İstanbul’da seçim çalışmaları kapsamında HASİAD’ı (Hadımköy Arnavutköy Sanayici ve İşadamları Derneği) ziyaret etti. İşadamlarının sorunlarını dinleyen Eker’e en ilginç soru, odanın avukatı Sıddık Çılgın’dan geldi. Çılgın, çocuklarıyla markete gittiğinde GDO’lu ürünler ve ambalajlı ürünlerle ilgili haberler nedeniyle alışverişlerinde büyük titizlik gösterdiğini söylereyerek‘ Gıdaları tüketirken ne kadar güvendeyiz’ diye sordu. Eski Bakan Eker, Türkiye’nin özellikle ambalajlı gıdalar konusunda Avrupa ülkelerinden daha güvenli üretim gerçekleştirildiğini, Türkiye’de GDO’lu gıda üretiminin kesinlikle yasak olduğunu söyledi.
GDO’lu prinç dünyada üretilmemişken...
Mehdi Eker, yanlışın doğrudan daha hızlı yayıldığını, konunun uzmanı olmayan, temel bilgilerden dahi yoksun bir takım insanlar tarafından ciddi bir bilgi kirlilğinin yaratıldığını kaydederek şöyle konuştu;
“Ben ambalajlı gıdaları gönül rahatlılığı ile tüketiyorum, çünkü Avrupa standartlarından daha güvenli üretim yapıyoruz. 2010 yılında Türkiye’de bir Gıda Güvenliliği Kanunu çıkardık. Bu kanuna göre ülkemizde GDO’lu bir gıda, bir bitki üretmek , 10 yılın üzerinde hapis cezasıyla cezalandırılır. Henüz dünyada olmamış, çalışması yapılmamış, sahaya çıkmamış bitkilerden, örneğin prinçte GDO, dünyada henüz GDO’lu pirinç yokken, böyle bir ürün yokken ‘Türkiye’ye GDO’lu pirinç geldi’ dediler.
Avrupa’da serbest olan Türkiye’de yasak
Gazetelerimiz sayfa sayfa manşetler yaptı. İnsanlar sahte ve yetkisiz labratuarlardan alınan raporlarla hapse atıldılar. Bu kirli bilgiler öyle bir şekilde yayılıyor ki, insan güvenliğini tehdit eden bir bilgi olduğu için zihinlerde daha fazla kalıyor. Oysa, Avrupa Birliği ülkelerinde bir çok serbest olan şey bizde yasaktır. Avrupa’da 50-60 gen insan gıdası olarak kullanılabiliyor. Türkiye’de içinde değiştirilmiş herhangi bir genin olduğu maddeyi gıda maddesi olarak kullanamazsınız, yasaktır. Üretimi zaten yasak. Ancak oluşturulan algılar, insanların yedikleriyle içtikleriyle sorunlu hale gelmelerine yol açıyor” dedi.