"Avrupa giderek ırkçı ve faşist ve partilerin oyun alanına dönüşüyor"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Avrupa'nın siyasal ve toplumsal hayatı giderek ırkçı ve faşist ve partilerin oyun alanına dönüşüyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Avrupa'nın siyasal ve toplumsal hayatı giderek ırkçı ve faşist ve partilerin oyun alanına dönüşüyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya'da Tatlıdil Forumu akşam yemeği ve kapanış töreninde konuştu. Konuşmasına; forumun düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek ve kurulduğu günden itibaren önemli bir boşluğu doldurduğunu söylediği forumun, İngiltere ve Türkiye ile bölge ve tüm insanlık için hayırlı olması temennisinde bulunarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz çarşamba günü Londra'da yaşanan terör eyleminden duyduğu üzüntüyü ve Birleşik Krallık halkına başsağlığı dileklerini dile getirdi.

Bu eylemin, terörün hiçbir sınır, ilke ve ahlak tanımadığının en son örneği olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Parlamentonun hedef alınması ise oldukça dikkat çekicidir ve bizim 15 Temmuz darbe girişimiyle de benzer yanı vardır. Bizde de bildiğiniz gibi Parlamentomuz bombalanmıştır, burada da aynı şekilde başarılı olabilseydi yine Londra Parlamentosunu bombalayacaklardı. 15 Temmuz'da Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi teröristler tarafından bombalandı ve böyle bir ülke olarak da biz bu alçak saldırının ne manaya geldiğini çok iyi biliriz ve biliyoruz. Son 2 yıldır aralarında bebeklerin, çocukların da olduğu yüzlerce vatandaşını DEAŞ, PKK ve FETÖ gibi terör örgütlerinin saldırılarına kurban vermiş bir millet olarak, sizlerin yürek sızısını gayet iyi biliyoruz" dedi.

"TERÖRİSTLER KENDİLERİNİ BEKLEYEN ACI SONDAN KAÇAMAYACAK"

Ne kadar çabalarlarsa çabalasınlar, teröristlerin kendilerini bekleyen acı sondan kaçamayacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörün eninde sonunda kaybetmeye mahkûm olduğunu; bu saldırıların terörle mücadeledeki azimlerini daha da bilediğini ve Türkiye'nin terörle mücadelesinde Birleşik Krallık'ın yanında olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadelede de uluslararası birlik ve beraberliğin sağlanamadığı sürece bedel ödemeye mahkûm olunacağını ifade etti.

"TERÖR ÖRGÜTLERİNİN İYİSİ-KÖTÜSÜ YOKTUR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve sözlerinin devamında şunları ekledi: "Ama buradaki birlikteliğimiz, inanıyorum ki terörü dünyada bitirecektir. Fakat terörizmle mücadelede farklı terör örgütleriyle beraber hareket etmeye kalkarsak, o zaman mağlup olmaya devam ederiz. Çünkü terör örgütlerinin iyisi-kötüsü yoktur, bunların hepsi kötüdür ve bunların hepsine karşı ortak mücadeleyi vermek durumundayız. İşte aynen şu anda DEAŞ'la mücadelede eğer YPG ve PYD desteklenirse, yani "YPG'yle PYD, DEAŞ'a karşı bizim yanımızdadır" mantığıyla yaklaşırsak, o zaman bilelim ki buradan netice almaya değil, bedel ödemeye devam ederiz. Biz de diyoruz ki, "niçin terör örgütleriyle beraber, gelin koalisyon güçleri olarak DEAŞ ve diğerleri, hepsine beraber bu ortak mücadeleyi sürdürelim ve buradan netice alalım." Nitekim şu anda bizler Suriye'de ve ülkemizde DEAŞ'a karşı çok kararlı hareketimizde çok önemli neticeler aldık, almaya da devam ediyoruz. Tabi biz tüm imkânlarımızla İngiliz dostlarımızı desteklemeye devam edeceğiz."

"TATLIDİL FORUMU, TÜRK-İNGİLİZ İLİŞKİLERİNE KURUMSAL BİR BOYUT KAZANDIRDI"

Türkiye'nin Birleşik Krallık'la stratejik ortaklığının ve Tatlıdil Forumu'nun kendisi için ayrı bir önemi olduğunu; çünkü her ikisinin de temellerinin başbakanlığı döneminde atıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi geride bıraktığımız 6 yıllık döneme ve bu salonu dolduran seçkin topluluğa baktığımda, ne kadar isabetli bir karar verdiğimizi görüyorum. Tatlıdil forumu güçlü bir sivil toplum platformu olarak Türk-İngiliz ilişkilerine ilave bir kurumsal boyut kazandırmıştır. Forumunun önümüzdeki yıllarda ikili ilişkilerimizin geliştirilmesinde önemli roller oynayacağına inanıyorum." şeklinde konuştu.

"TÜRKİYE 54 SENE AVRUPA KAPISINDA BEKLETİLDİ"

Ciddi meydan okumalarla karşı karşıya bulunulan kritik dönemde Türkiye ile Birleşik Krallık'ın iş birliğinin her alanda perçinlenmesi gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün İsviçre'de yaşananlara değinerek şu açıklamalarda bulundu: "İşte bugün İsviçre Parlamentosunda bakıyorsunuz ileri derecedeki aşırı terör örgütleri, Parlamento dikkat edin, orada benim resmimi koyuyor, yanında da şakağıma silah dayıyor. Böyle bir mantık, böyle bir anlayış olabilir mi? Ve bu ülke İsviçre. Bunun tabi benzerleri çok, Almanya'da gördük, Hollanda'da gördük, Belçika'da gördük, görmeye devam ediyoruz. Şimdi benzeri bir Brexit için biz de şu anda 16 Nisan'da bir referandum yapıyoruz, arkasından müzakereler için de bir referandum yapma yoluna gidebiliriz ve milletimiz ne karar verirse o karara da uyarız, uymak zorundayız. Çünkü sene 1963, sene 2017, Türkiye 54 sene kapıda bekletildi."

İmkânlarla beraber sorunların da küreselleştiği bir çağda yaşandığına, 2008 ekonomik krizinin fitilini, birkaç bankanın açgözlülüğü ateşlemiş olsa da bedelini tüm dünyanın ödediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye, Irak, Yemen ve Libya'da devam eden çatışmaların etkisinin sadece bu ülkelerin komşularında değil, Avrupa'dan Amerika'ya kadar tüm yerküre üzerinde hissedildiğini, Somali'yi kasıp kavuran açlık ve kuraklığın yansımalarının da tüm kıtada duyulduğunu kaydetti.

"UTANÇ DUVARLARININ ARKASINDA GÜVENLİK ARAMAK BEYHUDE BİR ÇABADIR"

Bu olayların, herkesin aynı gemide olduğu gerçeğini hatırlattığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sorunlarımızı ancak iş birliği hâlinde çözebiliriz, tehditlerin üstesinden ancak dayanışmayla gelebiliriz. Utanç duvarlarının arkasında güvenlik aramak beyhude bir çabadır. Etrafımızdaki drama gözlerimizi kapattığımızda sorunlar kaybolmuyor, bilakis daha da çetrefilleşiyor. Libya'da kan gövdeyi götürürken, Suriye'de siviller bombalanırken, Irak'ta mezhep gerilimi yükselirken -ki ben bunu sadece mezhep gerilimi olarak da görmüyorum aynı zamanda mezhep geriliminden dinamizmini alan aslında bir ırkçılıktır Irak'taki olay, o da İran'ın adeta kendi o tarihten gelen ırkçılığını bölgede yayılmacı politikalarıyla geliştirmesidir- Afrika'da, bilhassa Somali'de körpecik yavrular bir yudum süt, bir lokma etmek bulamadığı için ölürken, hiçbir insan onurla bu dünyada gezemez" diye konuştu.

"IRKÇILIKLA DEMOKRASİ BAĞDAŞMAZ, POPÜLİZMLE GELECEK İNŞA EDİLMEZ"

İngiliz yazar Shakespeare'in, "Hiç kimse duymak istemeyen biri kadar sağır olamaz" sözü ile Hazreti Mevlana'nın "İnsanı ateş değil, kendi gafleti yakar" sözlerini aktararak toplumları etkileyen ve geleceği tehdit eden birçok meselede bu tavra şahit olunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Terör belasıyla mücadelede buna şahitlik ediyoruz. Şimdiden milyonlarca insan için kâbusa dönüşen yabancı karşıtlığı, İslam düşmanlığı ve kültürel ırkçılık gibi hastalıklarla mücadelede yine ne yazık ki bunu görüyoruz. Avrupa'nın siyasal ve toplumsal hayatı giderek ırkçı ve faşist ve partilerin oyun alanına dönüşüyor. Kimi yerlerde oy oranları yüzde 10'ları, yüzde 15'leri bile bulmayan bu partiler, Avrupa siyasetini tıpkı zehirli bir sarmaşık gibi kaplıyor ve tahakkümü altına alıyor. Kimi Avrupalı liderler de 3-5 oy uğruna bu düşüncelerin kuyruğuna takılıyor. Şunu burada açık ve net olarak ifade etmek isterim: Özelde Müslümanları, genelde rengi, dili, dini, ülkesi farklı olan herkesi ötekileştiren bu yaklaşımın sonu, açık söylüyorum, felakettir. Irkçılıkla demokrasi bağdaşmaz, popülizmle gelecek inşa edilmez, ayrıştırarak toplumsal barış sağlanmaz. Bu tür söylemlerle kısa vadeli kazanç sağlayabilirsiniz, ama orta ve uzan vadede herkesi yakacak bir yangının fitilini de ateşlemiş olursunuz."

"TÜRKİYE KÜLTÜREL, TARİHÎ VE COĞRAFİ OLARAK AVRUPA'NIN BİR PARÇASIDIR"

"Bu gerçeklere gözlerinizi kapattığınız, acı da olsa bunları dile getirenleri düşman olarak gösterdiğiniz zaman ne yazık ki sorunu çözmüş olmuyorsunuz. Nasıl deve kuşu kuma kafasını gömünce gözden kayboluyorsa, sorunlar da yok sayılınca ortadan kalkmıyor." diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin yabancı karşıtlığı, İslam düşmanlığı ve kültürel ırkçılıkla mücadelede Avrupa ülkelerinin en büyük imkânı olduğunu vurguladı ve şöyle dedi: "Türkiye Avrupa'nın ötekisi değildir, Avrupa ülkelerinin hasmı da değildir. Türkiye, kültürel, tarihî ve coğrafi olarak Avrupa'nın parçasıdır. Türkiye, Doğu ile Batı arasındaki en eski, en güçlü köprüdür. Ancak, bazı Avrupa ülkelerinde bize karşı şu anda uygulanan tavır karşısında sabrın da bir sınırı olduğunun bilinmesi gerekiyor. Dört sandalye uğruna, 400 yıllık ilişkinin gözden çıkarılmasını, her gün ülkemizin, milletimizin, diplomatlarımızın ve bakanlarımızın tahkir edilmesini sineye çekemeyiz. Avrupalı siyasetçilerden bu yanlış tavırlarından bir an önce vazgeçmelerini bekliyoruz."

Böylesine kritik bir dönemde dost, müttefik ve stratejik ortak olan Türkiye ve Birleşik Krallık'ın dayanışmasının her alanda artırması; küresel barış, istikrar ve refah için, birlikte daha fazlasını yapmanın yollarını araması gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan İslam'a ve Kuran'a hakaret eden filmin gösterimine Birleşik Krallık'ta izin verilmemesinin herkese örnek olması gerektiğini, 15 Temmuz darbe girişimi ertesinde Birleşik Krallık'ın bakanını gönderip Türkiye'nin acısını paylaşarak takdir edilecek bir duruş ortaya koyduğunu ifade etti.

"Bizler tecrübeyle edindiğimiz dostları ruhumuza çelik halkalarla bağlayan bir milletimiz, bizim böyle bir özelliğimiz var. İnşallah ülke olarak bu desteğinizi ve dayanışmanızı asla unutmayacağız" ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tatlıdil Forumu'nun ikili iş birliği açısından bir sıçrama tahtasına dönüştürülmesi gerektiğini, forumun diğer alanlarla beraber ekonomik ve ticari ilişkilerin de geliştirilmesi için de eşsiz fırsatlar sunduğunu dile getirdi.

"TÜRKİYE-İNGİLTERE İKİLİ TİCARİ HACMİ 20 MİLYAR DOLARA YÜKSELTİLECEK"

Başbakan Sayın May ile yaptıkları görüşmede, 17 milyar dolar düzeyinde olan ikili ticari hacmin en kısa zamanda 20 milyar dolara yükseltilmesi gerektiği konusunda mutabık kaldıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke başbakanlarının Brexit sonrası dönemde serbest ticaret anlaşması dâhil olmak üzere ekonomik ilişkilerin geleceğini değerlendirecek çalışma grubunun da tesis edildiğini duyurduklarını hatırlattı.

İngiliz yatırımcılara "Türkiye'ye yatırım yapın ve bu ülkenin size sunduğu fırsatlardan istifade edin. Bugüne dek ülkemize yatırım yapanlar hiç pişman olmadılar" sözleriyle seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, önümüzdeki 15 yıllık dönemde kamu ve özel sektörün Türkiye'de bir trilyon dolar civarında altyapı yatırımı gerçekleştirmesini öngördüklerini söyledi ve Tatlıdil Forumu'nun yeni yatırımlar ve iş birliklerinin önünü açması temennisinde bulundu.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri