Yıllardır eğitim ve tedavi hayatından uzak bir şekilde evlerine kapanan engelli öğrenciler, son yıllarda devletin verdiği desteklerle kabuklarını kırarak kariyer planlaması yapar hale geldi.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından engellilerin eğitimine yönelik verilen ve her yıl miktarı arttırılan özel eğitim destekleri, maddi imkansızlıklar nedeniyle evlerine hapsolan engellilerin umudu olmaya devam ediyor. Sağlık kurumlarından asgari yüzde 20 oranında engelli tanısı alan öğrenciler, verilen destek ile özel eğitim kurumlarından ücretsiz olarak faydalanabiliyor. 5580 sayılı Özel Eğitim Kurumları Kanunu kapsamında verilen destekten görme, işitme, dil-konuşma, spastik, zihinsel, ortopedik veya ruhsal engelli bireylerin eğitim giderleri devlet bütçesinden belirlenen oranlarda karşılanıyor. Eğitim desteğinden faydalanarak evlerinden çıkan ve özel eğitim kurumlarında eğitim almaya başlayan özel öğrenciler ise kariyer planlamaları yapar hale geliyor.
"DEVLETİMİZİN SAYESİNDE KAPIMIZDAN ALIP KAPIMIZA GETİRİYORLAR"
Verilen destek sayesine zihinsel problemi olan kızının özel eğitim imkanına kavuştuğunu söyleyen anne İlknur Kandemir, "İlk duyduğumda inanmamıştım. Benim çocuğumda içe kapanıklık durumu vardı. Ben de bir yakınımın tavsiyesiyle özel bir kuruma başvurdum. Şu yönden çok memnunum, bizim anne-baba ilgisi gösterdiğimiz gibi onlar da gösteriyor. Çocuğum şu anda daha da başarılı. İnşallah daha da başarılı olacak. Çok teşekkür ediyorum, parasız, devletimizin sayesinde kapımızdan alıp kapımıza getiriyorlar. Malum uzak yerde oturuyoruz" dedi.
"DOKTORLARIN "ÜMİDİNİZİ KESİN" DEDİĞİ KIZIM 24 SENE SONRA YÜRÜDÜ"
Devlet desteği sayesinde gittikleri özel eğitim merkezinde 24 yıldır yürüyemeyen kızının yürümeye başladığını anlatan Nurten Bekar ise, "Eskiden böyle imkanlar yoktu. Benim kızım 24 senedir hiç yürüyemedi. Doktorlar hiç yürüyemez umudunuzu kesin dediler. Buraya, kuruma geldiğimizden beri rahatça yürüyebiliyor. Şimdi bizim gibi yürüyebiliyor. Kendi yemeğini kendi yiyebiliyor, eskiden ben yediriyordum. Devletin verdiği imkanlarla benim kızım normal bir şekilde yürüyor. Sevda yürüyünce biz ailecek çok sevindik, çok mutlu olduk. Burada her imkanı var. Spor yapıyor, bisiklete biniyor. Devletimize de kurumumuza da çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.
"ÖZEL EĞİTİM KURUMU AÇARAK BENİM GİBİLERE FAYDALI OLMAK İSTİYORUM"
Aldığı eğitimlerle kendini ifade edebilme yeteneğine sahip olan ve hayalinin özel eğitim merkezi açarak kendi gibi ihtiyaçlı öğrencileri tedavi etmek olduğunu ifade eden Hüseyin Mert Arık da, "Ben ilk buraya geldiğimde korkarak geldim. Ama şu an görüyorum ki benim öyle büyük bir rahatsızlığım yok. Benim çevremde ve kendi ailemde benim gibi bir sürü çocuk var. Ama korktukları için gelemiyorlar. Ben onları teşvik edersem, kendi durumumu anlatırsam onlar cesaretlenir. Ben kendi durumumu anlatarak çevreme, topluma yardımcı olmak istiyorum. Benim gibi çocukları toplumdan uzak tutmayarak topluma kazandırarak bir şeyler yapmamız lazım" şeklinde konuştu.
"ÇOCUKLAR PRANGALARINI KIRMA OLANAĞINI YAKALAMIŞ OLDU"
Son olarak verilen destekle çok sayıda engellinin evlerinden çıkarak eğitim alma imkanına kavuştuğunu belirten özel eğitim kurumu yöneticisi Mehmet Ali Kaşka ise, "2005 yılına kadar Türkiye'de 60 bin öğrenci, özel eğitim imkanlarından faydalanabiliyordu. Hükümetimiz ve devletimizle de beraber bu sayı 360 bin gibi çok yüksek bir rakama çıkarılarak eğitim desteği alma hakkı tanıdılar. Bu destekle birlikte birçok insanın, birçok çocuğumuzun, ailenin hayatları yeşerdi. Yürümeye başlayan, otizmden kurtulan çocuklar, dikkat eksikliği ve hiperaktivitenin ilaçsız bir şekilde çözümü gibi imkanları ücretsiz olarak çocuklarımıza devlet tanıdı. Biz de Avrupa standartlarının üzerinde kurum olarak elimizden gelenin en iyisini Kocaeli'de hizmet olarak vermeye başladık. Özel eğitimde, ilaçsız bir şekilde çocuklar prangalarını kırarak kariyerlerini ve geleceklerini çok daha iyi bir şekilde bir yerlere taşıma olanağını yakalamış oldular" ifadelerini kullandı.