Fatih Mahallesinde ki İmam Hatip Ortaokulu temel atma töreninde konuşan Ünal, Türkiye tarihi açısından acıyla hatırlanan 27 Mayıs Darbesi’nin yıldönümünde, böyle bir temel atma törenini gerçekleştiriyor olmanın kendileri için anlamlı olduğunu söyledi. “27 Mayıs bizim unutmamamız ve unutturmamamız gereken bir gün” diyen Ünal, şöyle konuştu:
“Çünkü 27 Mayıs bizim irademizin çalındığı ve gasp edildiği gündür. 27 Mayıs milletten yetki almayanların, milletin iradesini çaldığı gündür. Maalesef 27 Mayıs’ın destekçisi olan, 27 Mayıs’ı hazırlayan, 27 Mayıs’ın yapılmasının şartlarını olgunlaştıran ve darbe zeminini hazırlayan 2 yapıyı da unutmamak gerek. Yani CHP ve medya. Bugün aramızda da o günü hatırlayan ve yaşayanlar vardır. Ama ben şöyle hatırlıyorum 27 Mayısı. Aklım erdiğinde bu günde bizim evde bir yas olurdu. O yasın sebebi de Adnan Menderes’in idamıydı. Babam o günün hatırasına ve o iradesinin çalınmasına tepki olarak kardeşime Menderes ismini koymuştu.”
“BİZ DİRENİŞE DEĞİL DİRİLİŞE İNANMIŞ BİR MİLLETİZ”
Tek partili CHP iktidarlarında, alimlerin asıldığını, camilerin ahır yapıldığını, Kur’an-ı Kerim’in yasaklanıp, ezanın aslından uzaklaştırıldığına vurgu yapan Ünal, şöyle devam etti:
“Darbeler gördük ama biz hiç bir zaman ‘direniş’ demedik, sokağa çıkmadık. Biz sandık önümüze geldiğinde o işin hesabını gördük. Çünkü biz direnişe değil dirilişe inanmış bir milletiz. Ama bu efendiler son 13 yılda sırf iktidarlarını ve imtiyazlarını kaybettikleri için eskiden olduğu gibi 27 Mayıslarda, 12 Martlarda, 12 Eylüllerde olduğu gibi askeri göreve çağırmadıkları için halkı sokağa döktüler. Bize Gezi’yi yaşattılar. Bize 6-8 Ekim olaylarını yaşattılar. O yüzden bu millet artık bir şeyi öğrendi. İradesine sahip çıkmayı öğrendi. Sandıkta tecelli eden, TBMM’nin o mehabetli çatısı altında tecelli eden iradesini ve o iradesini temsil eden temsilcilerine bu millet sahip çıkmayı öğrendi. Bu millet sandığına sahip çıkıyor. Bu millet artık 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül istemiyor, 28 Şubat istemiyor, 27 Nisan istemiyor.”
“CHP’YE ‘MİLLET’ DEMEYİ ÖĞRETTİK”
Muhalefetin milletle gönül bağı kurmayı başaramadığına dikkat çeken Ünal, “Ama biz sükunetle, sabırla onların demokrasiyi hazmetmesini, siyaseti öğrenmesini, milletin iradesine ve sandığa saygı duymayı öğreteceğiz, öğretiyoruz” dedi. Ünal, şöyle devam etti:
“Çünkü CHP artık millet demeyi öğrendi. Ve hepsinden önemlisi bu millet kendi iradesi dışında artık bu ülkede bir güç görmek istemiyor. Çünkü söz de karar da milletin. Millet artık bunun bilincinde. Ama bir eksiğimiz var. O da nedir. Biz bu devletle bir sözleşme imzalayamadık. Yıllarca ‘bu milleti nasıl adam ederiz’ diye uğraşmadılar mı? Bu milletin kıyafetiyle, inancıyla, yaşam biçimiyle uğraşmadılar mı? Köylüsüyle alay etmediler mi? Yıllarca Ankara’da Hergele Meydanı vardır. Köylülerin o meydana girmesini yasakladılar. ‘Yabancı misyon şefleri görür de mahcup oluruz’ diye utandıkları için o meydana sokmadılar. Yıllarca bu milleti eğitim kurumlarında adam etmeye çalıştılar. Tek tipleştirmeye çalıştılar. Nasıl aydın olunacağını nasıl çağdaş olunacağını nasıl modern olunacağını bu millete öğretmeye çalıştılar. Ama bu millet sabırla, ferasetle o derin irfanı ve vicdanıyla yavaş yavaş bunları terbiye etti. Nerede terbiye etti, sandıkta terbiye etti. Peki yeterince terbiye oldular mı olmadılar. Her seferinde sandıkta tokat yemelerine rağmen olmadılar. ‘Acaba bu millet niye bizi iktidar yapmıyor’ diye bir kez olsun düşünmediler. Biz iktidar olduğumuz günden beri bize oy vermeyenlerle empati yapmaya çalıştık. Ama bunlar bir gün olsun kendilerine oy vermeyen insanlar ‘neden oy vermiyor’, Mehmet emmi Fadime bacı bunlara niye oy vermiyorlar düşünmediler.”
“BİZ BU ÜLKEYİ ÇOCUKLARIMIZDAN EMANET ALDIK”
Türkiye’nin 2023’e kadar, planladığı tüm hedeflerini gerçekleştireceğini ifade eden Ünal, eksikliği hissedilen her konuyu yine AK Parti’nin gidereceğini belirtti. Ünal, sözlerini şöyle tamamladı:
“Emeklilerimizin eksiği yok mu var. Peki emeklilerimizin eksiğini Allah aşkına CHP mi giderir? Sizce CHP 2 maaş verir mi emeklilere. Eğer bunu diyorsa bilin ki, bu şu demektir, ‘maaşlarınıza göz diktim’ demektir bu. Her zaman söylediğim bir şey var. Biz bu ülkeyi babalarımızdan miras almadık, çocuklarımızdan emanet aldık. Az önceki o yavrularımız var ya onlardan emanet aldık. Onların büyüyeceği Türkiye’yi inşa etmek zorundayız ki bizim yaşadıklarımızı yaşamasınlar. 2023’ü, 2053’ü inşa etmek zorundayız. 2023, 2053’ün planlarını bugünden yapmak zorundayız.” dedi.