan, mesleğinde zirveye koşan insanları seçersek Kahramanmaraş ve Türkiye aynı oranda şaha kalkacaktır..
Ekmeğini yiyemeyen, babasının aştığı iş yerini batıran, kısaca gittiği yeri kurutan , kişilerden aday yapar onu seçersek vay bu memleketin haline !
Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek, Türkoğlu Belediye Başkanı Osman Okumuş, Kaynak üreterek hizmet yapan örnek iki belediye başkanımız..
Bir de öyle başkanlar var ki ! : Ankara dan gelen parayı çarçur ederek personel maaşlarını ödeyemeyen başkanlarda var !
Hazinenin üzerinde oturdukları halde: açlık ve sefalet içinde yaşayan belediye başkanları da var..
İş üretme yerine, sefilleri oynayan belediye başkanları da var, aynı şekilde esnaf odası başkanları da var..!
Biz şunu göre bilirsek mesele biter: kaynak üretimi yapan, iş yapan ekmeğini taştan çıkaran, kişileri başkan adayı seçmemiz gerekir..
Memleket hizmet alsın, vatandaş hak ettiği hizmetleri alabilsin, uyuşuk ve kendine hayır olmayan kişilerden hiçbir şey olmaz…
Seçimlerde aday çok önemli..
İyi günler..