Yrd. Doç. Dr. İsmail Hakkı Akyoloğlu, bor madeniyle müzik enstrümanlarının ses kalitesini etkileyen bir buluşa imza attı.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. İsmail Hakkı Akyoloğlu, bor madeniyle büyük bir buluşa imza attı. 40 yıldır emek harcadığı meslek dalında enstrümanlara büyük ilgi gösteren Akyoloğlu, müzik aletlerinde kullanılan organik yapıştırıcıyı bor madenin toz haline getirilmiş haliyle (borik asit) karıştırarak önce dış yüzeylere uyguladı. Keman, bağlama, ud, viyola gibi birçok enstrümanın uzun ömürlü ve kaygan olmasını sağlayan bor madeni, tuşelerin yer aldığı bölüme de uygulanınca ses kalitesini etkiledi. Öğretim Üyesi Akyoloğlu, organik yapıştırıcı ile borik asidi karıştırarak enstrümanın sesine etki eden buluş için 21 Eylül 2015 tarihinde Türk Patent Enstitüsü'ne başvuruda bulundu. Amerika ve Çin gibi dünya ülkelerindeki projeleri geride bırakan Akyoloğlu patentin sahibi oldu.
BOR İLE HAZIRLANMIŞ MÜZİK ALETLERİ ÜRETTİ
Türkiye'de birçok alanda kullanılacak buluşa imza atan İsmail Hakkı Akyoloğlu, buluşun amacını anlattı. Akyoloğlu, "Bu elimdeki bor madeni işlenmemiş halde, birinci sınıf kaliteli. Biri de öğütülmüş hali. Borik asit dediğimiz üründür. Yaptığımız çalışma, yapışkanlar içine bunlardan katarak deneyler sonucunda oluşturduğumuz yapışkanlarla ilgili bir çalışmadır. Aynı zamanda kayganlık, antibakteriyel ve aşınmayı önleyici kaygan özelliğe sahip olması nedeniyle müzik aletlerinde aşınmayı önlemek. Tuşelerde zamanla oluşan kasisler nedeniyle enstrümanlar çok büyük zarar görmektedir. Birçok yıpranmalara sebep olmaktadır. Bu madde kaygan bir yüzey oluşturmaktadır. Özellikle tuşelerin üzerinde ve vurgularda kullandığımız bu borik karışımı da artı değer katmaktadır" dedi.
İCADIN PATENTİNİ ALDI
Borik asitle yaptığı çalışma sonrası enstrümanlarda hem yüzeye hem de sese etki eden İsmail Hakkı Akyoloğlu, "Bununla birlikte son aşamada bir patent başvurumuz oldu. Acaba yapışkan olarak, yapıştırıcılar olarak organik tutkallarda bor madenini de kullanmış olsak hem tutkalların zaman içerisindeki değer kaybını önüne geçebilir miyiz? Daha kaliteli bir yapıştırma elde edebilir miyiz düşüncesiyle patent başvurumuz da 21 Eylül 2015'de Resmi Gazete'de onaylandı. Şuanda böyle bir patent sahibiyiz. Bunun dışında borla ilgili müzik aletlerinde ileride başka çalışmalar da yapabiliriz. Bütün mızraplı, tuşlu, yaylı enstrümanlarda boru rahatlıkla kullanabiliyoruz. Çünkü enstrümanlar ahşaptan yapıldığı için ahşabın emici özelliğinden dolayı zararlar işleyemiyor. Ağaç kurtları, gözle göremeyeceğimiz bakteriyel düşmanları ortadan kaldırmış oluyoruz. Bunları bu amaçla kullandık. Tabi sese kattığı artı bir değer de sesin rengindeki güzellik, temizlik. Yani temiz bir ses elde etmiş oluyoruz" ifadelerini kullandı.
UZUN ÖMÜRLÜ OLMASI İCADI FARKLI KILDI
Dünya ülkelerini geride bıraktığını ve o ülkelerin bor madenini farklı kullandığını söyleyen Akyoloğlu, şöyle konuştu:
"Bana patent enstitüsü başvuru içerisinde Britanya, Amerika, Çin'in yaptığı çalışmaların tercümelerini gönderdiler. Enstrümanların anatomisinde alaşım olarak metallerle beraber plastik karbon, fiber karbonlar içerisinde kullanmışlar. Bir diğer çalışmalarında görmüştüm ki enstrümanların dayama noktaları, dip kısımlarında, yan kısımlarında kullanmışlar. Ama benim farklılığım enstrümanların uzun ömürlü olmasına ve sese yönelik oldu."