İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terör örgütleri PKK ve FETÖ'nün ekonomik ömürlerini tamamladığını belirtti, CHP'yi de sert bir dille eleştirdi.
Bakan Soylu, son yıllarda güney sınırında yaşananlara dikkat çekerek, "Son yıllarda güney sınırımızın altında yaşananlara çok dikkat edin. Haberlerde, medyada duyduğunuz isimlere çok dikkat edin. Rakka'yı duyuyorsunuz, Münbiç'i duyuyorsunuz, Afrin'i duyuyorsunuz, İdlib'i, Deyrezor'u duyuyorsunuz. Biraz düşünelim. Eskiden bunları duyuyor muyduk? Hayır. Peki şimdi sizlere bir soru sorayım. Kandil nerede? Türkiye'nin İran ve Irak sınırı tarafında değil mi? Haritayı gözünüzün önüne getirin, Türkiye'nin en alt sağ köşesinde, güneydoğusundaki en dip köşede. Peki demin saydığım yerler nerede? Afrin, Münbiç, Rakka. Güney sınırımızın Akdeniz tarafında. Şimdi bir düşünelim bakalım, neden buralara PKK komutanlar ve idareciler atıyor? Neden Amerika, burada "Suriye demokratik güçleri" diye bir paravan şirket kurup, bunun üzerinden PKK'nın şubesi YPG'ye ağır silahlar veriyor. Hani DEAŞ'la savaşılıyordu, nasıl oluyor da PKK ile DEAŞ anlaşıyor? Bu kirli fotoğrafın bir tek cevabı vardır: Türkiye içinde sonunun geldiğini anladıkları PKK'ya, Kandil'den başlayıp Hatay'a kadar uzanan bir kuşakta yeni bir yaşam ve yerleşim alanı açmaya çalışıyorlar. PKK'ya hayat öpücüğü vermeye çalışıyorlar. Bu planın silah sponsorluğunu yapan ülkenin Suriye ve Irak'ın toprak bütünlüğünü umursadığı yoktur. Türkiye'nin Ortadoğu ile bağlantısını kesmek için Güney sınırına PKK ile koli bandı çekmek istiyorlar. Güneyimizden PKK ile, kuzeyimizden ve batımızdan da Amerika'daki çadır mahkemelerinde zorla, tehditle itirafçı yaptıkları bir kişi eliyle Türkiye'yi tecrit etmeye çalışıyorlar" dedi.
"PKK DA FETÖ DE EKONOMİK ÖMÜRLERİNİ TAMAMLAMIŞTIR"
PKK ve FETÖ'nün ekonomik ömrünü tamamladığını kaydeden Soylu, "Amerika, tezgah kurayım derken çok büyük bir tezgaha gelmektedir. Amerika'da bir çete, Amerikan halkıyla dünyayı düşmanlaştırmaktadır. Açıkça söylüyorum. Amerika parasını ve zamanını boşa harcamaktadır. Ekonomisini boşa harcamaktadır. PKK da FETÖ de ekonomik ömürlerini tamamlamıştır ve Türkiye karşısında mağlubiyete uğramışlardır. Artık bunlarla iş tutmanın, beslemenin, bunlara yatırım yapmanın sağlayacağı bir fayda yoktur. Türkiye'yi bunlarla tehdit edip aba altından cop gösterme. Türkiye'yi yolundan döndürecek değildir. Türkiye gibi köklü bir tarihi, medeniyeti ve zenginliği olan bir ülkeyi böyle bir çetenin aklıyla beraber karşıya almak, bir akıl tutulmasıdır" diye konuştu.
"PKK 40 YILDIR BİR ÇAKIL TAŞI KOPARAMADI"
PKK'nın 40 yıldır bir çakıl taşı bile koparamadığını belirten Soylu, "FETÖ'nün Türkiye'ye yapabileceklerinin zirvesi 15 Temmuz'du, onun da akıbeti sabaha varmadan hüsran olmuştur. PKK desen, 40 yıldır bir çakıl taşı koparabilmiş değildir. Şu anda da kar kış demeden evlatlarımız dağlarda bunların son kırıntılarını temizlemektedir. Dolayısıyla Amerika, siyaseti çadır mahkemelerinde, teröristlerin kamplarında değil meşru siyaset platformlarında aramalıdır" şeklinde konuştu.
"DÜN SİYASETİ KASETLE KİRLETTİLER, BUGÜN DE YALAN YANLIŞ DEKONTLARLA KİRLETİYORLAR"
Bakan Soylu konuşmasında CHP'yi de eleştirerek, "Biz kitabın ortasından konuşan partiyiz. Bugünün CHP'si FETÖ ile "siyasi kar ortağı" olmuştur. 27 Mayıs'ın, siyaseti iftiralarla teslim almak isteyen o karanlık anlayışı, bugün CHP eliyle yeniden ayağa kalkmaya çalışmaktadır. Dün siyaseti kasetle kirlettiler, bugün de yalan yanlış dekontlarla kirletiyorlar. Böyle yalan yanlış belgelerle bu ülkede seçilmiş bir başbakanı astılar, yıllar sonra kalktılar utanmadan mezarına gittiler. Ama dikkat edin, asla bu milletten ve siyasetten özür dilemediler. Yani bu ortaklığın hem geçmişleriyle bağlantısı vardır hem bugünle bağlantısı vardır hem de Şubat kurultayıyla bağlantısı vardır. Girdiği her seçimi kaybeden ama genel başkanlığı her nedense asla kaybetmeyen bir genel başkan, Şubat kurultayına çıkıp ne diyecek? Ne anlatacak? Seçim zaferinden konuşacak hali yok ya. Yalan yanlış da olsa birilerini hedef gösterip o kurultayda bir şekilde vaziyeti kurtarmak lazım. Evet bu bir siyasettir, bir hesaptır bunu anlarız. Ama bu hesaba ülke satılmaz, vatan satılmaz, siyaset satılmaz, işte bunu anlayamıyoruz. Fakat şunu ifade etmek isterim. Hiçbirisi önemli değildir. Ne sınırımızın doğusunda kurulan tezgah,ne binlerce kilometre ötedeki çadır mahkemesi, ne de içerideki işbirlikçileri. Demirden korkan trene binmez" ifadelerini kullandı.
(Bekir Koca - Ozan Köse/İHA)