Saros turizmi ‘Zirve’de ‘Deniz Sınır Kapısı, Enez’i canlandıracak’

Edirne İş İnsanları Derneği ve Ekonomi Gazetecileri Derneği işbirliğinde Türkiye Ekonomiyi Konuşuyor etkinlikleri kapsamında, Enez’de düzenlenen 2.Saros Ekonomisi Zirvesi’ndeki ikinci oturumda konu bölgenin turizmi ve ekonomisi oldu.

Etkinliğe bölge turizmini değerlendirmek üzere konuşmacı olarak katılım sağlayan Edirne Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Recep Zıpkınkurt; bölgeye gelen turistlerin analizi, yazlıkçıların ve günübirlikçi gelen vatandaşlar arasındaki farkları anlattı. Zıpkınkurt, Enez’e yapılacak olan gümrük limanının da önemli gelişmelere öncülük edeceğini ifade ederek; “Deniz gümrük kapısının Enez’e katma değer kazandıracağına inanıyorum. Çünkü hem Enez’de biraz daha turizm kalitesi yükselecek ve daha zengin turist gelecek. Diğer taraftan günübirlikçi ve yazlıkçı, turizmcileri ayırmadığımız sürece Saros bölgesinin kalkınması mümkün değil” diye konuştu.

Enez’de Edirne İş İnsanları Derneği ve Ekonomi Gazetecileri Derneği işbirliğinde gerçekleştirilen 2. Saros Ekonomi Zirvesi’nde bölgedeki turizm konuşuldu. Ekonomi Gazetecileri Derneği Başkanı Ekonomi Yazarı Celal Toprak’ın moderatörlüğünü yaptığı panele konuşmacı olarak katılım sağlayan Edirne Ticaret ve Sanayi Odası(ETSO)Başkanı Recep Zıpkınkurt, Enez’de yapımı başlatılan gümrük limanının önemine değindi. Zıpkınkurt; “Edirne’de üç sınır kapımız var ve her gün 7 bin civarında yabancı turist geliyor.  Bu sayı hafta sonu 9-10 bin kişiye çıkıyor. Gelen turistlerin çoğu Bulgar ve Yunan ağırlıklı oluyor. Bu anlamda deniz ticareti ve gümrük kapımızın çok önemli olduğuna inanıyorum. Uzun yıllarda da hep hayal ettiğimiz bir şeydi. Enez’de hep Dedeağaç’a bir feribotla gidebilmek isterdim. İş insanlarıyla da bunu ticari olarak yapabilir miyiz diye konuşuyorduk. Ama vizyoner bir Vali Edirne’ye geldi ve hayallerimizi gerçekleştirdi. Deniz gümrük kapısının Enez’e katma değer kazandıracağına inanıyorum. Çünkü hem Enez’de biraz daha turizm kalitesi yükselecek ve daha zengin turist gelecek. Teknesi olan turistler Enez limanına gelip buradaki otellerde konaklayacak. Buradan da Dedeağaç’a geçecek. Ciddi bir turizm sirkülâsyonu olacak. Çok kıymetli ve değerli buluyorum” dedi.

“YEREL YÖNETİCİLERİN ACİL ÇÖZÜM BULMASI LAZIM”

Diğer yandan Saros Bölgesi’ne yaz aylarında gelen günübirlik tatilcilere de değinen Zıpkınkurt; “Benim yazlığım da Saros’da fakat yazlığıma gidemez durumdayım. Tabii ki yerli yabancı turistleri ağırlamak çok önemli, esnafımız iş yapsın. Ama ortak akıl üretebilmeliyiz. Saros’ a gelen insanlar arabasına kumanyasını alıp yoldan meyve alıp sahilde bu ürünleri tüketen insanlar. Bu insanlar esnaftan herhangi bir şey almıyor. Kumanyasını yanında getiriyor ve burada otele gelen veya ev yatırımı yapan insanların rahatını kaçırıyor. Dolayısıyla bizim bunlara çözüm bulmamız lazım. 70 km. sahil alanımız var. Saros, Enez’den başlayıp Korudağı’na kadar gidiyor. Bu ülkede çok güzel bir sahilimiz var. Bu sahillere soyunma kabinleri, tuvaletler, duşlar yapalım. Yazlıkçıların veya otellerin içine günübirlikçileri sokmayalım. Onlar ayrı bir yerde konaklasınlar. Çalışmalar yapmak lazım. Buradaki yatırımların daha değerli olması lazım. Gelen yazlıkçılar, var olan yazlıkların değerini düşürüyor, huzursuzluk yaratabiliyorlar. Günübirlikçi ve yazlıkçı, turizmcileri ayırmadığımız sürece Saros bölgesinin kalkınması mümkün değil. 15 yıldan beri aynı şeyleri söylüyorum. Yerel yöneticilerin acil çözüm bulması lazım, başka şans yok. Dünyada örnekleri var. Bu örnekleri ticaret odaları ve belediyelerle paylaşıp, proje yapmayı önerdim. Mecidiye sahilinde bir tane tuvalet, duş kabini vs. yok. Bu konuda proje hazırlanırsa destekçi oluruz” diyerek bölgede sorunları anlatarak, çözüm noktalarına da değindi.

“ÇARPIKLIK VAR AMA ANA OMURGA SAĞLAM”

Enez’de İnci Otel’in işletmeciliğini yapan Edirne İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hakan İnci ise, Enez’e gelen misafirlerin para harcayabileceği alanların olmadığını söyledi. İnci; “Ben 17 yaşımda Enez’e geldim. Şuan 48 yaşındayım ve 31 yıllık hayatımın 3 aylık sürecini burada geçirdim. Saros sahili çok uzun bir şerit. Diğer bölgelere nispeten planlı bir yapılaşmamız da var. Çarpıklıklar var ama yine de ana omurgası sağlam. Sadece deniz değil ciddi orman kapasitemiz de var. Enez’de de ormanlık alanlar korunuyor. Bunların dışında ciddi tarihi geçmişimiz var. Burada 10 bin yıllık bir geçmiş var. Restorasyonu bitmek üzere olan Küçük Ayasofya dediğimiz camii var. Zayıf yanlarımız da var. Hayatın yaşayışına dair bir planlamamız yok. Günübirlikçileri, çadırları ne yapmalıyız, yazlıkçılara nasıl bir model önermeliyiz? Gerçekten para harcamak için gelen paralı turistlere nasıl bir alternatif sunmalıyız? Bu bölgede Erikli de dâhil ‘Günde 5 bin harcayacağım’ diyen aileye verebileceğimiz bir alternatif yok. Harcatamıyoruz çünkü öyle bir yatırımımız yok. Şuan itibariyle de öyle bir hedefimiz de yok. Bunlar bizim zayıf yanlarımız. Altyapıda eksikliklerimiz var. Belediyelerin gücü yetmiyor. Diğer yandan Sayın Valimizin öncülüğünde yerel kaynaklarla tamamlanacak olan gümrük limanı çalışması var. Bu çalışmalara ek olarak özel sektörün de yapması gereken şeyler var” dedi.

“PERSONEL BULAMIYORUZ”

Bölgede yaşayan vatandaşların Enez sahiline gitmediğini de dile getiren İnci; “Gümrük kapısı Enez’i yakın gelecekte yükseltebilir. Marka kuruluşlarının yaz aylarında Enez’e gelmesi lazım. Biz İnci ailesi olarak 30 yıldır burada yeldeğirmenlerine karşı savaşıyoruz. Enez 30 yılda çok değişti ama beklenen bir gelişme olmadı. Enez merkezdeki insanlar sahil kesimiyle bütünleşmedi. Maalesef müşteri portföyü hep dışarıdan gelenler. Bugün Enez’de yaşayanlar gidip sahile yemek yemiyorlar. Kış aylarında buradaki işletmelerin yaşaması lazım ki hizmet kalitesi korunsun. Her geçen gün hizmet kalitesi düşüyor. Turizm denilen şey ise tamamen hizmetle ilgili bir şey. Ara eleman eksikliği çok yüksek. Personel bulamıyoruz. Turizm kalkınması için önerim kesinlikle yereldeki gençleri eğitip istihdam etmeliyiz. Model oluşturup dışarıdan ara elaman aramamamız lazım. Yeri geliyor kendimiz oda düzenliyoruz. Saros’un geleceğinden umutluyuz. Pandemiden sonra ciddi bir şekilde yazlık talebi var. Hep İstanbul merkezli satışlarımız var. Gelenler ciddi paralarla yazlık aldıkları için aslında para anlamında da potansiyelleri var. Bunu iyi değerlendirmek gerekiyor” açıklamasını yaptı. Damla GÖÇ

Küçük ev akımı “Şuanda tiny houselar moda. 20-30 evlik bir yer yapılabilir mi? ben bir yatırımcı olarak bakıyorum, ‘30 adetlik tiny house’luk bir çalışma yapabilir miyim?’ diye araştıracağım. Belediye ile bunu konuşacağım. Karavan turizmi de oluşturabiliriz.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri