Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AA muhabirinin Yunanistan Dışişleri Bakanı Kocias'ın Türkiye ile ilgili açıklamalarına ilişkin sorusu üzerine Yunan mevkidaşı Kocias'ın Kardak kayalıklarıyla ilgili sözlerine tepki göstererek Kardak konusundaki tutumlarının belli olduğunu söyledi.
Çavuşoğlu, "Kocias maalesef tahrikkar konuşuyor. 'Türk Genelkurmay Başkanı isteseydi de Kardak’a çıkamazdı' demiş. Görevi çıkmak olsaydı çıkardı. Unutulmasın, çıkacağımız zaman çıkmamız gereken yerlere çıktık." diye konuştu.
Kocias'ın Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) ve güvenlik kuvvetlerinin yetenekleri, terörle mücadeledeki başarısı konusundaki bazı yorumlarına da değinen Çavuşoğlu, Yunan mevkidaşına şu tavsiyede bulundu:
"Terörle mücadele konusunda içeride ve dışarıda sağladığımız gelişmeleri daha yakından izlemesini, TSK'nın yetenekleri konusunda da yanlış değerlendirme yapmamasını özellikle tavsiye ederim. Cenevre'de kendisine üzerine vazife olmayan işlerle uğraşmaması gerektiğini açıkça söylemiştim, bir kez daha tekrar ediyorum."
"Ege'deki faaliyetimizi yıllardır sınırlı tutmazdık"
Türkiye'nin Yunanistan'ın ekonomik zafiyetlerinden faydalanmak istemesinin söz konusu olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, "Türkiye Yunanistan'ın ekonomik zafiyetinden yararlanmak isteyen bir ülke olsaydı, işler çok başka olurdu. Öyle düşünsek, her yıl bir milyon Türk'ün Yunanistan'a gitmesini teşvik etmezdik. Tüm tahriklere rağmen, Ege'deki faaliyetimizi yıllardır sınırlı tutmazdık." değerlendirmesinde bulundu.
Yunanistan'a kaçan darbeci askerler
Çavuşoğlu, Kocias'ın "15 Temmuz darbe girişiminin ardından 8 askeri taşıyan helikopterin içinde bulunanların kim oldukları bilinmesi halinde Yunanistan'a inişlerine izin vermezdik" ifadelerinin hatırlatılması üzerine de şöyle konuştu:
"Yunanistan'a kaçan hainleri taşıyan helikopterin içinde kim olduğunu bilseler iniş izni vermezlermiş. Darbe karşıtı imişler ama mahkemeye de karışamazlarmış. Anayasal sisteme karşı yapılan ihanetin, cumhurbaşkanımızın, başbakanımızın canına kastedilmesinin, meclisin bombalanmasının, vatandaşlarımızın şehit edilmesinin, yaralanmasının sorumluları konusunda yaptıkları ve yapmadıkları hususunda söyleyecekleri bundan ibaret ise bu esef vericidir. O zaman şu soruyu sorarım: Yunanistan'ın bu darbeci hainlerin işledikleri suçtan yargılanmasına engel olması, hangi adalet ve hukuk anlayışına, hangi iyi komşuluk ve dostluk ilişkisine uygundur?"