Aycan, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Kovid-19 virüsünün beklenenden farklı olarak çok bulaşıcı, çok da öldürücü bir şekilde yayılışını sürdüğünü söyledi.
Solunum yolu virüslerinin kış aylarında kendisini gösterdiğini, Kovid-19 vakalarının özellikle yaz aylarında yüksek seyretmesinin hiç beklenen bir durum olmadığını belirten Aycan, virüse karşı vücudun geliştirdiği antikorun etkisinin kısa sürmesinin de mücadeleyi zorlaştırdığını, aşı geliştirme çalışmalarını etkilendiğini kaydetti.
Maske, temizlik ve mesafe kurallarına mutlaka uymak gerektiğini dile getiren Aycan, şunları kaydetti:
"Yakın dönemde aşı olmayacak ya da aşı ile korumayı sağlayamayacağız. Buna uygun şekilde önlemler alarak yaşantımızı sürdürmek gerekiyor. Virüsün dolaşımını da önlemek lazım. Bunun için de hastaları mutlaka izole etmek gerekir. Son zamanlarda uygulamaya geçilen, yurtlara yerleştirme konusu da çok önemlidir. Mutlaka virüsün toplumun içerisindeki dolaşımını kırmak gerekir. Kırmadığımız sürece yeni vakalar olacaktır ve risk devam edecektir."
Sağlık personeline de yardımcı olunması gerektiğini söyleyen Aycan, bu dönemde yeni sağlık personelinin de alınması gerektiğini dile getirdi.
"TTB BİR SİYASİ KURULUŞ HALİNE GELDİ"
Türk Tabipleri Birliğinin (TTB) hekimlerin hak ve hukukunu korumak olan amacına uygun şekilde hizmet vermesinin önemine işaret eden Aycan, birliğin bir siyasi kuruluş haline geldiğini savundu.
Aycan, "Türk Tabipleri Birliği, hekimlerin haklarıyla ilgili işlerde yetersiz kalırken diğer konularda faaliyet göstermektedir ve siyasi bir organ haline gelmiştir. Daima da devletin ve milletin çıkarlarına ters bir tutum sergilemiştir." diye konuştu.
TTB'nin, Afrin'deki terörle mücadeleyi bir "savaş" olarak nitelendirdiğini ve çoğu zaman bu düzeyde açıklamalarda bulunduğunu ifade eden Aycan, Birliğin bu tutumunun hekimler arasında huzursuzluk yarattığını söyledi.
Aycan, şunları kaydetti:
"TTB'nin başkanı seçilen kişinin siyasi söylemleri, hekimlerin hakları dışındaki siyasi tavır ve tutumları şu an Türk hekimlerini rahatsız etmektedir. Yeni başkan, Türkiye Cumhuriyeti'nin terörle mücadelesini bir savaş olarak nitelendirmektedir ve savaşın durması için de terörist başının serbest bırakılmasını isteyecek kadar amacının dışında ya da görevinin bağdaşmayacağı şekilde söylemler içerisinde bulunmuş bir kişidir. Bu söylemler, terör örgütlerinin söylemleriyle paralellik göstermektedir. TTB'nin bu tutumunu, yeni başkanını, icraatlarını, bu anlamda Türk hekimleri olarak tasvip etmediğimizi belirtmek istiyorum. TTB başkanı Türk hekimlerini ve beni temsil etmiyor."