Baydemirli İftarı
Dulkadiroğlu Belediyesi ile birlikte dün akşam Baydemirli’e iftara gittik..
Şehir merkezinde mahallelerde verilen iftar yemeklerinin hiç birine gitmedim, hatta lokantalarda , lüks otellerde verilen iftar yemeklerine de gitmedim..
Tamamına davetli olduğum halde : iftar yemeklerine gitmedim..
Yoksulluğun ve çaresizliğin tavan yaptığı Baydemirli, (Köyü) Mahallesi benim için önemli idi orada iftarı görüp yaşamam gerekti.. çocukların sevincini görmek gerekirdi. Ben bunu bilerek düştüm yollara..
Kıvrım kıvrım yolları, büklüm büklüm akan suları, birkaç ceviz, birkaç kiraz, üç beş tavuk , birde yaşlı eşek, hayat çilesi insanların yüzüne yansıyan beldemiz Bertiz yöresi ve Baydemirli.. İnsanı kale gibi sağlam bertiz insanı.. onların iftarı idi bu !..
Bertiz insanı : Ya dondurmacı olur, gurbette gider !
Eli ekmek tutan ise : Elveda dağlar diyerek şehre çalışmaya gelir ki köylerde yaşlı ve yeni evlenmiş, şehre gitmeye cesareti olmayan üç beş kişiden başka kimsenin kalmadığı bertiz bölgesi.. Bertiz..
Kirazı ve Cevizi, Samsa- Sucuk vede vede Bertiz Kabarcık üzümü ile meşhur olan bölgemiz, 36 pare köyün adı : Bertiz dir.. yeni adı ile mahalle !..
Büyükşehir Yasası ile Mahalle oldular artık köylü değiller Dulkadiroğlu ilçemizin mahallesi olunca, buraya belediye hizmetleri gelmeye başladı..
Çöpleri toplanıyor, içme sularını KASKİ yapıyor..
Dulkadiroğlu Belediyesi son iftar yemeğini Baydemirli de verince işin doğrusu benim ilgimi çekti.. orada dostlar vardı görmem gerekti..
İftar yemeği dedimse: Uçan daire, çocuk patiği, Mercedes bijon, hava alanı, el bombası, gelin kuşağı , filan yok, mütevazi bir iftar yemeği..
Mübarek Ramazan ayı, bir bardak su bir çorba ile iş tamam oluyor.. normal zaman da ki gibi yemek yenmiyor.. konumuzda yemek değil.. bir zeytin, bir hurma ile oruç açtırsan da aynı sevabı alıyorsun, kuzu yedirsen de aynı oruçlu sevabını alıyorsun.. mesele o değil..
Şehir merkezinden saat 18 00 de çıktık, yol ver dağlar yol ver Türküsünü söylerken, yanık sesimle şoförü bile ağlattım.. az gittik, uz gittik dere tepe düz gittik, sonunda Baydemirli ‘ye vardığımızda ise saatler 19 30 gösteriyordu..
Eeee ünlü gazeteci olunca mahalle muhtarları , eski dostlar “Bekir ağabey hoş geldin!..” diyerek etrafımızı sardılar.. hasret giderdik..
İlahi söyleyen gurup şehrimizin basın mensupları geldi diye anons edince işin doğrusu dostlar yanımıza koştular.. güzel bir kaynaşma oldu..
Baydemirli’ye yakın yerdeki mahallelerden (Köylerden) minibüslerle aileler iftar yemeğine geliyordu.. her gelen gurubun içinde üç beş tanıdık vardı.. uzun süre ayak üzeri onlarla sohbet ettik..
Çocuklar bayramlıklarını giymiş tertemiz pırıl pırıl iftar yemeğine gelmişlerdi..
İftar sofrasına oturmaları ile birlikte Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay , Başkan yardımcısı Mehmet Akif Kaheveci, Meclis üyeleri de Baydamerli okulunun bahçesine geldi..
Selam ve kucaklaşmadan sonra : herkes yerine oturdu.. belediye görevlileri çok hızlı bir şekilde iftar yemeğini kumanya şeklinde dağıttılar..Ramazan topu ile Allah-u Ekber sesi ile oruçlarımızı açtık..
İftar yemeği sonrası Başkan Necati Okay’ın kısa bir konuşması ve dondurma dağıtımına geçildiğinde , ben yerimden kalkmaya hazırlanıyordum ki : bir çocuk yanına geldi.. “ Abi kutuyu alabiliriyim ? dedi.. ben bize yemek verilen karton kutuyu o çocuğa verdim, bir sevinçle kendi kutusu ile birlikte evinin yolunu tuttu..
Hani derler ya : Elinizdekinin kadrini bilin !
Özellikle şehir merkezinde yaşayan çocuklar, elinizdeki oyuncakların kadrini kıymetini bilin o çocukları ben anlarım ben bilirim.. baktıklarımda hemen hemen çocukların tamamı yemek verilen karton kutuları alarak evlerinin yolunu tuttular..
İftar yemeği dağıtılan karton kutu ile sevinen çocuklar..
O kutu çocuklar için iftar yemeğinden de önemli, dondurmadan bile önemli olduğunu yaşayarak gördüm.. kutuyu elimden geri alırlar diye boş kutuları kucakladığı gibi evine koşarak gittiğine şahit oldum..
Verilen dondurmayı bile almadan karton kutuları ile evinin yolunu tuttuki..
Çocukluğumda bir tek oyuncağım olmamıştı.. onun ne anlama geldiğini ben çok iyi biliyorum.. o yavrucak o kutu ile o gece beraber yatar kaç gün onunla oynar Allah bilir..
Önümüzdeki Pazar günü Ramazan Bayramı, Yarın akşam Mübarek Kadir gecesi, Kadir gecesi ve Bayramı Kadrini ve Kıymetini bilerek, bu karton kutu ile oynayıp mutlu olan o çocukları kaç kişi göre bilecek ?
Onlar için o kutunun ne demek olduğunu ben bilirim.. yazımın özü de sözü de başı da sonu da o karton kutular olduğunu hatırlatarak:
Kadir Geceniz mübarek olsun
Hayırlı kandiller diliyorum..