Cuma günü Hatay 'daki sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile bir araya gelen TKKB heyeti, Kahramanmaraş’ta çok güçlü bir sivil toplum örgüleri ile Mado Sarayı’nda bir araya geldi. Burada deprem sonrası yaşanan sıkıntılar ve çözüm önerileri konuşuldu. Türkiye Kent Konseyleri Birliği Başkanı Yılmaz;” Duyarlı yurttaş ve duyarlı bireyler oluşturmamız lazım. Doğanın imdat çığlığı depremdir. Binalarda kolon kesmek bir insanlık suçudur”dedi.
Türkiye Kent Konseyler Birliği Başkanı Halil İbrahim Yılmaz;” Tespit edeceğimiz sorun ve çözüm önerilerini rapor halinde Cumhurbaşkanlığı ve Bakanlıklara sunacağız. Bu gün yüreğimiz deprem bölgesinin merkez üssü Olan Kahramanmaraş’ta atıyor. Kahramanmaraş’ta çok ciddi bir katılım var. Ben toplantımıza katılan sivil toplum örgütlerimizin temsilcilerine teşekkür ediyorum” dedi.
SİYASETÇİLERİN BİZE KARŞI BİR ÖN YARGILARI YOK. BURADAN ÇIKAN SONUÇLAR CUMHURBAŞKANLIĞI VE BAKANLIKLARLA PAYLAŞICAK
Başkan Yılmaz; “Herkes bugüne kadar devletimiz fazlasıyla irade koydu. Bunu tartışmayız biz. Ama şu andan itibaren bir sivil tarafın örgütlü Türkiye'de 150 kentte örgütlenmiş olan ve farklı kesimleri, farklı sosyolojileri bir araya getirmiş olan bu yapı, kamu otoritesine doğru bir rapor nasıl sunabilir? Çözüm önerimiz neydi bizim? Yani depremden sonraki dayanışmada, Maraş'taki 500 fabrikayı aynı anda mutfağını harekete geçirecek bir B planımız var mı? Öncesinde kolonları kesmenin bir kent suçu ve insanlık suçu olduğunu koyabilecek miyiz biz? Anayasaya koyabilecek miyiz? Emsal artışlarıyla ilgili suçun bir çocuğu öldürmek kadar tehlikeli olduğunu tartışabilecek miyiz biz? Toprakta, tarla vasfındaki arazilerde, yumuşak arazilerde bina yapmanın büyük bir kent suçu olduğunu tartışabilecek miyiz? Kente karşı işlenen suçların insana karşı işlenen suçlar kadar ağır suçlar olduğunu kentteki en ücradaki bir taksi şoförü dillendirebilecek hale gelecek mi? Bu duyarlılığımızı arttırabilecek miyiz? Bunu örgütlemek için örnek olaylara ihtiyacımız var. Neden? Kamu otoritesi verileriveriliyor. Bu istatistikleri doğru koymamız lazım ortaya. Anlamayı kolaylaştırmamız lazım bizim. Bizim Trabzon Caddesi'nde kolonu kesilmiş yirmi bina üzerinde sürekli konuşmamız lazım. Ve ondan dolayı öldüğümüzü konuşmamız lazım. Çünkü İzmir'de bunu gördük biz. İzmir depreminde. Kolonu kesilmiş binaların yıkılacağını biliyoruz. Ama canla ödemeyebilirdik bedelini. Tüm bu süreçle ilgili teknik tarafını elbette sizlerin endişelerini raporlayıp başka bir göz, başka bir kulak olarak muhatabına anlatmaktır derdimiz. Ha sizden daha çok bir şey bilmiyoruz” dedi.
KAHRAMANMARAŞ’IN ŞU ÇIĞLIĞINI DİKKATE ALIN DEDİĞİMİZ ZAMAN DİKKATE ALACAKLARDIR
Başkan Yılmaz konuşmasını şöyle sürdürdü;”Toplumun Bunların sorunlarını, muhafızı o konunun bedelini ödememiş insanlar olduğu zaman ciddiye alıyor. Politik otoriteleri. Kamu otoritesi. Biz kent konseyleri birliği olarak Kahramanmaraş'ın şu çığlığını dikkate alın dediğimiz zaman normalde akrabamız yok burada. Binamız yok. Bir şey var diyecekler. Dolayısıyla biz Bu tür bir sivil görev verdik kendimize. Sizlerden aldım. Sizler kadar bilmiyoruz buradaki gerçekleri. Aldığımız doğru verileri raporlayıp bizim yönetimimizde de var. Uzmanları var. Efendim eğitimciler var. Sadece sorun eğitim, sosyolojik tarafı var bunun. Ve bu tüm bu bilgiler doğrultusunda doğru bir raporlamayla muhataplara bu Kentte olmayan bir yapı olarak tekrar bu sorunları arz etmek arzumuz yerinde konuşmak istedik, dertleşmek istedik. Hiyerarşik olarak bir gücümüz yok. Sizin üzerinizde değiliz, bunu biliyoruz. Etkimiz, tüzel kişiliğimizin olmaması ve bütçemizin olmaması. Bu bizi çok etkili hale getiriyor. Çünkü hiç kimse bizden bir maddi bir beklenti içerisinde değil. Sonuç odaklı bir ilişki kuramıyor. Politik bir tarafımız yok. Aidiyeti olan arkadaşlarımız var. Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Bey çok farklı bir insan. Kent Konseyi ziyaretinde Şunu söyledi. Verilen istatistiğin olmadığı sohbetler köy kahvesinde dedikodu veyahut da muhabbettir. Dolayısıyla lütfen bütün konuların bir verisi olsun. Belki de çözüm önerisi olsun. Planlama ahlakıdır bu. Bizim bir eskiden bir planlama teşkilatımız vardı. Böyle çalışırdı o yapılar. Dolayısıyla bu tür Türk devlet geleneğinde de vardır bu hafızın. Biz de çözüm Önerilerimizle beraber doğru verileri raporlayıp muhataplarını arz edebileceğimiz bir süreci tekrar canlandırmak istiyoruz. Depremden hemen bir ay sonra 4.17 diye bir zirveyle 4.17 saniye konuşturarak kent bilimcilerle uluslararası devlet başkanlarıyla büyükelçilerden, eski belediye başkanlarına kadar yüze yakın kişiyle konuştuk raporladık ve herkes dayanışmadan daha önemli bir tedbirin altını çizdi. Ve o tedbir üzerinden birbirimizi tekrar motive ettik ve bir raporlama yaptık. Şimdi de sahayı gezerek buradaki bu aylar içerisinde nelerin eksik olduğunu tekrar yerinde gözlemleyip politikanın tartışması içerisinde buharlaşmış mevzuları göz önüne çıkarabilir miyiz gibi bir endişemiz var. Çünkü bize karşı ön yargılar yok siyasetçilerin. Bu konudan bir sonuç devşirmeyeceğimizi biliyorlar. Kent konseylerinin bir avantajı var. İlgili bakanımız ve ilgili Cumhurbaşkanı Yardımcımız ve diğer otoriterlere doğru bilgi arz edeceğimizi bildiğimiz için böyle bir raporlama yapıyoruz”dedi.
ARIKAN;”KAHRAMANMARAŞ’TA TÜZEL KİŞİLİĞİ OLMAYAN BİR HARAKET KURDUK. “MARAŞ’INA SAHİP ÇIK HAREKETİ”
Kahramanmaraş Kent Konseyi Başkanı Zeynep Arıkan İse yaptığı açıklamada şunları belirtti;”Deprem sonrası Kahramanmaraş'taki ilgili odalarımız, vakıflarımız ve Maraş depremini kendine dert edinen birçok arkadaşımızla beraber bir platform kurduk. Tüzel kişiliği olmayan bir hareket kurduk. “Maraş'ına sahip çık hareketi”. Şu anda buradaki birçok arkadaşımız da bu platformumuzun üyesi biz böyle bir sivil birlikteliği oluşturarak sesimizin daha gür çıkması noktasında biraz çaba sarf ettik. Başarılı olduğumuza da inanıyorum. Bu sayede tek tek söylediğimiz şey belki tam karşılık bulmadı ama birimizin söylediğini öteki arkadaşların da desteklemesi kamuoyunda biraz daha ses getirdi. Biraz daha gündem oluşturdu. Bu hareketimize de şu anda devam ediyoruz. Bu toplantımızın aslında oluş nedenlerinden biri de bu birlikteliğin bir sonucu olması. Tekrar teşekkür ediyorum” dedi
YAŞANAN DEPREM SONRASI CİDDİ BİR SAĞLIK FELAKETİ İLE KARŞI KARŞIYA KALABİLİRİZ
Toplantıda Deprem sonrası Kahramanmaraş’ta yaşanan sıkıntılar dile getirildi. Yaşanan en büyük sorunların başında, Barınma, Sağlık, Ulaşım, Eğitim, Ortahasarlı binaların durumu ve yeniden gözden geçirilmesi gerektiği, güçlendirme için ruhsatlanma sorunları, Yıkılan binaların molozlarının döküm yerlerinin yanlışlığı, Kalıcı Barınma sorunu, Şehirde yaşanan göç ve iş gücü sorunu, Yüksek kiralar, Yerinde dönüşüm, Mikro bölgelemenin yanlış olduğu, Hukuksal sorunlar ve Kahramanmaraş’a acilen Ticaret Mahkemesinin Kurulması, Orta Hasarlı binaların güçlendirilmesi için belirtilen 42 maddelik şartın düşürülmesi, Koordinasyon eksiklikleri ve depremin üzerinden 9 ay geçmesine rağmen hala insanların ne yapacağını bilemediği depremde ailelerini kaybetmiş çocuklara devletin daha iyi sahip çıkması gerektiği, Kahramanmaraş ile ilgili yapılan çalışmaların Ankara’dan gelen ekipler tarafından yapıldığı ve Kahramanmaraş’ın sosyal ve kültürel değerlerine göre yeni şehir planlarının yapılması gerektiği ve yerelde paydaşlara bir şeyler sorulmadığı konuları gündeme getirildi. Yine Yıkılan binaların bir çoğundaişyeri nedeniyle binaların kolonlarının kesildiği, Yıkılan binaların genelde yüksek katlı olduğu, uygunsuz alanlarda bu binalara yüksek kat izni verelerin de yargılanması gerektiği iletildi. Yıkılan binaların molozların olduğu yerde ayrıştırılması nedeniyle Asbest sorunu ve molozların dökülen yerlerin yanlış yer seçimi nedeniyle yeraltı su kaynaklarına büyük etkisi olacağı ve ileride büyük sağlık sorunları ile karşı karşıya kalacağı belirtildi.
Toplantıya Kent Konseyleri Birliği Başkanı’nın yanı sıra, Adana, Hatay, Eskişehir, Kocaeli, Gaziantep, Elazığ Kent Konseyleri Birliği Başkanları, Türk Medya ve İnternet Yayıncıları Birliği Başkanının yanısıra Kahramanmaraş Ticaret Odası, Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası, Ziraat Odası, Kahramanmaraş Barosu, Birlik Vakfı Başkanları, Kahramanmaraş Gazeteciler Cemiyeti, İTÜ Mezunları Derneği, Sosyal Medya Platform temsilcileri, Şehir Plancıları, KSÜ öğretim Görevlisi ve işadamları katıldı.