Başbakan Yardımcı Numan Kurtulmuş, "Türkiye istediğimiz yerde değildir. Futbol tabiri ile konuşmak gerekirse Play-off'ta oynuyoruz ama henüz dünyanın birinci ligine çıkmış değiliz" dedi.
İstanbul Teknik Üniversitesi, Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay'a "Fahri Doktor" unvanı verdi. Üniversitenin Ayazağa yerleşkesinde gerçekleştirilen törene Başbakan Yardımcı Numan Kurtulmuş, İstanbul Teknik Üniversitesi rektörü Mehmet Karaca ve davetliler katıldı.
Konuşması için kürsüye çağrılan Başbakan yardımcısı Numan Kurtulmuş söz aldı. Sözlerine Zeynep Okyay'ı tebrik ederek başlayan Kurtulmuş, "Dünya siyaseti ciddi bir şekilde dengesizlik yaşıyor. Bir denge arayışı içinde belki önümüzdeki 10 yıl içinde siyasi türbülanslarını sürdürecek gibi gözüküyor. Soğuk savaş sonrası ortaya çıkan tabloda dünya eski düzenini kaybetmiş olmakla birlikte, yeni bir düzeni kuramamış olmanın verdiği sıkıntılar dünyanın her yerinde yaşanıyor. Bu sıkıntılardan nasibini alan bölgelerden birisi de bizim de içinde bulunduğumuz ön Asya'daki siyasi gelişmelerdir. Türkiye bu yeni siyasal sistemin önemli aktörlerinden birisi olamaya aday bir ülkedir. Türkiye, dünyadaki siyasal gelişmeleri yakından takip ediyor. Değişen yeni denklemin içerisine güçlü bir değişken olarak girebilmenin mücadelesini veriyor" dedi.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş şöyle devam etti:
"Türkiye olarak bu yeni ekonomik serüvende önümüze çok önemli fırsatlar çıkıyor. Ne yazık ki birinci, ikinci ve üçüncü sanayi devriminin arkasında kalmış Türkiye'nin dördüncü sanayi devrimi dediğimiz bu süreci yakalayabilme fırsatı önümüzdedir. Bunun için artık eskisi gibi sadece doğal kaynaklara ya da birtakım araç, gereçlere sahip olanlar ya da sadece finansal güce sahip olanlar değil, bilgiye stratejik bir güç olarak sahip olanlar çok daha avantajlı bir noktaya gelecektir. Bilgi üretebilen, bilginin üzerinde yenilik yaparak, bilgiyi ekonomik bir değer haline getirip rekabet edebilenler önümüzdeki dönemde ciddi şekilde avantajlı hale gelecektir. İşte bunun için sadece iş dünyasının çabaları yeterli olmaz. Sadece üniversitelerin çabaları yeterli olmaz. Sadece siyasetin ön açan bir takım adımları atması da yeterli olmaz. İş dünyasının, siyaset dünyasının ve bilim dünyasının el ele çalışması bu dönemin en önemli özelliklerinden birisi olmak zorundadır."
Kurtulmuş, Türkiye'nin henüz uluslararası alanda istenilen seviyede olmadığına değinerek, "Son yıllarda baktığımız zaman Türkiye'de önemli gelişmeler oluyor. Ancak şunu söylemek gerekir ki henüz Türkiye istediğimiz yerde değildir. Futbol tabiri ile konuşmak gerekirse Play-off'ta oynuyoruz ama henüz dünyanın birinci ligine çıkmış değiliz. Dünyanın süper ligine çıkmak için herkes kendi ödevini en iyi şekilde yapmalı. Bir milli sorumluluk içerisinde, bu ülkeye olan sorumluluklarımızı yerine getirmek ve en ileri düzeyde kendi görevlerimiz yapmak mecburiyetindeyiz" ifadelerini kullandı.
Numan Kurtulmuş konuşmasını şu sözlerle noktaladı:
"Türkiye'nin sanayileşme tarihi, Türkiye'nin ekonomik tarihi maalesef aynı zamanda Türkiye'nin bir ihanet tarihidir. Türkiye uzun yıllar boyunca bağımsız bir ekonomiye sahip olmak için çabaladı durdu. Ne zaman Türkiye ileriye gitse birileri Türkiye'nin ayaklarından çekip, geriye atmaya çalıştı. Türkiye ya siyasetinde çıkarılan bir takım türbülanslarla ya terör vasıtasıyla ilerlemeden uzaklaştırılmaya çalışıldı. Türkiye bugün çok şükür kendi insansız hava araçlarını yapabiliyor. Terörle mücadelemizde İHA'ların yanına bir de silahlı İHA'ları katalım diye Türkiye bir kaç sene dost ve müttefik bildiği ülkelerin kapısını aşındırdı. Bugün sınırlarımızın güneyinde PYD/PKK'ya açık bir şekilde silah verenler maalesef Türkiye'nin bu meşru talebini karşılamadılar. Türkiye silahlı İHA'lara sahip olamadı. Hani derler ya "Kötü komşu adamı ev sahibi yapar" Bunun sonucu olarak Türkiye İHA'larına silahlarını koyarak terörle mücadelede son derece aktif bir şekilde kullanabilir noktaya geldi."
Kurtulmuş'un konuşmasının ardından Zeynep Bodur Okyay'a "Fahri Doktor" unvanı takdim edildi. Rektör Karaca Okyay'a cübbe giydirirken, Okyay doktora beratını Numan Kurtulmuş'un elinden aldı. Okyay daha sonra salonda bulunanlara teşekkür konuşması yaptı.