Çiftçiler günü etkinlikleri kapsamında basın ile bir araya gelen Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Topçuoğlu, tarımın Türkiye için sosyal ve ekonomik bakımdan en önemli ve stratejik sektör olduğuna işaret ederek, tarım sektöründe yapısal sorunların çözümlenmesi, üretim ve verimliliğinin artırılması, çiftçilerin gelirlerinin istikrara kavuşturulması ve kırsal refahın artması, tarım sektörü politikalarının istihdam ve sosyal politikalar içinde yer alması ile tarım ürünlerinin dünya pazarlarına erişiminin teşvik edilmesinin tarım kalkınmasında önemli rol oynadığını söyledi.
12 Mayıs 20/12 Cumartesi günü, Kervanhan’da düzenlediği basın toplantısında konuşan Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Topçuoğlu, tarımın temel ihtiyaç maddelerinin üretildiği bir sektör olmasının yanında, diğer sektörlere hammadde temini, tüketim harcamaları ve ihracattaki payı gibi özellikleriyle, sektörün sosyo - ekonomik açıdan sahip olduğu önemi artırmakta olduğunu belirterek, “Son yıllarda iklim değişikliği, küreksel ısınma, gıda güvenliği ve güvencesi konularının sık-sık gündeme gelmesi ve tarım ürünlerindeki arz ve talep dengesinin değişmesi ile dünyanın tarıma olan ilgisi giderek artmaktadır. Bu süreçte bizim de dünya tarım üretiminde ve pazarlarındaki yerimizi almamız gerekiyor. Dünya gıda fiyatları, küresel etkiler, fiyat manipülasyonları, iklim değişikliği ve talep artışından kaynaklanan etkilerle, son dönemlerde rekor artışlar kaydetmektedir. Ülkemizdeki yapısal sorunların çözümü ile tarımsal üretimin ve verimliğin artırılması için arazi olulaştırılması, sulama alanlarının genişletilmesi, basınçlı sulama tekniklerinin teknoloji kullanımı ve ar-ge’nin desteklenmesi büyük önem taşımaktadır.” dedi.
TARIM STRATEJİK BİR SEKTÖR!
Planlama ve pazarlama sorunun çözüme kavuşturulması için üretici örgütleri finansman yönünden güçlendirilmelidir diyen ve 5.500 faal, 11.500 kayıtlı üyeye sahip oldukları bilgisini veren Başkan Topçuoğlu, “Güçlü ekonomik organizasyonlara sahip olmadığı için çiftçilerimizin, ürün fiyatlarını, girdi fiyatlarını belirleme veya etkileme gücü ve inisiyatifi yoktur. Bu nedenle diğer kesimler bu durumu zaman-zaman istismar etmektedir. Üreticinin ürününü çeşitli bahanelerle yok pahasına, maliyetinin de altında satın alabilmektedir. Verimsizlik en büyük maliyet unsurudur. Bu nedenle yapısal sorunlar çözülmelidir. Bizler, Türk çiftçisi olarak ülkemizin gıda güvencesinin sağlanması, toplumun, gençlerimizin ve çocuklarımızın sağlıklı ve dengeli beslenmesi, sanayicimizin ihtiyacı olan hammaddelerin üretilmesi ve tarımımızın uluslar arası alanda rekabet edebilecek doğrultuda sürdürülebilir bir şekilde gelişebilmesi ve ülkemize zenginlik katması için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Kaldı ki kriz ortamında insanlara tarıma sığınmış ve tarım sosyal riskin azaltılmasına katkı sağlamıştır” diye konuştu.
GÜBRE, TOHUMLUK VE İLAÇA ALIMLARI
Topçuoğlu, son yıllarda ürünlerin değerinde pazarlanamaması sebebiyle, gelirlerinde azalması yanında, elde edilene gelirin satın alma gücünün de düştüğünü ileri sürerek, konuşmasının sonunda şunları söyledi; “Çünkü ürünlerimizin fiyatlarındaki artışlar, (tabi bazen azalma bile olabilmekte) maliyet artışlarının çok gerisinde kalmakta. Bir taraftan gelirlerimiz azalırken, bir taraftan da satın alma gücümüzün de azalması, gübre, tohumluk, ilaç alımlarımızda kısıntıya gitmemize yol açmıştır. Mazot ve gübre desteği artırılmış olmasına rağmen, fiyat artışları karşısında yetersiz kalmaktadır. Özellikle gübrede sanayici gübre tüketim dönemlerinde fiyatları aşırı bir şekilde artırmaktadır. Bu da alım gücü düşük olan ve ucuz olduğu dönemde gübre alamayan çiftçiye aşırı maliyet getirmektedir. Bu nedenle mazot ve gübre desteği artırılmalıdır.”
Basın toplantısının sonunda Topçuoğlu bu münasebetle çiftçilerin çiftçiler gününü kutlarken, basın mensuplarının güne ilişkin çeşitli sorularını cevaplandırdı.
Topçuoğlu’nun basın ile olan birlikteliğine Ziraat Odası Meclis başkanı Ökkeş Kara da katıldı.