Vatandaşın şehit edilmesini "hayır" olarak görmüşler

FETÖ/PDY yönelik soruşturma kapsamında açılan davada tutuksuz yargılanan ve etkin pişmanlıktan yararlanan M.A, 15 Temmuz'da şehit edilen vatandaş ve polislerle ilgili örgüt üyelerinden gelen mesajları anlattı.

FETÖ/PDY yönelik soruşturma kapsamında açılan davada tutuksuz yargılanan ve etkin pişmanlıktan yararlanan M.A, 15 Temmuz'da şehit edilen vatandaş ve polislerle ilgili örgüt üyelerinden gelen mesajları anlattı.

Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davada, "FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yargılanan 8 sanıktan M.A, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak verdiği ifadesinde, örgütün 15 Temmuz darbe girişimi, çözüm süreci ve haberleşme programlarına ilişkin bilgiler verdi.

M.A, 2004 yılında Ankara'da 3 ay kadar örgütün küçük il abiliği ve esnafa abilik yaptığını, bu dönemde esnaftan himmet, kurban gibi yardımlar topladıklarını söyledi.

17-25 Aralık sürecine kadar örgüt sohbetlerinin dini konular içerdiğini, bu süreçten sonra ise toplantılarda siyaset konuşulmaya başlandığını, bu dönemde devlete ve millete karşı güvensizliğin olduğu ve devletin kendilerini anlamadığı gibi konuların konuşulduğunu anlattı.

"ByLock" programını 2015 yılı ortalarına kadar kullandıklarını belirten M.A, şu bilgileri verdi:

"Daha sonra T.M. telefonlarımıza 'Eagle' programı yükledi. Bu program kartal logosu olan kırmızı renkli bir programdı. 'Eagle' programı ile birlikte lüzum halinde programın silinebilmesi için 'Clear Them All' isimli bir program daha yükleniyordu. 'Eagle' programı en az 8 haneli bir şifreyle açılıyor ve bu şifreyi kendimiz kuruyorduk. Görüşmeler daha çok nerede toplanılacağıyla alakalıydı. Dini temalı paylaşımlar ve Fetullah Gülen'in bazı sözleri paylaşımda kullanılıyordu."

M.A, Kırıkkale'de abiler olarak haberleşme amacıyla önce "Eagle" sonra "Tango" programını kullandıklarını, bu program görüşmelerinin 2 gün sonra otomatik silindiğini kaydetti.

- "15 Temmuz için dua istendi"

2016 yılı Haziran ayında kendi telefonunda kurulu olan programdan "Temmuzun 14'üne kadar Peygamberimizin Hendek Savaşı'nda ettiği duayı edin" şeklinde mesaj geldiğini aktaran M.A, şöyle devam etti:

"Ben de bu mesajı polis memuru Y.E'ye, diğer arkadaşlara iletsin diye gönderdim. Ancak neden bu duayı ettiğimizi bilmiyordum. Darbe gecesi telefonumu açıp kapattım ve bir anda T.M'nin kurduğu grup hesabından tanımadığım kişilerin yüzlerce mesajı düştü. Mesajların içeriğinde darbe girişiminden memnun kalınmış havası vardı. Ben hemen H.Ö'ye mesaj attım ve 'bu kimin işi' diye sordum. O da bana oyun oynuyorlar, kumpas kurmuşlar gibi mesajlar attı. Gece darbe girişimi başarısız olunca Kırıkkale'deki bizim abimiz olan sağlıkçı A.B. ve Kahramanmaraş Elbistan'daki T.M'den 'Bu olayda bizim dahilimiz yok, darbeyi biz yapmadık' tarzında mesajlar geldi. Daha sonra tekrar iki şahıstan 'Tüm mesajları silin' dile mesaj geldi."

- "Bunda da bir hayır vardır"

FETÖ'nün darbe girişiminin ertesi günü H.K'nın telefonunda 'Tango' görünümlü programa darbeyle ilgili M.D. isimli bir gruptan gelen bazı mesajları gördüğünü ifade eden M.A, "Darbeciler tarafından şehit edilen vatandaş ve polislerle alakalı 'Bunda da bir hayır vardır' tarzında mesajlar gördüm. 'Kur'an-ı Kerim'de Hz. Hızır bir çocuğu öldürmüştü ancak bir hikmet vardı. Bizde bu ölümleri bunun gibi düşünebiliriz' tarzında bir ifade gördüm." bilgisini verdi.

- Çözüm Süreci

M.A, örgüt üyelerinin, çözüm süreci sonrasında şehitler gelmeye başlayınca bunun sorumlusunun ve devlete ihanet edenin hükümet olduğunu ifade ettiklerini de dile getirdi.

Örgüt içinde kendilerinin ise ülkenin bütünlüğü için çalıştığının söylendiğini belirten M.A, "Ayrıca FETÖ'ye mensup polislerin doğu illerine gönderilerek adreslerinin PKK'ya verildiğini ve şehit edildikleri şeklinde propaganda yapıyorlardı. FETÖ elemanlarının hükümetten uzaklaşmasını sağlıyorlardı." ifadelerine yer verdi.

- Din istismarı

M.A, örgütün hükümet içerisinde çok sayıda İrancı ve Vahabi olduğu propagandası yaptığını ve "Bunlar Ehli Sünnetten haz almaz" denilerek, 'en büyük Ehli Sünnet olan' Fetullahçı yapılanmanın bitirilmek istendiğinin savunulduğunu anlattı.

Yine örgüt içinde Kur'an-ı Kerim'in bazı ayetlerinin cemaatleşmeye teşvik amaçlı kullanıldığına, cemaatten çıkanın dinden çıkacağı algısının oluşturulmaya çalışıldığına dikkati çeken M.A, ifadesinde "Said Nursi'nin kitaplarında yer alan 10 Lema isimli risalede geçen 'şefkat tokatları' bahsi sık sık okutularak cemaatten ayrılanın karnı ağrısa bu sebeple olduğu algısı oluşturulmaya çalışılıyordu" dedi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Eğitim Haberleri