Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, TBMM Genel Kurulunda, OHAL'in 3 ay daha uzatılmasına ilişkin Başbakanlık tezkeresi görüşmeleri sırasında hükümet adına söz aldı.
OHAL'in, 15 Temmuz'daki hain darbe girişiminin ardından 20 Temmuz 2016'da uygulanmaya konulduğunu hatırlatan Canikli, doğal olarak OHAL'in bütün boyutlarıyla konuşulduğunu, tartışıldığını ve değerlendirildiğini söyledi.
15 Temmuz sonrasında çok vahim ve karanlık bir olaylar zincirinin ve hedeflerin olduğunun görüldüğünü belirten Canikli, şöyle devam etti:
"15 Temmuz kalkışması esas itibarıyla küresel ölçekli bir projedir. O projenin realize edilmesinde içeride görev alan FETÖ de dahil olmak üzere hepsi birer piyon ve maşadır. Küresel ölçekli çok büyük bir projedir ve aslında silsile olarak son yıllarda hayata geçirilmeye çalışılan projelerin devamı mahiyetindedir, daha büyük boyutlu, daha sert olanıdır. Öyle tanımlamak gerekiyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin egemenliğini, bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ortadan kaldırmayı hedefleyen küresel ölçekli bir projedir."
Bugüne kadar OHAL uygulamaları neticesinde özgürlük alanı daraltılan, temel hak ve hürriyetleri kullanılması sınırlandırılan, engellenen ve ertelenen hiçbir kişinin bulunmadığını belirten Canikli, hiçbir kimsenin bu anlamda olumsuz bir etkilenmeyle karşı karşıya kalmadığını ifade etti.
"111 BİN KİŞİ İHRAÇ EDİLDİ"
Canikli, bugüne kadar yaklaşık 111 bin 240 kişinin ihraç edildiğini, kamuda toplam çalışan sayısının ise 3 milyon 530 bin 31 kişi olduğunu bildirdi.
Kesinlikle bir mağduriyet olmadığını vurgulayan Canikli, "Delillerle ispat edemiyoruz ama bugün kamuda ihraç edilenden daha fazla bu örgüte bağımlı, bu örgütle irtibatlı ve örgütün talimatlarını sorgusuz sualsiz yerine getirecek kadar hem kalbini, ruhunu hem de aklını oraya teslim etmiş kamu çalışanı olduğunu biliyoruz." dedi.
Neden işlem yapılmadığının sorulabileceğini belirten Canikli, kamudan ihraçlarda objektif, matematiksel kesinlikte kriterler belirlendiğini aktardı. Canikli, bunun dışında hiçbir subjektif faktörün, ihraçta araç olarak kullanılmadığına değindi.
"KRİPTO ÖRGÜT MENSUPLARININ OLDUĞUNU BİLİYORUZ"
En son KHK'da yaklaşık 7 bin 400 kişi ihraç edildiğine işaret eden Canikli, şunları kaydetti:
Bunların önemli bölümü kripto, kriterlerin hiçbirine takılmamış. Şu anda da isimlendirme noktasında bilmediğimiz ama kesin olarak varlığına inandığımız kripto örgüt mensuplarının kamu ve diğer kuruluşlarda olduğunu biliyoruz. Dolasıyla bu mücadele henüz bitmedi. Mücadelenin aynı kararlılıkta, aynı ısrarla sürdürülmesi gerekiyor. Bunun için de OHAL'in tamamen terör örgütüyle mücadele anlamında verdiği bu imkanların kullanılmasına ihtiyaç var. Eğer bu imkanlar olmasaydı son KHK'daki 7 bin 400 örgüt mensubunun kamudan ihracını belki 1-2 yıl gerçekleştiremezdik. Burada çok hızlı hareket edilmesi gerekiyor. Terör örgütünün bütün gizli kalmış unsurlarının ortadan kaldırılması gerekiyor. O mücadelenin sürdürülmesi için de OHAL'in yeniden uzatılması gerekiyor."