MEMUR-SEN 1 MAYIS'I KÜTAHYA'DA KUTLAYACAK

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen), bu yıl 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü, tarihin ilk toplu iş sözleşmesi olarak nitelendirilen ''Fincancılar Anlaşması''nın 1766 yılında imzalandığı Kütahya'da kutlayacak.

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen), bu yıl 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü, tarihin ilk toplu iş sözleşmesi olarak nitelendirilen ''Fincancılar Anlaşması''nın 1766 yılında imzalandığı Kütahya'da kutlayacak.

Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Toç Bir-Sen Genel Başkanı Günay Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Memur-Sen yönetim kurulu olarak 1 Mayıs için miting tertip komitesini oluşturduklarını ve hazırlıklarının sürdüğünü söyledi.

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'ne, bir kavga ve çatışma değil, tüm çalışanların sorunlarının ele alındığı ve çözüm önerilerinin haykırıldığı bir gün olarak bakmak gerektiğini belirten Kaya, şöyle konuştu:

"1 Mayıs'ı, coşkuyla, neşeyle birbirimizi kucaklayarak, anlayarak, daha çok birbirimize saygı duyarak kutlamaktan yanayız. Biz senelerdir 1 Mayıs'ı bu şekilde kutlamaya devam ediyoruz. 1 Mayıs'ı geçen yıl Kahramanmaraş'ta kutlamıştık. Bu sene biz 1 Mayıs'ı, dünyanın ilk toplu iş sözleşmesinin bağıtlandığı çok anlamlı bir yer olan Kütahya'mızda kutlayacağız. Diğer şehirlerdeki çalışmalarımız da devam ediyor. Vatandaşlarımızı, birliğimizi, beraberliğimizi, dirliğimizi coşkulu ve mutlu bir şekilde haykıracağımız Kütahya'ya davet ediyorum."

Kaya, bu yıl 1 Mayıs mitinginin koordinatörlüğünü üstlendiğini ifade etti. Memur-Sen'in her yıl olduğu gibi bu yıl da kutlamalara mührünü vuracağını dile getiren Kaya, "1 Mayıs'ta Kütahya'ya, bütün kardeşlerimizi, milletimizi bekliyoruz." diye konuştu.

"TOPLU SÖZLEŞME MASASINI BİR KAZANIM MASASI OLARAK GÖRÜYORUZ"

Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Günay Kaya, ağustostaki toplu sözleşme masasını bir kazanım ve fırsat masası olarak gördüklerini söyledi.

Bütün yılı ve tüm platformları, toplu pazarlığın bir argümanı olarak gördüklerini dile getiren Kaya, şöyle devam etti:

"365 günlük kazanımları da zorluyoruz ama spesifik olarak toplu sözleşme masası bizim için çok değerli ve anlamlı. Çünkü önceden toplu görüşme vardı. Memur-Sen'in haklı mücadelesi ile 12 Eylül 2010 tarihinde anayasada yapılan kısmi değişiklikle, anayasal değişiklikle memurlar ve sendikalarımız toplu sözleşme hakkını anayasal bir hak olarak aldı. Dolayısıyla biz 2012, 2013, 2015 toplu sözleşme süreçlerinde olduğu gibi 2017 yılında, 2018 ve 2019 yıllarında, bütün memurlarımızın sosyo-ekonomik haklarını kapsayacak bir toplu pazarlık masasına gidiyoruz. Her zaman olduğu gibi Memur-Sen ve 11 yetkili sendikası olarak mutfak çalışmamızı, ödevimizi en üst düzeyde hazırlıyoruz. Bütün üyelerimizin taleplerini alıyoruz. Bu aynı zamanda demokratik anlamdaki katılımcılığın en güzel örneğidir."

Kaya, Uzunköprü'den Şemdinli'ye kadar bütün kamu çalışanlarının taleplerini alarak toplu sözleşme masasına taşıdıklarını vurguladı.

Kamu çalışanlarının sorunlarının tamamına vakıf olduklarını aktaran Kaya, şu değerlendirmede bulundu:

"Dolayısıyla amacımız, bu sorunları sadece kitaplara yazmakla kalmamak. Elbetteki sorunların teşhisi anlamlıdır. Bizim de sorunları tespitimiz sağlıklı. Bunu önemsiyoruz ama müzakere masasındaki Memur-Sen'in her zaman uzlaşıcı ve yapıcı üslubuyla, yeri geldiği zaman da bir emeğe haksızlığı gördüğü zaman da masayı terk eden ve restleşen, o diplomatik müzakere tecrübesini de göz önünde bulundurduğumuz zaman 3 milyon memurumuzun bütün hakkı, hukuku bizim üstümüzde bir emanet. 1 milyonun üzerinde üye olması bize bu anlamdaki güvenin tescilidir. O zaman siz bana güveniyorsanız, ben gereğini yapmalıyım."

TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ TALEPLER

Kaya, 4C'li, 4B'li ve kamuda işçi statüsünde çalışanlar için kadronun öncelikleri olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bir tarafta sosyal haklar, bir tarafta mesleki haklar, öbür taraftan emeklilerimize yansıyan hakları komple masaya taşıyacağız inşallah. Bunları taşımakla yetinmeyip toplu sözleşmede bağıtlayarak hem emeklimizin hem çalışanımızın hem de üyemizin ve bütün çalışma hayatındaki kardeşlerimizin mutluluğu için ter akıtacağız."

 FİNCANCILAR ANLAŞMASI

Fincancılar Anlaşması ile ilgili tarihi kaynaklarda yer verilen bilgiye göre, 1766'da, Kütahya'da çini atölyelerinde çalışan fincancılar geçinemediklerinden yakınarak zamanın valisi Ali Paşa'ya başvurdu. Ali Paşa'nın girişimi sonucu çini atölyeleri sahipleri ile çini işleyen kalfa ve çıraklar arasında 13 Temmuz 1766'da dünyanın ilk toplu iş sözleşmesi diye nitelendirilen metin imzalanarak yürürlüğe konuldu. Anlaşma metnine yazılanlar ise şöyle:

''Kalfalar, günde imal edecekleri 100 has fincan karşılığında 40 akçe alacaklar ve 150 fincan işleyecekler. Çıraklar günde 100 bayağı fincan ürettiklerinde 24 akçe alacaklar. Çıraklar, ustaların takdir ve tensibiyle kalfalığa geçer, ancak takdir görenler kalfa yevmiyesine hak kazanır. Fincan sırlama işinin tanesi 1 kuruştur. 100 fincanı perdahlayan kalfa ve çırağa 4 akçe ödül verilir. Toplu iş sözleşme koşullarına uymayan çırak ise ıslah edilir ancak aynı suçu kalfa işlemişse ömür boyu kürek cezasına çarptırılır.''

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Eğitim Haberleri