Hiroşima nere,Gazze nere? Haklısınız, ben de zaten coğrafi yönünü kastetmedim. Ne demek istediğimi, makaleyi sabırla okuduğunuzda anlayacaksınız.
Hiroşima dendiğinde benim aklıma hemen, büyük şeytan ABD'nin 1945 yılında kullandığı atom bombası geliyor.
Zalım ve müstekbir ABD, 1945 yılında Hiroşima'ya, 3 gün sonra da Nagazaki'ye atom bombası attı.
Sanırım Japonya hükümeti dün, bu acı günü anarak, atom bombası atıldığında ölen binlerce insanı ve Amerika'nın nasıl bir zalim ülke olduğunu anlattı.
Dünyanın en büyük toplu katliamlarından biri olan Hiroşima ve Nagazaki’ye atom bombasının yıldönümünde, Gazze'de yaşanan katliamlar ve soykırım, gözümün önünden bir film şeridi gibi geçti. ABD, Japonya'nın Hiroşima'sına attığı atom bombası ile 80 bin insanın ölümüne neden olmuştu. Yıl 1945 ve büyük şeytan ABD, tarihte görülmemiş bir katliama imza atmıştı. Yıl 2024..Yine sahnede ABD var. Her türlü desteği verdiği siyonist katil İsrail haydut devleti, yedekinden bu yana Gazze'de yaklaşık 40 bin insanı katletti. 70 bine yakın insan yaralanırken, yüz binlerce kişi de Filistin topraklarından göç etmek zorunda kaldı. Buraya bir nokta koyup, tekrar 1945 yılına dönelim. Bizdeki Batıcı, öykünmeci modernist akıl, narsizme nal toplatacak kadar ileri seviyede. 1945 yılının Türk medyası ( sol tandanslı), büyük şeytan ABD'nin Hiroşima'ya atom bombası attığında, hem münasip bir yerlerine kına yakmışlar hem de katledilen 80 bin insanı görmezden gelip, atom bombası felaketini modern çağın en büyük buluşu olarak alkışlamışlardır.
Bakınız dönemin İngiliz gazeteleri dahi atom bombasını “Canavar” ve “Korku bombası” gibi manşetlerle duyururken,
tuhaftır savaşa girmemiş tarafsız Türkiye’de ise Hiroşima’ya atom bombası atılması bir sevinç ve heyecanla karşılanmıştı. Kimdi bunlar? Bu sözde Türk medyası nereden besleniyordu, arkasında kimler vardı? 80 bin masum insanı katleden ABD ve onun kullandığı atom bombasına methiye düzecek kadar alçalan vatan hainleri kimlerdi? 7 Ağustos 1945 günkü Cumhuriyet, Tan, Tasvir, Akşam gibi devrin büyük gazetelerin manşeti şöyle atılmıştı:
"“20.000 ton dinamite muadil tek bomba”
İngilizler Amerikalılar tahrib işinde yeni ve korkunç bir devre açan atom bombasını icad ederek kullanmaya muvaffak oldular”
İlk atom bombası dün bir Japon şehrine atıldı, şehrin ne hale geldiği dumandan anlaşılamadı”
“Dünyanın en büyük keşfi”
1945 yılının Türk medyasının atom bombası ve ABD'ye övgü dolu başlıkları böyle. Kime hizmet ettiklerini siz düşünün.
Atom bombasını " fennin eşsiz bir mucizesi" olarak taktim edenler, Hiroşima'ya atılan atom bombasının 80 bin kişiyi katlettiğini görmezden geldiler. Tıpkı şu anda aynı mihrakların Gazze'deki soykırımı görmezden geldikleri gibi.
Atom bombasının atıldığı alanda yıllarca ot dahi bitmezken, tasmasını ABD'ye teslim etmiş malum medya, yeni keşif (!) sayesinde ağaçların bir kaç gün içinde büyüyebileceğini dahi iddia etti. Burhan Felek gibi hainler de ABD'yi değil de Japonya'yı suçlayarak, "Atom bombası fende gelişmelere neden oldu. Dünya koşuyor, hatta uçuyor!
Yöneticilerin açgözlülüğü imparatorlukları yok eder, tıpkı Japonya'nın durumu gibi" diyecek kadar alçalmışlardır.
Nadir Nadi gibi ateistler ise şunları yumurtluyordu: “Eğer bu bomba olmasaydı , savaş aylar, hatta belki de birkaç yıl sürerdi. Almanya ve Japonya tanrıya tapıyordu ve kaybettiler”
Dinsiz imansızın bakış açısına bakın hele. Almanya ve Japonya tanrıya inandıkları için kaybetmişler. Atom bombası olmasaymış, savaş yıllarca sürermiş. 80 bin insan bir anda ölü verdiği için, zaman israfından kurtulmuşuz..Hayvandan daha aşağı olan bu varlıklar, ne hazindir ki yıllarca millete ahkam keşmiş ve halkın içinde gazeteci olarak gezebilmişlerdir. Kafasını kuma gömen oryantalist akıl, atom bombasını aydınlanmanın bir sonucu olarak lanse eder. Ve etti de..
Şimdi soruyoruz: Olaylara ve dünyadaki gelişmelere bu perspektiften bakan oryantalist akıl, Gazze'deki soykırıma bakıp empati yapabilir mi? Kim bilir, belki de İsrail'e imreniyorlardır. Gazzedeki trajediye kör ve sağır olanlara veyl olsun!