Bu gün itibarıyla satışa sunulan kitaba internet kitapevlerinden ulaşabilirsiniz.
Tanıtım metninden:
Tarih, kültür, sanat ve edebiyatın buluştuğu “Germanicia Güzeli” romanının sahifeleri arasında gezintiye çıktığınızda, kendinizi bir anda tarihin sır dolu koridorlarında bulacaksınız. Âdeta iki bin yıl öncesinin havasını soluyacak, düşünce dünyanız bir tüy gibi hafifleyecek yeni ufuklara kanat açacaksınız.
PROF. DR. MEHMET ÖZKARCI
“Germanicia Güzeli” romanı arkeoloji dünyasının da heyecanla okuyacağı bir roman. Konusu ve kahramanlarıyla, sürükleyici olay akışıyla, efsunlaşmış tarihi okuyacak ve mozaiklerin gizemli dünyasından tarihi eserlere bakış açınızı değiştireceğiniz bu muhteşem romanı mutlaka okumalısınız.
DOÇ. DR. OKTAY DUMANKAYA
İki bin yıldır toprağın altında uyuyan antik bir şehri ve şehrin hikâyesini keşfe çıkan iki arkeolog... Ve antik kentin dramatik hikâyesi... Kaba güç ile sanatın, hırslı yöneticiler ile sanatkârın mücadelesinden doğan bu kentin zarif mozaiklerine kazınmış emsalsiz bir aşk… Germanicia’da doğup türlü entrikaları aşarak Konstantaniye’de patrik olan ve hakikati sofistik bir anlayışla insanlara anlatan bir din adamı… Bu hikâyeleri gün ışığına çıkartmak için mücadele verirken içlerindeki derin aşkı keşfeden iki arkeolog… Bunlar elinizdeki eserin özgünlüğüne işaret eden birkaç ipucu. Gerçek olayları roman kurgusuyla kaynaştırırken eserin tarihsel gerçeklerle uyumlu olmasına özen gösteren bu eser kişileri tarihî bir şahsiyet değil, psikolojileriyle birlikte, karakter oluşturarak sunmaktadır. Bu romanı okuduktan sonra Germanicia’ya çok farklı bir gözle bakacaksınız.
EĞİTİMCİ YAZAR RAMAZAN AVCI
Kitaptan:
Germanicia semaları bir anda kızıl toz bulutlarıyla kaplandı. Meydan, bir beşik gibi sallanmaya, insanlar, rüzgâr karşısında kalmış bir başak tarlası gibi gidip gelmeye başladı. Herkes, önce başının döndüğünü zannetti. Sonra kulakları yırtarcasına büyük bir gürültüyle mermer sütunlar birbiri üzerine devrilmeye başladı. Çaresiz çığlıklar gökyüzünde yankılanıyordu. Ortalık toz duman, göz gözü görmüyordu. Kalabalıklar şaşkın, şuursuzca her biri bir tarafa koşuyor; kimi bir yakınına sarılmış ağlıyor kimi sığınacak bir yer arıyordu. Sanki mahşer kurulmuş, can pazarı yaşanıyordu.
Sır dolu hayatları ve yaşanılan efsane aşkları; zarif bir sanatla buluşturup, renk renk mozaiklere nakşeden sanat ruhlu insanların yaşadığı, hayâl gibi bir kent…
Bu gizemli kenti; büyüleyici güzellikleriyle, efsunlu sırlarıyla, asırlarca toprağın derinliklerine gömecek, Büyük Germanicia Depremi, bütün şiddetiyle, başlamıştı.
ALİ AVGIN KİMDİR?
1958 yılında Kahramanmaraş’ta doğdu. İlk ve orta öğrenimini memleketi Kahramanmaraş’ta tamamladı. 1980 yılında Adana İktisadi Ticari İlimler Akademisi Maliye Muhasebe bölümünden mezun olarak çalışma hayatına başladı.
Birçok kültürel oluşumda ve derneklerde görev aldı. Kahramanmaraş Tarih Kültür ve Turizm Platformu Genel Sekreteri, Kahramanmaraş Edebiyat Sanat Derneği yönetim kurulu üyesi, Kahramanmaraş Hz. Mevlana Kültürünü ve Türk Tasavvuf Musikisi ve Folklorunu Araştırma ve Yaşatma Derneği ve Kahramanmaraş Musıki Derneği mensubu olarak derneğin faaliyetlerinde neyzen olarak devam etmektedir.
Kahramanmaraş’ta çıkan gazete ve dergilerde, internet haber sitelerinde, araştırmacı-yazar olarak, köşe yazıları yazmaya devam etmektedir.2017 yılında yayınladığı, okuyucularından büyük ilgi gören “Han Duvarları / Kalbe Düşen Kor” isimli romanından sonra, 2018 yılında “Kayıp Sevda / Yasaklı Yılların Gizemli Aşkı” romanını yayınladı. Uzun süredir üzerinde çalıştığı, Maraş Mevlevihanesi araştırmalarını; KSÜ öğretim görevlisi Mesut Bilginer ile birlikte “Hz. Mevlana, Mevlevilik ve Maraş Mevlevihanesi “ isimli araştırma kitabında toplayarak okuyucularıyla buluşturdu.
Ali Avgın evli ve üç çocuk babasıdır.