KSÜ ile KMTSO işbirliği ile Zoom programı üzerinden çevrimiçi şeklinde yayınlanan Çiçek Ytiştiriciliği eğitimi programında konuşan KMTSO Başkanı Balcoğlu, “Sevgi diyerek yola çıktık, bu yüzden sevgiyi anlatmaya sevgiyi yaşamaya ve yaşatmaya çalışıyoruz” dedi.
Pandeminin artık hayatımıza girdiğini ve bununla yatıp bununla kalktığımızı ifade eden Balcıoğlu: “Evlerimizde bizlerle birlikte yaşayan ve bizlerin bir ferdi olan çiçeklerimiz var. Bazen bizim işletmelerde dediğimiz ve işletme körlüğü dediğimiz, baktığımız halde görmediğimiz gibi bizler çiçekleri de görmez hale geldik. Evimizde, balkonumuzda, bahçemizde mutlaka bir çiçeği olan ve çiçeği seven bir toplum olan bizler bunların varlığından bile haberdar olmamaya başladık. Çiçekler bizlere bir şey söylerdi. Çiçekler bize bir şeyler anlatırdı. Bugün insanlar artık az güler hale geldiler. Neden? Çünkü insanlar çiçeklerle haşir neşir olmadıklarından. Benim çocukluğum ve gençliğim yıllarında insanlar kullandıkları tenekeleri atmazlar, onlara bazı çiçekleri dikerlerdi ve bunlar evlerin pencerelerinde, balkonlarında durur ve ailenin diğer fertleri gibi ailenin diğer fertleri gibi ilgilenilirdi.
Çiçeklerle ilgilenilir, sohbet edilirdi. Sohbet eden insan da huzur bulurdu, sohbet edilen çiçek ise çiçek açardı. Daha hoş, daha albenili olurdu. Bunlar bugün maalesef yok. Yağ tenekeleri artık yalnızca çöp tenekelerinde var ve bir şey için kullanılmaz hale gelirdi. Dolayısı ile huzursuz bir toplum haline geldik. Biz istiyoruz ki biraz daha gülelim, biraz daha güler yüzlü bakalım etrafımıza. İnsanların başarılı olmalarındaki tek yolu yaptıkları işi ya da yaşadıkları hayatı sevmelerinden geçer. Bunun başka bir ifade ile anlatımı ise, duygularını kontrol etmekten geçer. İnsan duygularını kontrol ediyorsa hayatını kontrol ediyor demektir. Hayatını kontrol eden insanlar hem başarılı hem de huzurlu olacaklardır. Sevgi diyerek yola çıktık, bu yüzden sevgiyi anlatmaya sevgiyi yaşamaya ve yaşatmaya çalışıyoruz. Kolay mı, aslında değil. En yakındaki insan bile sizleri anlamayabiliyor ve sizi anlayamadıkları için ‘ben anlamadım’ demek yerine ‘o anlatamadı’ diye birbirlerini ötelemeye çalışıyor. Görevi hayatının son günlerini yaşayan hastalara refakat etmek zorunda olan bir hemşirenin yazdığı bir kitap var. Bu kitapta bu hemşire bütün hastaları kontrol etmiş ve yazmış hastalar genel olarak Şu beş şeyi düşünürler ve tahmin edeceğiniz gibi bunların hepsi de KEŞKELERLE başlar
keşke kendi hayatımı yaşama cesareti gösterseydin.
keşke bu kadar çok çalışmasaydım
keşke duygularımı açıklama cesareti gösterebilseydim
keşke arkadaşlarımla daha fazla görüşseydım
keşke daha mutlu olmama izin verseydim
gördüğünüz gibi bunların hiçbiri maddiyatla , parayla alakalı olan şeyler
değil Gördüğünüz gibi insanlar ölüm döşeğinde yaptıkları hatalardan değil,
yapabilecekleri halde yapamadıklarından pişmanlık duyarlar
Hiçbir tanesinde şunu yaptım da yanlış oldu diye bir şey yazmamış. Yaptıklarından hiç kimse rahatsız olmamış ama insanların rahatsız olduğu şeyler yapabilecekken, yapması mümkünken ve yapmasına imkan varken yapmadıklarına hayıflanmışlar. Evdeki çiçekler bir şey anlatmak istiyorlar. Evdeki çiçekler biraz sevgi ile biraz yaşam anlatıyor. Eğer onları dinlerseniz inanın hayatınız ertesi gün daha güzel olacak” diye konuştu