Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, faiz oranları, Türkiye-Rusya ilişkileri, 15 Temmuz gecesi ve sonrasında yaşananlar ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Denizbank'ın, Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) iş birliğinde gerçekleştirdiği 2. DenizBank İlk Senaryo İlk Film yarışması ile ilgili toplantıda ekonomi gazetecilerinin sorularını yanıtlayan Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, faiz oranları, Türkiye- Rusya ilişkileri, 15 Temmuz gecesi ve sonrasında yaşananlar ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Ateş, Uçak krizinin ardından yumuşayan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya ziyareti sonrası Türkiye-Rusya ilişkileri hakkında şunları söyledi: "Dünyadaki ülkelerin her biri ticaretlerinin yüzde 80 ve fazlasını sınır ülkeleriyle yapar. Fakat Türkiye'nin komşuları ile ticari ilişkileri uzun süreden bu yana yaşanan krizlerle inkıtaya uğradı. Biz Rusya ile Türkiye arasında ilişkilerin düzelmesine sürekli destek olduk. Osmanlı İmparatorluğu döneminden bu yana Rusya ile ilişkilerimizin kötü olduğu zamanlarda iki ülke de kaybetti, ilişkilerimizin iyi olduğu dönemlerde her iki taraf kazandı. Dolayısıyla bunu "kazan-kazan'a çevirmek siyasilerin görevidir. Bu anlamda yaşanan talihsiz olaylar sonrasında ilişkilerin olumlu yola girmiş olması sevindiricidir. 3-5 yıl içerisinde ülke başkanlarının dediği 100 milyar dolar ticaret hacmi hedefine ulaşmamak için hiçbir neden yok. Turizmi bir yana koyarsak, ağır yatırımların finansmanında ve her anlamdaki ekonomik aktivitede son derece derin ilişkilerimiz var. Türkiye'nin ilk nükleer santrali bugün aşağı yukarı kurulu enerji gücünün yüzde 5'i kadar ilave kaynak sağlayacak. İyi koruma ve doğru yapıldığı zaman zannedildiği gibi çevreye zararlı da değil. Nükleer santral yapımındaki ortak çalışmalırn devam etmesi de olumlu bir durum. Enerji bir Kurtuluş Savaş'dır. Sermaye, iş gücü/emek ve toprak, bunun üzerine enerjiyi de koymamız lazım. Enerjiyi çektiğiniz zaman fişiniz çekiliyor. Enerjinin çeşitlenmesi lazım. Niye Orta Doğu ile herkes bu kadar uğraşıyor. Niye el alem uçaklarını oraya götürüyor. Libya'yı niye Fransız, İngiliz uçakları bombaladı? Neden lideri linç edildi? Şimdi kabileler birbirini yiyor. Libya'ya çok gittim. Öncesinde hiç de böyle bir durum yoktu. Irak'ta, Suriye'de ne oldu, bunları gördüğünüz zaman arkada çok ciddi enerji savaşı ve paylaşımı olduğu görülüyor. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile Putin arasındaki görüşme sonucu çıkan ilk bildirge bile çok kapsamlı ve adımların hızlı atılacağına bir işarettir. İki ülke arasındaki ticaretin ve ilişkilerin gelişmesinin ülke güvenliğinin yanı sıra ekonomik, sosyal ve kültürel alanda da yararlı olacaktır. Rusya ile bir çok açıdan birbirini tamamlayan ülkeleriz" dedi.
"SBERBANK, RUSYA İLE YAŞANAN KRİZ DÖNEMİNDE İLAVE SERMAYE GETİRDİ"
Rusya'nın en büyük bankalarından Sberbank iştiraki olan Denizbank'ın uçak krizi ile başlayan kriz döneminde yaşananlarla ilgili Hakan Ateş, "Rusya Federasyonu'ndaki tasarruf mevduatının yarısının Sberbank'ta bulunuyor. Sberbank, karımızı bünyede tutmanın yanı sıra Denizbank'a ilave sermaye getirdi. Denizbank Türkiye'nin büyümümesi ve kalkınması için yapılan tüm milli projelerde var ve Türkiye'nin milli bankası olarak olmaya da devam edecek. Kamu hizmeti yapan bir banka olarak Türkiye ile Rusya arasında ilişkilerin gelişmesi için kendilerini kilometre taşı olarak görüyoruz. Antalya'da Rus vatandaşların bankacılık işlemlerini kolaylaştırmak için yapılan altyapı hizmetlerimiz bundan sonra daha aktif kullanacak" dedi.
"Bugün Denizbank olarak konut kredi faiz oranlarını düşürdük"
Konut konut kredi faiz oranlarıyla ilgili olarak "Bugün Denizbank olarak faiz oranlarını düşürdük. Konut kredi faiz oranlarını 2 yıla kadar olan vadede yüzde 0,89'a, 5 yıla kadar yüzde 0,99'a indirdik. Oran 5 yıl üzeri vadelerde yüzde 1'in üzerine çıktı" dedi.
"BU KADAR İYİ MAKRO EKONOMİK VERİLERİ OLAN BAŞKA BİR ÜLKE YOK"
Kredi faizlerinde 4-5 puanlık bir düşüş yaşandığını belirten Ateş, "Mevduat faizleri 15 Temmuz'a kadar iniş trendine girmişti. Bu olaylardan sonra yükseliş trendine girdi. Ama bunun sakinleşeceği beklentisini önceden vaziyet aldık. Bunu biraz da görev olarak gördük. Şu andaki fonlama maliyetleri göz önüne alındığında o faaliyetten para kazanalım anlamı taşımıyor. Moody's'in notta değişiklik yapacağını düşünmüyorum. Bu kadar iyi makroekonomik verileri olan başka ülke yok. Dünyada herkes için sorun olan ikili-üçlü açık bizde yok. Bu risk primi azalacak ve fonlama maliyetlerimiz düşecektir. Konut kredilerinin ucuzlatılmasına biz de bir katkı vermek istedik. Kaynak maliyeti düştükçe kredi faiz oranları düşecektir bu bir süreçtir. İnşallah düşüreceğiz. Enflasyonun gerilemesi, politik riskin azalması, geniş kitlelerin mevduatının maliyetini daha düşük kabul etmesi finansmanın ucuzlamasına katkı sağlayacak" ifadelerini kullandı.
"KREDİ KARTI ASGARİ ÖDEME LİMİTLERİ AŞAĞI ÇEKİLMELİ"
Kredi kartı ve kredilerde taksitlerin artırılmasıyla ilgili Hakan Ateş, "Makro ithiyati tedbirlerde bir gevşeme beklentisi var. Bunların birincisi munzam karşılığının düşürülmesi olabilir. Bu düzenleme bankacılık sektörünü rahatlatacak ve ucuz kaynak sunma imkanlarını artıracak. Kredi kartları ve tüketici kredilerinde taksit sayısının uzaması önemli ancak daha önemlisi kredi kartı asgari ödeme limitlerinin yüzde 40'tan aşağıya çekilmesidir. Kamudan maaş alanların kredilerinde batık var. Vadelerin uzatılması onlar ödeme kolaylığı sağlayacak. Ayrıca maaş katsayısı 4'le sınırlı. Gelirin dört katı ile limit sınırlamasının yukarı çıkarılması lazım. 7-8 kata kadar çıkartmak lazım. Karşılık oranlarının makul olması gerekli" dedi.
"Ülkede girilmedik yer bırakılmamış, toplanan kaynak başka yerlere götürülmüş bu durdu inşallah"
Terör örgütü FETÖ mensuplarının ülkede girmedik yer bırakmadıklarını belirten Ateş, "Bürokrasi, ordu, siyaset, yargı, eğitim, adalet... Bankacılıkta bakıyorsunuz en ballısından finansmanlar alınmış. Eximbank ve Kredi Garanti Fonu'nun eski dönemlerinde kredi alınmış. Şimdi oralara bakılıyor. Ekonomide o kadar kaynak israfı olmuş ki. Bir takım toplanan kaynağın bir kısmını başka bir yere götürdüğü söyleniyor. Bu para ekonomiden bir çıkıştır, kaçaktır. Bunlar anlatılıyor bize. Bu kaynak akışı durdu inşallah. Bu kaynak ülkemiz için harcanacak. Onun için BDDK Başkanımız ilk on büyük bankanın yöneticilerini topladı. Olaya doğru nasıl yaklaşılırı çalışıyoruz. Ekonomiye mümkün oldukça zarar vermeden, yaşı kurunun yanında yakmadan özen göstererek bir şeyler yapmaya çalışılıyor. Biz de bütün kaynaklarımızı seferber edip bunu yapmaya çalışıyoruz. Şu dönemde bankacılık sektörünün bu kadar kuvvetli olması, makro göstergelerin sağlam olması ve mali disiplinin süreceğinin hükümet tarafından beyan edilmesi son derece umutlandırıcı" ifadelerini kullandı.
15 TEMMUZ GECESİ
15 Temmuz gecesi ATM'lerde yaşananlara dair açıklamalarda bulunan Ateş,"15 Temmuz cuma gecesi "ATM'lerde yığılma var" dediler. Bunun üzerine ATM'lere ne kadar para yükleyebiliyorsanız yükleyin ve daima açık tutun dedim. Biz pazar günü yüksek montanlarda döviz satışı yaptık. Dolar, 3,07'den 2,9280 liraya düştü. O gece bu satışın yüzde 40'ını biz yaptık. Sonrasında halkımız 11 milyar dolarlık dövizini satarak TL'ye geçti. Kim mevduatını çekmek isterse verin, kredi kullanmak isteyenlere de onaylanmak şartıyla verin dedim. Bunun yapılmadığını duyduğumda yakarım dedim" ifadelerini kullandı.
"Türkiye'nin cebinde harcayacak çok kurşun var"
Ateş sözlerini şöyle tamamladı: "Ekonomi tarafında yapılan çalışmaların çok önemli kısmının bitti, az bir kısmının kaldı. Ekonomiyi ısındırmak gerekiyor, Türkiye'nin en az yüzde 3-4 büyümesi gerekiyor. "Türkiye'nin cebinde harcayacak çok kurşun var. Makro ithiyati tedbirler o kadar sıkı ve küresel anlamda baktığımızda vakti de çok öne alındı. Bunlara şimdi esneklik tanınma zamanıdır. Yapılmaya başladı ve yapılmaya devam edecektir."