Hayata örülür ipekten bir tuzak, Ölmek ne kadar yakın Yaşamak o kadar uzak
Ölüm yakında
Her yerden bir tuzak
Olsa ne yazar oysa
Sevdanın potasında.
Etten kemikten öte
Hayatın bilmecesi
Yaşamak için öldürmek
Hayatın bir cilvesi.
Cilve ölümden öte
Aşkın hudutlarını süsler
İki gönül usulca
Sevgiden nağmeler dizer
Gözüken acı bir son mu
Yoksa başlamak hayata
Kainata yeşerip
Dokunmak mı sanata
Gözüken sevgiden taht olur
Gönüllere işlenir
Ölümün esintisi
Hayal olur sislenir.
Zahirde merhamet
Ne kadar da uzakta
Başka bir yolu var mı
Bu titreyen hayatta
Perdesiz sunulur merhamet
Cömertçe kavuşturur
Doğanın kalbi atar
Sevenleri coşturur
Takılmak bir rüyaya
Ya da kader denen ağa
Çırpınmak neye yarar
Can düşecek toprağa
İki can sereserpe
Bir çiçeğe takılmış
Aşkın notaları
Dört bir yana saçılmış.
İki yolcu bir yolda
Kavga mı edecekler
Kurtulmak isterlerken
Çok incinecekler.
Hayat bu görünüyor, iki perdelik her şey
Her iki uçtan kapatılmış parantez
Ölümün kollarına sıkışmış bir hayat
Aşk ta bir ölüm de, yaşanıyor peyderpey
Arif AVİZE
2010
Arif AVİZE;
1972 K. Maraş Doğumlu
Dağcı, doğacı ve fotoğrafçı.
K.Maraş Dağcılık kulübü eski başkanı
Çocukluk yaşlarından beri dağlara duyduğu ilgi onu doğa fotoğrafçısı yaptı.
Halen doğa fotoğrafçılığı yapıyor. Son beş yıldır makro fotoğraflar çekiyor.
Kendi lisanının sükûtunda kurulmuş bir “makronun dili” olduğuna inanarak pek çok fotoğraf sanatı platformlarında foto severlerle paylaşma imkânı buldu. Sergilere katıldı.
Birçok yarışmalarda derece ve ödüller aldı.
Fotoğrafa gönül vermiş derneklerde makronun dilini anlatmaya devam ediyor.
Sağlık sektöründe çalışıyor.