Bakan Tüfenkci’den ’Gümrük Birliği’ açıklaması

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, "Gümrük Birliğinin güncellenmesi noktasında bizim güçlü bir irademiz var. Umut ediyorum ki 2017'nin ilk çeyreğinde...

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, "Gümrük Birliğinin güncellenmesi noktasında bizim güçlü bir irademiz var. Umut ediyorum ki 2017'nin ilk çeyreğinde Gümrük Birliğinin güncellenmesi noktasında görüşmeler başlar" dedi.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Bakanlıkta düzenlenen Rehinli Taşınır Sicilinin Kurulması ve Sicil Hizmetlerinin İfasının Devredilmesine İlişkin Protokol'ün imza törenine katıldı. Burada konuşan Bakan Tüfenkci, "Dünya ekonomilerinde olduğu gibi ülkemizde de küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin (KOBİ) ekonomideki rolü her geçen gün artmaktadır. KOBİ'ler ekonomik ve sosyal kalkınmanın önemli birer unsuru olarak önemli işlevleri yerine getirmektedir. Ülkemizin 2002 yılından bu yana yaşadığı istikrarlı ekonomik büyümesinde KOBİ'lerin önemli katkısı olmuştur" dedi.

Türkiye'deki girişimlerin yüzde 99,8'inin KOBİ'ler tarafından oluşturulduğuna vurgu yapan Bakan Tüfenkci, "KOBİ'lerimiz en çok ticaret sektöründe faaliyet göstermektedir. KOBİ'lerimiz istihdamın yüzde 73,5'ini, maaş ve ücretlerin yüzde 54,1'ini ve cironun yüzde 62'sini oluşturmaktadır" diye konuştu.

Bakan Tüfenkci, 2015 yılındaki ihracatın yüzde 55,1'inin KOBİ'ler tarafından gerçekleştirildiğine dikkat çekti. "Bakanlığımızca yapılan inceleme ve araştırmalar neticesinde işletmeler ile finansal kuruluşların talep ve beklentilerinin birbiriyle örtüşmediği görülmüştür" diyen Bakan Tüfenkci, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Bunun için bakanlık olarak KOBİ'lerimizin finansmana erişimini kolaylaştırmak için geçtiğimiz aylarda bir düzenleme yaptık. 20 Ekim 2016 tarihi ile "Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu" Meclisten geçti. Sicil Protokolü ile birlikte 1 Ocak 2017 tarihinden itibaren yasa hem yürürlüğe girecek hem de işler olacak."

TİCARİ İŞLEMLERDE TAŞINIR REHİN KANUNU İLE GETİRİLEN DÜZENLEMELER

Söz konusu kanun ile ilgili getirilen düzenlemeleri paylaşan Bakan Tüfenkci, "Finansmana erişimde güvence olarak kullanabilecek alternatif unsurlar getirilmiştir. Böylelikle işletmelerin varlık yapısında önemli bir yer tutan stok ve alacakların yanı sıra, hammadde, kazanç ve iratlar, kira gelirleri, lisans, ruhsatlar, ticari plaka, ticari hat ve ticari projeler teminat olarak gösterilebilecektir. Müstakbel taşınır varlıklar ile taşınır varlıkların getirileri de rehin edilebilecek unsurlar arasına alınmıştır. Ticari aktörler mevcut varlıklarının yanında, gelecekte temin etmeyi planladıkları taşınır varlıklarını da teminat olarak kullanabilecektir. Ticari işletme ve esnaf işletmelerinin taşınır varlıklarının varlıkların borcu karşılaması halinde işletmenin tamamı üzerinde rehin tesis edilmesinin önüne geçilmiştir. Ticari faaliyetlerin sürdürülebilir kılınmasını sağlamak üzere ticari işletme ile esnaf işletmelerinin bütünü üzerinde kurulacak rehine kısıtlama getirilmektedir. Tacir ve esnafların birbirlerinin yatırımlarının finanse edebilmelerine imkân sağlanmıştır. Tacir ve esnafların yatırımlarını karşılıklı olarak finanse edebilmeleri mümkün olacaktır. Yabancı para birimi üzerinden rehin kurulabilmesine olanak verilmiştir. 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu yürürlükten kaldırılmıştır" değerlendirmesinde bulundu.

GÜMRÜK BİRLİĞİ ANLAŞMASI

Bakan Tüfenkci, protokolün imzalanmasının ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını da yanıtladı. Bakan Tüfenkci, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi ile ilgili bir soruya, "2017'de Gümrük Birliği'nin güncellenmesi noktasında bizim güçlü bir irademiz var. Avrupa Birliği (AB) de geçtiğimiz günlerde Gümrük Birliği'nin güncellenmesi ile ilgili yetki hakkı istedi. Umut ediyorum ki 2017'nin ilk çeyreğinde Gümrük Birliği'nin güncellenmesi noktasında görüşmeler başlar. Biz Gümrük Birliği'nin karar alma süreçlerinde bugüne kadar yer almıyorduk. 20 senedir Gümrük Birliği üyesi olmamıza rağmen karar alma süreçlerinde yer almadığımız için özellikle Avrupa Birliği'nin 3'ncü ülkelerle yapmış olduğu anlaşmalarda Türkiye taraf olmadığı için Türkiye'nin aleyhine durumlar doğabiliyordu" cevabını verdi.

(Benan Özben / İHA)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ekonomi Haberleri