19- 20. Dönem Milletvekili, DYP eski Genel Sekreteri ve Emekli Hava Yarbay Tevfik Diker, 12 Eylül'de yapılan referandum hakkında değerlendirmelerde bulunarak, "Geçmişte demokratik solun lideri Bülent Ecevit'e oy vererek iktidar ve başbakan yapan, bir sonraki seçimde de oyları yüzde 1' e indiren aynı millet değil mi? Millet Ecevit'e oy verirken veya vermezken de Bidon kafalı mıydı?" dedi. DYP eski Genel Sekreteri ve Emekli Hava Yarbay Tevfik Diker referandumu değerlendirdi. 12 Eylül 2010 günü yapılan referandumda sandıktan yüzde 58 'Evet' oyunun çıkması sonrası özellikle bazı CHP milletvekilleri başta olmak üzere kendini aydın sanan sözde bazı elitlerin çok üzüldüğünü anlatan Diker, "Bunu CHP'li bazı milletvekillerinin, sözde bazı elitlerin ve aydınların yaptıkları adeta aziz millete hakarete varan açıklamalarından anlıyoruz" diye konuştu. Millete tepeden bakan bu zevatın verdikleri beyanlarda 'Evet' oyu verenlere; 'Bidon Kafalılar' dediğini anlatan Diker, şunları söyledi: Statükocu, elitçi ve halktan kopuk bu zihniyetin mensupları, demokrasiden özellikle milli iradeden nasiplerini almamış olup hala değişime direnmektedirler. Onlar için demokrasi ve sandık ancak kendileri seçildiğinde vardır. Yapılan değerlendirmelere baktığımızda milletin oylarının bir paket çay, un ve şekerle satın alındığı iddia edilmekte olup açıkçası onlar için milli
irade satılık bir mal olarak görülmektedir. Millete 'Bidon Kafalılar' diyenlere açık seçik soruyorum. Geçmişte demokratik solun lideri Bülent Ecevit'e oy vererek iktidar ve başbakan yapan, bir sonraki seçimde de oyları yüzde 1'e indiren aynı millet değil mi? Millet, Ecevit'e oy verirken veya vermezken de 'Bidon Kafalı' mıydı? Millete ve milli iradeye bu şekilde durmadan saldıranlara açık seçik sormakta fayda var."
CHP ATATÜRK DÖNEMİNE SADIK KALARAK CEVAP VERSİN Referandumun ardından gündeme gelen 'başkanlık ve yarı başkanlık' sistemleri hakkında da konuşan Diker, şöyle konuştu: "Erdoğan Padişah olmak istiyor' diyenlere elinizi vicdanınıza koyun ve bunu geçmişte 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile 9.Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de dillendirdiğini hatırlatmak isterim. Ayrıca Atatürk Türkiye Cumhuriyeti'ni demir ağlarla örerken, kadınlara seçme seçilme hakları verirken, ekonomik, sosyal alanlarda reformlara imza atarken uyguladığı sistem neye benziyordu? Bu
soruya samimi ve yüreklice cevap vermelerini tavsiye ederim. CHP'nin Atatürk dönemine sadık kalarak ve bakarak 'başkanlık sisteminin' öncülüğünü yapması gerekmez mi?"
Diker, sorusuna cevap verilmesini beklediğini sözlerine ekledi.