Gazeteci ve köşe yazarı Bekir Doğan bugün ki yazısında şu konuyu ele aldı;
Bir arkadaşımız dükkanı var satıyor..
Biri de dükkan alacak, bizde aracı olalım dedim..
Dükkan iyi bir yerde geleceği olan bir yerde.. güzel kira getirir değerini her zaman koruyacak bir konumda..
Fiyatta anlaştılar, el sıkışıldı..
Almanya da bulunan kardeşi ile ortak alacak..
Türkiye de patlayan bombalar, cinayetler sebebi ile Almanya da ki kardeşi kendine düşen bölümü göndermekte tereddüt ediyor..
Türkiye deki kardeşinde tek başına alacak gücü yok..
Bu alış veriş sürüncemede bekliyor..
Sevgili okurlarım: Bu alış veriş gerçekleşse bakın ne olacak..
Dükkan sahibi parasını alacak bir çok yere borcu var onları ödeyecek..
Parasını alan esnafın yüzü gülecek..
Benim gazeteme reklam verecek.. kasaptan et alacak, ekmek alacak, şehrimize katma değer olarak girecek herkesin yüzü gülecek..
Para yastık altında duruyor..
Dükkan satılmıyor
Esnaf alacağını alamıyor
Ekonomi ve çarkın dişlileri durmuş halde..
Peki ne yapmamız gerekir..?
Başımızdaki siyasi hükümet ülkemizi yönetmeye devam edecek..
Suç işleyenler olacak: Polis asker onları yakalayacak..
Mahkeme cezasını verecek..
Hayat akıp gitmeye devam edecek..
Herkes işine bakmalı, biz dükkan alıp satmaya devam etmeliyiz..
Hatta başbakanımız Binali Yıldırımın söylediği gibi: İnadına yatırım yaparak doların ateşini , oynanan ekonomik oyunları bozmalıyız..
Almanya da ki kardeşe ulaştım: “Türkiye Suriye gibi olursa bizim dükkan ne olur ? diyor” bende kendisine dedim ki : “Almanya da ki kamyon sizin eve girerse durum ne olur ?
Terör sadece Türkiye de mi var ? Yılbaşından önce Kamyon terörü yaşanmadı mı ? Fransa , Almanya, ABD ve diğer yerlerde olmuyor mu ?
O halde Türkiye de de oluyor.. olmasa iyi ama oluyor..
Terörle mücadele ve sınırlarımızı korumak, güvenlik görevlilerinin işi..
Herkes kendi işini yapacak..
Hükümet hükümetliğini, Polis polisliğini, asker , askerliğini yapacak.. bizde kendi işimize bakacağız..
15 günlük mücadelemin sonunda gördüm ki : Türkiye deki ekonomik krizi ABD veya AB ülkeleri algı operasyonları ile biz kendimiz çıkarıyoruz..
17 Ağustos depremini ne şabuk unuttuk, Sakarya , İstanbul, İzmit, de yıkılan binalar, yok olan daire ve dükkanlar, can kayıpları bunu ne de şabuk unuttuk..?
Terör olmadığını düşünelim: Deprem oldu bizim dükkan yıkıldı ne yapacağız ?
Yada bizim dükkan’a bomba attılar yıkıldı ne yapacağız?
O halde : Allah’a tevekkel olup, işimize bakacağız..
Bugün dünden daha çok yatırım yaparak ekonomik çarkı ülke genelinde döndürmeye başlamalıyız..
Deprem olabilir, savaş çıka bilir, ülke bombalana bilir, tüm bunlar olacak diye kabuğumuza çekilmemiz doğru değil..
Bu mantık şuna benziyor: Uçağa binme uçak düşer, Trene binme raydan çıkar, otobüse binme kaza yapar, otomobile binme karşıdan gelenle çarpışırsın, bisiklette binme iki teker üzerinde gidilmez düşersin..! öyle ise evde oturmamız gerekiyor..
Bugün Türkiye ekonomisinde ki daralmanın birinci sebebi bu..!
Oysa : Kriz zamanını yatırım yaparak ranta çevirmek elinizde..
Fiatlar geçen yıla göre yüzde 30 düştü..
Bugün gayri menkul almak için tam fırsat..
Krizi fırsata çevirmemiz gerekiyor..
Olumsuzluklara değil , bir de güzel yanına bakalım..
Bardağın dolu yanını görelim..
İyi günler..