Türkiye İhracatçılar Meclisi'in (TİM) Türkiye'nin ihracatı ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4,6 düşüşle 10 milyar 505 milyon dolar olarak gerçekleşirken, yılın ilk 8 ayında yüzde 10,17 artışla 97 milyar 717 milyon dolara ulaştı. Son on iki aylık dönemde ise ihracatımız yüzde 10,91 artışla 143 milyar 931 milyon dolara ulaştı.
KAHRAMANMARAŞ’TA İSE DURUM PEK FARK DEĞİL
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)'in Türkiye'nin ihracatı ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4,6 düşüşle 10 milyar 505 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Kahramanmaraş Ağustos ayında 59,765,06 (1000) Dolar ihracat yaptı,
2011 Ağustos ayında ise 52.931,876 (1000) dolarlık ihracat ilebir önceki yıla göre yükselirken Türkiye genelinde ise azda olsa düşüş yaşadı.
Kahramanmaraş’ta geçen yılın ilk 8 ayında yapılan ihracat rakamlarına göre toplam 525.216.72 (1000) dolar olan ihracatımız 2012’nin yine ilk sekiz ayında 487.492.41 bin dolara düştü. Genel olarak baktığımızda 2011’in ilk 8 ayında geçen yıla göre 37.724.31 bin dolar düşüş gözlemlenirken ay olarak baz aldığımızda ihracat Ağustos 2011’de 52.931,876 $ iken 2012’de ise 59.765,06 dolar olarak gözlemlendi.
31.08.2012 ILLERE GÖRE İHRACAT (1000 $) | |||||
(1000 ABD Doları) | 2011 AĞUSTOS | 2012 AĞUSTOS | İLK 8 AY 2011 | İLK 8 AY 2012 |
|
K.MARAŞ | 52.931,876 | 59.765,06 | 525.216.72 | 487.492.41 |
|
EN FAZLA İHRACAT KİMYEVİ MADDELERDEN GELDİ
Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin Karabük'te düzenlenen basın toplantısıyla açıkladığı ihracat verilerine göre Ağustos ayında en fazla ihracatı, 1 milyar 455 milyon dolar ile kimyevi maddeler sektörü yaptı. Hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü 1 milyar 309 milyon dolar ile ikinci sırada, çelik sektörü ise 1 milyar 280 milyon dolar ile üçüncü sırada yer aldı.
TİM Başkanı Büyükekşi, otomotiv sektörünün Ağustos ayında ilk 3 sektör arasına girememesinin ihracat camiası için de sürpriz olduğunu belirtirken ancak sektörün ilk 8 aylık rakamlara göre hala en fazla ihracat yapan sektör konumunda olduğunu hatırlattı.
Tarım sektörleri Ağustos ayında 1 milyar 350 milyon dolar ihracatla toplam içinde yüzde 12,8 pay aldı. Sanayinin payı 8 milyar 881 milyon dolar ihracat ile yüzde 83,8; madencilik ürünlerinin payı ise 343 milyon dolar ile yüzde 3 oldu.
Ağustos ayında sektörler içinde en fazla ihracat artışını yüzde 61 ile savunma ve havacılık sektörü, yüzde 51 ile mücevher sektörü ve yüzde 24 ile yaş meyve ve sebze sektörü yakaladı.
AVRUPA'DAKİ GERİLEME SÜRÜYOR
Açıklamasında AB ülkelerine ihracatın Ağustos ayında yüzde 13 gerilediğini ilk 8 aydaki düşüşün ise yüzde 11 olduğunu vurgulayan Büyükekşi, geçen yıl Ağustos ayında AB ülkelerinin tüm ihracatımızdaki payı yüzde 43,9 iken bu yıl bu oranın yüzde 40'a indiğini söyledi.
İhracatçı Birlikleri kayıtlarına göre Hazırgiyim sektörünün AB'ye ihracatı ağustos ayında yüzde 14, otomotiv sektörünün yüzde 21, elektrik-elektronik sektörünün yüzde 7 düştü. Kimyevi maddeler ve meyve sebze sektörü AB'ye yüzde 20 ihracat artışı yakaladı.
26 sektörden 7'sinin AB'ye ihracatı Ağustos ayında artarken, 19 sektörün AB'ye ihracatı geriledi.
çizmek istiyoruz."
ORTADOĞU VE AFRİKA'YA İHRACAT ARTIYOR
Ortadoğu'ya ihracatımız Ağustos ayında yüzde 13 arttı. Çelik sektörünün Ortadoğu'ya ihracatı Ağustos ayında yüzde 37, kimyevi maddeler sektörünün ihracatı yüzde 25 arttı. Hububat sektörünün Ortadoğu'ya ihracatı yüzde 1, elektrik sektörünün ihracatı yüzde 2 düştü. Afrika'ya ihracatımız Ağustos ayında yüzde 3 artış gösterdi. Kimyevi maddeler sektörünün Afrika'ya ihracatı Ağustos ayında yüzde 15, otomotiv sektörünün ihracatı yüzde 26, elektrik sektörünün yüzde 12 artış gösterdi. Çelik ve hububat sektörünün Afrika'ya ihracatı ise Ağustos ayında yüzde 29 geriledi.
ABD'YE İHRACAT 8 AYDA YÜZDE 22 ARTTI
İlk 8 ayda ise AB'ye ihracatımız yüzde 11 düşerken, Afrika'ya ihracatımız yüzde 33, Amerika'ya ihracatımız yüzde 22, Asya'ya yüzde 15 artış gösterdi.
Ağustos ayında en fazla ihracat yaptığımız ülke 978 milyon dolar ihracat ile Almanya oldu. Almanya'yı Irak, İngiltere, Rusya ve Fransa takip etti. Ağustos ayında en fazla ihracat yaptığımız ilk 10 ülke arasında, en yüksek ihracat artışını yüzde 47 ile Birleşik Arap Emirlikleri'nde yakaladık.
Mısır'a ihracatımız yüzde 34, İran'a ihracatımız yüzde 32, Irak'a yüzde 21, ABD'ye yüzde 17, Rusya'ya yüzde 8 arttı. İlk 10'da yer alan ülkelerden Almanya'ya ihracatımız Ağustos ayında yüzde 17, İngiltere'ye yüzde 3, Fransa'ya yüzde 15, İtalya'ya yüzde 8 düştü.
İlk 10 pazarımızda ihracatımızın düştüğü 4 ülke de AB üyesi.
Ülke bazında baktığımızda ön plana çıkan ülkeler şöyle oldu:
Ağustos ayında Katar'a ihracatımız yüzde 177, Şili'ye yüzde 152, Ürdün'e yüzde 123, Libya'ya yüzde 104 arttı. Bu ülkelerin yanı sıra Pakistan, Yemen, Kuveyt, Kırgızistan, Bahreyn, Mısır ve Malezya yüksek ihracat artışları yakaladığımız ülkeler oldu. Suriye'ye ihracatımız Ağustos ayında yüzde 81, ilk 8 ayda ise yüzde 68 geriledi.
AĞUSTOSUN LİDERİ ADANA OLDU
İller bazında ilk 10 ihracatçı ilimiz arasında, Ağustos ayında ihracatını en fazla artıran il yüzde 3 artış ile Adana oldu. Gaziantep'in ihracatı ise yüzde 1 arttı. İlk 10 ilimiz arasında en fazla ihracatı düşen ilimiz ise ihracatı yüzde 14 gerileyen Bursa oldu. Manisa'nın ihracatı yüzde 14, İzmir'in yüzde 12, Ankara'nın yüzde 9, Denizli'nin yüzde 9, İstanbul'un yüzde 2, Kocaeli ve Hatay'nın yüzde 1 azaldı. Karabük'ün ihracatı ise Ağustos ayında yüzde 4 artış gösterdi.
Başkan Büyükekşi, basın toplantısında ekonomik gelişmelerin yanı sıra gündemdeki gelişmeleri de değerlendirdi. Konuşmasına son günlerde yaşanan terör olaylarını kınayarak başlayan Büyükekşi, son saldırıların şuursuzca artmasının tesadüf olmadığını ve güçlü ekonomisi ve demokrasisiyle giderek daha da büyüyen ve bölgesinde bir merkezi güç konumunda olan Türkiye'nin önü kesilmek istendiğinin açıkça görüldüğünü söyledi. Büyükekşi, "Türkiye'nin dinamizmini terörle engellemek isteyenlere bu kez Karabük'ten bir kez daha şu mesajı veriyoruz.
"Teröre inat birlik, teröre inat üretim, teröre inat yatırım için kararlıyız. Ülkemizin 81 ilini terörle, kanla değil, kardeşlikle, yatırımla, ihracatla anacağız. Bu konuda kararlıyız.” diye konuştu.
Yürürlüğe giren yeni teşvik paketinin, teröre karşı en büyük motivasyonlardan biri olacağını da belirten Büyükekşi şunları söyledi: "Yeni teşvik yatırım paketinin, özellikle terörle mücadele eden illerimize can suyu olacağına inanıyoruz. Gelişme açısından geri kalmış bölgelere destek vermeliyiz. Birlik ve beraberliğimizi göstermeliyiz. Terör belasını ortadan kaldırmanın yolu ekonomik kalkınmadan, birlik ve beraberlik içinde çalışmaktan geçiyor. Yeni yatırım teşvikleri, bu bölgemize yatırımı gerçekten özendirecek seviyededir. Lütfen bölgeye yatırım yapmayı önceliklerimiz arasına alalım. Bunu yapmak teröre darbe vurmaktır. Buna yürekten inanıyorum.”
SURİYE'DEKİ İÇ SAVAŞ TÜRKİYE'Yİ ZORA SOKUYOR
Sınır komşumuz Suriye'deki iç savaşın uzamasının her açıdan Türkiye'yi zora soktuğunu kaydeden Büyükekşi, "Artan terör ile Suriye'de yaşanan iç savaş arasındaki paralellik hepinizin malumu. Masum insanlar hayatını kaybederken, ülkemiz ekonomik ve ticari açıdan da zarar görüyor.Bu yüzden en kısa zamanda kadim komşumuz Suriye'ye hak ettiği demokrasinin gelmesini diliyoruz.
AVRUPALI MÜŞTERİLERİMİZİN SATINALMA GÜCÜ DÜŞÜYOR
Konuşmasında dünyadaki ekonomik gelişmelere ilişkin görüşlerini de aktaran Büyükekşi, dış ticaretimizde en büyükpayı alan Euro Bölgesi'nin 3. çeyrekte dedaralma yaşayacağını öngördüklerini ifade ederek şöyle konuştu:
"Budaralma ve durgunluğunuzun süreli devam etme riski en çok çekinilen senaryodur. Peki, Avrupa'daki krizin bize etkisi nedir? Bu kriz yüzündenAvrupalı tüketicilerin alım gücü ne yazık ki düşüyor. Artık fiyat odaklı tercihlere yöneldiler. Hatta Avrupa'da tüketici ürünleri satan büyük firmalar artık ürün gramajlarını düşürme yoluna gitmeye başladılar. Daha küçük boyuttaki ürünlerin satışı yaygınlaşıyor. Bu da krizin boyutu hakkında bizlere fikir veriyor. Bu arada, yine önemli ticari ortaklarımızdan olan Amerika Birleşik Devletleri'nde de ekonomi çok parlak bir görüntü çizmiyor. Kaydadeğer bir gelişme içinde değiller. Dünya ticaretinin önemli aktörleri olan Çin'de de Japonya'da da büyüme hızı önemli ölçüde düştü. Türkiye ekonomisi demaalesefyavaş yavaş bu durumun olumsuz yansımalarını yaşamaya başladı.”
KAZANMAK İÇİN RİSK ALMAKTAN KAÇINMAMALIYIZ
Bu süreçte Türkiyeekonomisinindeyavaşladığını anlatan Büyükekşi, fakat Türkiye ekonomisi bu hızla gitmeyi hak etmediğini, çünkü Türkiye'nin 2023 yılı için ortaya koyduğu önemli hedefler olduğunu söyledi. Bu hedeflere varmak için, Türkiye'yi dünyadan pozitif olarak ayrıştırabilmek için "Daha fazla atılıma ihtiyacımız var. Daha fazla yatırıma ihtiyacımız var. Daha fazla ihracata ihtiyacımız var” diyen Büyükekşi, "risklerin farkında olalım. Ama hesaplanabilir riskler almaktan da kaçınmayalım.” Diye konuştu.
TEMEL SORUN YÜKSEK FAİZ DÜŞÜK KUR
İhracatçıların, ihracatta pazarlarını koruyabilmek için, müşterilerini kaybetmemek için sürekli fiyat kırmak zorunda kaldığını hatırlatan Büyükekşi, kredi maliyetleri koşullara göre yeniden düzenlenebilse, döviz kurları reel seviyelerdetutunabilse, rekabetgücümüzü düşüren iki önemli sorunun çözmüş olacağını kaydetti. Büyükekşi şunları söyledi:
İşte bu yüzden, yatırım ekosistemini daha da canlandırmak için,kredi maliyetlerinin daha uygun seviyelere çekilmesi gerektiğine inanıyoruz.
"Bu konuyla ilgili olarak, Merkez Bankası Başkanı Sayın Erdem Başçı geçen hafta önemli açıklamalarda bulundu. Sayın Başkan, Merkez Bankası'nın faiz koridorunu dikkatli bir şekilde aşağı çekeceğini ifade etti. Böylece kredi maliyetleri de aşağıya inecek.
Yine Sayın Başkanın fiyat istikrarının yanı sıra finansal istikrarın da korunacağı yönünde açıklamaları oldu. Biz de ihracatçılar olarak, finansal istikrarın Türkiye'nin geleceği açısından önemli olduğunu 2 yıldan beri sık sık vurguluyoruz. Ve bu konuda farkındalık yaratılması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz.
Sayın Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'ya da bu doğrultuda politikalar izlediği için, teşekkür ediyoruz.
2013 yılında Merkez Bankası Başkanımızın dediği gibi karayolundan gidelim. Ancak karayolundan giderken ihracat aracını kullanırsak hem daha güvenli seyahat ederiz hem de hızımızı çok kesmemiş oluruz.
İşte bu nedenle ihracata 2013de daha çok destek ve özen gerekiyor.
MERKEZ BANKASI'NDAN İSTEKLERİMİZ VAR
Merkez Bankası'ndan bir önemli isteğimiz daha var. Onu da tekrar dile getirmek istiyorum. Hepimizin bildiği üzere, büyümeyi yavaşlatmak için ticari kredilere sınırlamalar getiriliyor. Ama bu durum ihracatçıyı da kapsıyor. Oysa ihracat kredileri için ayrı bir düzenleme yapılması gerektiğine inanıyoruz.
İhracatçılarımızın finansman sorunlarının çözümü için, Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak, yoğun bir şekilde çalışıyoruz.
Bankacılık sektörü temsilcileriyle, ticari bankalarla, katılım bankalarıyla ayrı ayrı görüştük. Şimdi de gündemimizde faktöringtemsilcileriylegörüşmek var.Finansman maliyetinin yükünü hafifletebilmek için ihracatçılarımız adına çok önemli çabalar gösteriyoruz.
Tüm finans sektöründen ihracatçılarımızapozitif ayrımcılık talep ediyoruz.Çünkü bu ülkenin yükselebilmesi,ihracatta belirlenen hedeflere ulaşmaya sıkı sıkıya bağlı. Bunu herkesböyle bilsin. 500 milyar dolar ihracat hedefine ihracatçılarımızıdestekleyerek ulaşacağız.Biz buna inanıyoruz.
Dünyadaki bu ekonomik yavaşlama döneminde Türkiye'nin yapacağı en akıllı iş şu olur: Kendimizi yeni baştan değerlendirelim.
Kırılganlıklarımızı, yapısal çarpıklıkları düzeltme fırsatını kaçırmayalım. İhracatımızı, sanayimizi AR-GE ve inovasyon ile yeniden tasarlayalım. Yatırım ortamını ihracatçılarımızın lehine düzenleyelim. İhracata dayalı, sürdürülebilir büyümeyi kendimize hedef olarak koyalım. Yani, 2023 İhracat Stratejimize sıkı sıkı sarılalım.
Böylece çok daha yüksek büyüme oranlarını uzun süre kesintisiz bir şekilde yakalama fırsatını bulacağız. "( ZEKİ DEMİR KAHRAMANMARAŞ’TA BUGÜN)