Kovid-19'a yakalanan, sağlığına kavuştuktan sonra özveriyle çalışmaya devam eden Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Uzmanı Dr. Necati Akyılmaz, ailesinden de ayrı kalarak geçirdiği zorlu süreçte yaşadıklarını gözyaşları içinde anlattı.
Akyılmaz, yeni tip koronavirüsün, Türkiye'de de görülmesinin ardından oğlunu ve kızını annesiyle memleketi Tarsus'a gönderdi. Görev yaptığı hastanede ekip arkadaşlarıyla Kovid-19'a yakalanan vatandaşların sağlıklarına kavuşması için mücadele eden Akyılmaz'a, bu süreçte hastanede tedavi ettiği bir hastadan virüs bulaştı.
Belirtilerin başlamasının ardından 22 Mart'ta Kovid-19 testi pozitif çıkan ve 6 gün süren tedavinin ardından sağlığına kavuşarak görevine geri dönen Akyılmaz, yeni tip koronavirüs sürecinde yaşadıklarını, hastaları sağlıklarına kavuşturmak için verdikleri mücadeleyi ve çocuklarından ayrı geçirdiği ayları, AA muhabirine anlattı.
Akyılmaz, yaşadıklarını gözyaşları içinde şöyle dile getirdi:
"Bu pandemi süreci ülkemizde baş göstermeye başladığında çocuklarımı ve annemi memleketim Tarsus'a gönderdim. Onlardan 3,5, 4 ay ayrı kaldım. Bu sırada hasta olduğumu öğrendim ve sonrasında da hastaneye yattım. Bu süreçte ailecek tabii çok duygusal ve zorlu bir süreci yaşadık. Tek ailemle değil geniş ailemle de yaşadık bu süreci. Hastaneden taburcu olduktan sonra bu duygusal sürecimiz devam etti. Çünkü kızım da oğlum da ikisi de küçük yaştalar ve bu durumu tam anlayamadılar. Benimle ilgili endişeleri de yüksek miktarda mevcuttu. Görüntülü konuşarak onlarla iletişime geçtik ve bu süreci yaşadık. 4 ay sonunda ilk kez oğlum ve kızımı görmeye gittim. Belli bir zaman sonrasında yanımıza almaya karar verdik. Şu an hala önlemler alıyoruz evimizde."
"SOSYAL ÇEVREMDEN BÜYÜK DESTEK GÖRDÜM"
Akyılmaz, hastalığı kapma sürecine ilişkin de bilgi vererek "Muhtemelen bir hastadan virüsü kaptım. 22 Mart tarihinde kovid olduğumu öğrendim, hastanede 28 Mart tarihine kadar yattım. Tedavimi aldım. Sonrasında semptomlarım gerilediği için tabi ki taburcu oldum. Bu süreçte etrafımda tanıdığım, tanımadığım insanlardan, arkadaşlarımdan ve çalışma arkadaşlarımdan destek gördüm. Sonra da belirli bir süre yine evde istirahat ettim ve çalışma hayatına geri döndüm." dedi.
Eşinin de doktor olduğunu belirten Akyılmaz, işi acil serviste olduğu için bu hizmeti 24 saat nöbetlerle devam ettirdiklerini söyledi.
Bu salgının dünyada pek bilinmediğini ve zaman içinde tecrübelerin kazanıldığını anlatan Akyılmaz, "Hekim de olsanız herhangi bir vatandaş da olsanız bu durum bir bilinmezlik içeriyor. Bilinmez olan her şey korkutucu olabilir insanlar için. Bu yüzden beni de korkuttu çünkü sonunu tahmin edemiyorsunuz. Süreci tam bilemeyebiliyorsunuz. Keza tedavide bile daha sonrasında farklılıklar ortaya çıkmaya başladı. Çok tedirgin oldum özellikle hastanede yattığım süre içerisinde." diye konuştu.
"İNSANLARIN ÇARESİZLİĞİNİ GÖZLERİNDEN OKUDUM"
Çok zor durumda hastaların olduğunu ifade eden Akyılmaz, hastaların zaman zaman aileleriyle iletişim kuramadıkları için zorluklar yaşadığını belirtti.
Virüsün, hastaya bakan kişiye de bulaşma riskinin de yüksek olduğunu dile getiren Akyılmaz, "Acil servisimizde, kırmızı alanda çok büyük sıkıntılı kovid hastalarını da takip ettik. Hal böyleyken insanların çaresizliğini gözlerinden okudum. Bunlarla ilgili tedavileri, tanıları ve daha sonra burada bulunan hastaların tedavilerini sağladık, devam ettirdik. Bizim hasta olan kişilere verdiğimiz hizmet standart bir şekilde devam etti." dedi.
Hastanede birkaç hekim arkadaşında ve sağlık personelinde de pozitif vaka görüldüğünü ifade eden Akyılmaz, hekimler ve diğer sağlık personeliyle birlikte çok yoğun çalıştıklarını, birçok hastayı özenle değerlendirdiklerini belirtti.
Aynı hassasiyeti vatandaşlardan da görmek istediklerini dile getiren Akyılmaz, "Onların da dikkatli olması gerekiyor. Kurallara uyması gerekiyor. Çünkü biz ancak kurallara uyarak, mücadele şartlarını yerine getirerek bu hastalıktan hep beraber başarıyla çıkabiliriz." diye konuştu.
Görevlerini yaparken için her zaman canla başla çalışacaklarını vurgulayan Akyılmaz, sözlerine şöyle tamamladı:
"Ben yakınlarımdan, sevdiklerimden ayrı kalmak istemem kimsenin istemeyeceği gibi. İnsanlarımızın tamamı yakınlarından, sevdiklerinden ayrı kalma potansiyeli içerisine girmek istemiyorlarsa dikkat etmeliler. Biz çalışıyoruz. Bize geldikleri zaman hastalara ilgili hizmeti vermeye çalışıyoruz. Fakat kendilerinin de şunun farkında olması lazım bu işi, bu hastalığı, bu pandemi sürecini biz en iyi şekilde ancak kurallara uyarak atlatabiliriz. Yani hasta olup hastaneye geldikten sonra değil, hasta olmadan önce bu işi sonlandırmamız veya karşılaşmamamız gerekiyor."