‘Hazine Taşınmazlarının Yatırımcılara Tahsisi’ konusunda düzenlenen seminer ile KALİDA üyeleri Kahramanmaraş Defterdarı Osman Koçaş, tarafından bilgilendirildi.
Kahramanmaraş Defterdarı Osman Koçaş tarafından ‘Hazine Taşınmazlarının Yatırımcılara Tahsisi’ konusunda verdiği seminer KALİDA toplantı salonunda gerçekleştirildi. Düzenlenen seminere KALİDA Yönetim Kurulu Başkanı Osman Gemci ile birlikte dernek üyeleri katıldı. Seminere konuşmacı olarak katılan Kahramanmaraş Defterdarı Osman Koçaş, burada yaptığı konuşmasında KALİDA’nın son zamanlarda yaptığı faaliyetlerle ve imza attığı projelerle taktire şayan bir Sivil Toplum Kuruluşu olduğunu ifade ederek Kahramanmaraş’ta bulunan STK’ların içerisinde de en ileri ve en başta geldiğini dile getirdi. Koçaş, KALİDA üyelerine yönelik ‘Hazine Taşınmazlarının Yatırımcılara Tahsisi’ konulu seminerine, defterdarlık olarak hazine taşınmazlarının yatırımcılara nasıl verileceği ve nasıl tahsis edileceği konusunda bilgiler vererek başladı. Koçaş, Kamu idaresi, kamu mali yönetimi, ülkenin ekonomik olarak gelişmesi, yatırımcıların önünün açılması, iş, aş, istihdam sağlanabilmesi, makro düzeydeki ekonomik göstergelerin uyumlu halde gitmesi ve belirlenen politikal hedeflere ulaşılabilmesi için alabildiğince ekonomik enstrümanları ve parametreleri yatırımcılar lehine kullanılmakta olduklarını söyledi. Koçaş, seminerde üyelere şu bilgileri verdi; “Bu teşvik uygulaması bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de çeşitli şekillerde argümanlar kullanılarak arzı endam etmiş. Şöyle bakıldığı zaman 1970’lerden beri doğan ekonomik ve sektörel krizler veya da bölgesel farklılığı izole etmek için ekonomi yönetimi ve mali yönetim bazı argümanları kullanmış. Bunların başında da teşvik enstrümanları gelmekte. Bu teşvikler yeri geldiği zaman bir vergi indirimi, sigorta işveren primlerinin devlet tarafından karşılanması, enerji desteği ve hatta buna benzer hazine taşınmazlarının yatırımcılara tahsisi gibi çeşitli uygulamalar. Artık kamu mali yönetimi ve ekonomi yönetimi gerekli dersi çıkarmakta. Belki bir zamanlar Türkiye Doğu ve Güneydoğu bölgeleri Kahramanmaraş’ı tenzi ediyoruz bu teşvik kapsamında verilen fakat yarım kalan yatırımların mezarları haline gelmişti. Ben Diyarbakır ve Batman’da çalıştım o taraflar bakarsınız işte samanlık gibi küçük küçük yatırımlara başlanılmış ama yarım bırakılmış. Merak eder sorarsınız ve aldığınız cevap ya teşvik kapsamında taşınmaz alınmış, ya da kredi alınmış ama yarım bırakılıp çekmiş gitmiş vatandaşlar. O zamanlar mevzuatta bazı eksiklikler vardı, biz kamu mali yöneticileri, kamu maliyesi uygulayanlar ve ekonomiye yön veren kesim bunlardan ders alarak artık bizde nasıl gerçek yatımcıları buluruz ve bunları destekleriz şeklinde kararlar alındı. Bakıldığı zaman önceleri çok kolay olan belki de suiistimale açık olan hususlar git gide zorlaştırıldı. En son alınan ve bugün ki konumuzu da teşkil eden teşvik uygulamasına bakıldığı zaman hazine taşınmazlarına artık tapu verilmiyor. 49 yıllığına irtifak hak tesisi gündemde, önceden ise biz yatırımcıya 5 yıllığına taahhüt ettiği işçi adetini ve yatırımı gerçekleştirmesi halinde tapusunu veriyorduk ve bu yatırımcımız da bizden aldığı taşınmazı belki de daha fazla değerle bir başkasına devredebiliyordu. İşte bütün bunlardan sonra mali yönetiminin başında olan kişiler de bunlardan ders alarak bunun yerine gerçek yatırımcılara 49 yıllık bir uzun süre ile irtifak hakkı tesisini getirdi. Burada gerçek yatırımcı ile bu işi suiistimal edecek yatırımcılar ayırt ediliyor. Şöyle bir bakılırsa genel olarak 49 yılda az bir süre değil. Bir yatırımın ekonomik ömrü en fazla 49 yılla ifade edilir. Biz 49 yıllık irtifak hakkı diyoruz ama bedeli oldukça düşük. Bizler niçin buradayız, bizler burada sizin gibi değerli yatırımcıları az da olsa bilgilendirmek ve özendirmek, haklarınız hukuklarınız nedir onları size hatırlatmaktı. “ şeklinde konuştu.